Ayhan Bora Kaplan: ’15 Temmuz’da silahları nereden bulduğumu söyleyemem, en büyük hatam o kareye girmekti’

15 Temmuz kaos ve kumpas gecesi eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun talimatıyla TRT binası önüne uzun namlulu silahlı adamlarıyla gelen suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan, uzun namlulu silahları ne şekilde temin ettiğini söyleyemeyeceğini belirtti. Mahkemede ifade veren Kaplan, ”Devlet görevlilerini suçlamamı bekliyorlar. Ben bu sorunun cevabını burada veremem. En büyük hatam o kareye girmekti.” dedi.

Almanya’ya kaçarken Esenboğa Havalimanı’nda düzenlenen operasyonla yakalandıktan sonra tutuklanan Ayhan Bora Kaplan ve suç örgütüne yönelik soruşturmada haklarında dava açılan 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına bugün devam edildi. Dün başlayan davanın bugünkü ikinci duruşmasında, Ayhan Bora Kaplan savunma yaptı.

Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi’ndeki duruşmada Kaplan, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini söyledi.

‘GÖZALTINDA İŞKENCE YAPILDI’

Almanya’ya kaçmak üzereyken yakalandığına ilişkin iddiayı reddeden Kaplan, “Kaçarken yakalandığım söylendi. Kaçacak insan iki gün önce tarifeli uçak bileti alır mı, geri zekalı mı? Kaçacak adam kendi pasaportu, kendi arabasıyla gider mi?” dedi.

Gözaltına alındığı sırada yere yatırılmasının da tamamen şov amaçlı olduğunu belirten Kaplan,  “Ben geri zekalı mıyım? Niye bilet alayım. Ben o gün ofisimden çıkarken kendi aracımla çıktım. Bana ait olan aracımla havaalanına geldik ve orda yavaşladım. Silahlı kişileri gördüm. Araçtan iner inmez beni yere yapıştırdılar.” İfadelerini kullandı.

Aracında bulunan 50 bin euroyu, yurt dışına çıkacağı için yanına aldığını söyleyen Kaplan, iş adamı olduğu için bu parayı yanında bulundurduğunu ileri sürdü.

Kaplan, iddianamenin ön yargıyla hazırlandığını, gözaltına alındıktan sonra 8 saat ifade verdiğini, savunmasının baskıyla aldığını iddia etti. Dosya kapsamında birlikte yargılandığı sanıklardan bazılarını ticari ilişkilerinden dolayı tanıdığını, kişisel ilişkilerinin örgüt ilişkisi olarak iddianameye yansıtıldığını iddia eden Kaplan, savunmasına şöyle devam etti:

“Limon satarak işe başladım. Liseyi bitirdim kuruyemişçi açtım. Sonra bir arkadaşım ‘Telefonculukta daha çok para var’ dedi. Kapattım kuruyemişçiyi, telefoncu açtım. Sonra bir arkadaşım limon pazarında bana bir yer aldı vergi levhası falan da var. Sonra DVD satmaya başladım. 4 tane yerde ayrı ayrı CD dükkanı açtım. Kardeşim de duruyordu başında. Korsan CD’ler çıkınca satışlar düştü. Ben de kadın kıyafeti satmaya başladım. Ardından İstanbul Merter’den aldığım kıyafetleri yine İstanbul’da satmaya başladım.”

Kaplan, bir süre sonra Ankara’da gece kulübü açtığını ve mekanında ünlü sanatçıların sahne aldığını anlatan Kaplan, “Ardından polislerin anlamsız bir baskısı başladı. Polisler geliyor, ardından Genel Bilgi Toplama (GBT) yapmaya başlıyorlar. 2 saat sürüyor ve insanlar bir şey içemediği için hesap ödemeden gidiyor, iflahımı kuruttular.” dedi.

İddianamede adı geçen hiç kimseyle bir örgüt kurmadığını öne süren Kaplan, “Ben kurulu bir mekan almadım, kimsenin mekanına çökmedim.” şeklinde konuştu.

‘BÜYÜK ABİ’ BEN DEĞİLİM

Kaplan, telefon kayıtlarında geçen “büyük abi” tabirinin kendisine ait bir sıfat olmadığını, gizli tanık ifadelerinin de gerçeği yansıtmadığını savundu.

Kaplan, hiçbir cinayet işlemediğini ve cinayeti azmettirmediğini öne sürerek, 2016’da gerçekleştirilen silahlı saldırıda hayatını kaybeden Mahfuz Tatar’ın, kendisinin talimatıyla suç örgütü üyelerince öldürüldüğü iddiasını da kabul etmedi. Bora Kaplan, Mahfuz Tatar cinayetiyle ilgisinin bulunmadığını, yalan tanıklarla kendisinin suçlandığını iddia etti.

 ‘SOYLU HAKKINDA BİLGİ VER’ DEDİLER’

Gözaltındayken, Süleyman Soylu ile ilgili kendisinden bilgi alınmaya çalışıldığını ileri süren Kaplan şöyle konuştu: “2 gün boyunca bürokratlarla, emniyetçilerle, Süleyman Soylu ile ilgili bilgi ver dediler. Ben hiçbir duruma şahit olmadığım için bir şey diyemedim. İkinci gün sonu bana 7-8 sayfalık kağıt getirdiler. Onu da imzalamadım.”

‘AĞIR SİLAHLARI NEREDEN BULDUNUZ?’

15 Temmuz darbe girişimini hatırlatan Mahkeme Başkanı’nın “TRT’ye gittiğinizde nereden buldunuz uzun namlulu silahları?” sorusuna Kaplan, ”Devlet görevlilerini suçlamamı bekliyorlar. Ben bu sorunun cevabını burada veremem. Özel size söyleyebilirim. Çünkü hemen internete düşüyor burada söylediklerim. Bunun için de önlem almanız gerek.

”EN BÜYÜK HATAM O KAREYE GİRMEKTİ”

15 Temmuz’da herkesi topladım, sokağa davet ettim. Ardından TRT’ye gittim. Tanıdık, tanımadık fotoğraf çektiriyordu, bana da gel dediler ben de çocuklarıma anı olsun diye o kareye girdim. Keşke girmeseydim. Sonra lanetlendim. Sonra muhalifler ve sözde gazeteciler hakkımda ‘Soylu’nun gizli adamı’ gibi şeyler söyledi. En büyük hatam o kareye girmekti” diye cevap verdi.

’15 TEMMUZ’DA SOYLU, TRT ÖNÜNE DAVET ETTİ’ 

15 Temmuz darbe girişimi sırasında dönemin Çalışma Bakanı Süleyman Soylu, kuzeni olan Sadık Soylu’nun telefonundan Ayhan Bora Kaplan’ı arayarak TRT önüne davet etmişti. Kaplan da bunun üzerine uzun namlulu silahlı adamlarıyla birlikte TRT Genel Müdürlüğü önüne gelmişti. Bu tarihten sonra Kaplan hakkındaki soruşturmaların polis ve adliyede kapatıldığı iddia edilmişti.

İDDİANAME

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Ayhan Bora Kaplan ve 5 örgüt yöneticisi hakkında ”suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek”, ”kasten adam öldürme”, ”nitelikli kasten adam öldürme”, ‘kasten yaralama”, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, ”nitelikli yağma”, ”eziyet’, ”suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme”, ”suç üstlenme” ve ”suçluyu kayırma” suçlarından 1’i ağırlaştırılmış 2’şer kez müebbet ve 169 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası istendi. Diğer 55 sanık için de çeşitli sürelerde hapis cezası talep edildi.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin