AKP’nin CHP’nin başkanlık katına ajan sokmasına lüzum yok!

TARIK TOROS | YORUM

CHP, iktidar olmaya programlı bir parti değildir. Cumhuriyet’i kuran partinin son genel başkanı Bülent Ecevit’ti. O CHP, 12 Eylül 1980 darbesiyle tarihe karıştı. Bugünkü CHP, Deniz Baykal’ın 3 kez üst üste olağanüstü kurultay toplayıp Erdal İnönü’yü deviremeyince SHP’den umudu kesip başına geçtiği bir partidir.

12 Eylül’de kapatılan partilerin hakları iade edilince Erol Tuncer, son delegeleri toplayıp partiyi 1992’de tekrar açtı açmasına ama genel başkanlığı Deniz Baykal’a kaptırdı. O dönem SHP ve DSP güçlüydü, Baykal çok geriden başladı.

“Atatürk’ün partisi, altı ok” gibi vurgularla CHP’ye eski itibarını kazandırmaya çalıştı. Önce SHP’yi yuttu, DSP’nin ekonomik krizin paletleri altında kalmasıyla da solda tek kaldı. Fakat hiçbir zaman iktidar alternatifi olmadı, bunu samimi olarak hiç istemedi.

Baykal, 2010’daki talihsiz kaset komplosuyla gitmese, ölene kadar partiyi kimselere bırakmazdı. O gitti ama geleneği devam etti.

***

Deniz Baykal’ın 11 Şubat 2023’te ölümünden sonra iki gazeteci, iki farklı döneme dair tanıklığını paylaştı.

İlki Temuçin Tüzecan: “1986’da BBC için Baykal’la röportaj yapıyorum. ‘12 Eylül’ün etkilerini siyasetten arındırmayı düşünür müsünüz’ gibi bir soru sordum. Geçiştirdi. Sonra sohbette yine sordum. Yüzüme hafif müstehzi bakıp, ‘İşime yarayanı neden bozayım ki’ dedi.”

İkinci gazeteci Hilal Köylü, “Baykal’la onlarca diyaloğum var. Ama unutmayacağım olanı şu.” deyip aralarındaki soru-cevabı paylaştı:

Hilal Köylü: Bir gün iktidarda olmayı düşünüyor musunuz?

Baykal: CHP iyi bir muhalefet partisidir. Muhalefette çok iyidir. Yok canım, ne iktidarı.

***

CHP’liler, 31 Mart zaferinin şokundan çıkamadılar. Muhalefet konforunun geride kaldığını yeni yeni fark etmeye başladılar. AKP’lilerle adı konmamış siyasal mutabakatla belediyelerde karşılıklı paylaştıkları kimi işler artık eskisi gibi yürümüyor.

İhaleler takip ediliyor, partililere dağıtılan avantalar göze batıyor, eş-dost-akraba kayırmacılığı daha o gün afişe ediliyor. Mahalle önceki gibi değil:

-AKP basını aman vermiyor.

-Partililer iktidara namzet belediyecilik bekliyor.

-CHP’ye yakın medya, eleştiriyor.

***

CHP lideri Özgür Özel’in AKP’li trollerle makamda görüşüp fotoğraf çektirecek samimiyetine içerleyenleri anlıyorum da yine de sormadan edemiyorum, “Ne umuyordunuz ki?”

Ekrem İmamoğlu, iki yıl önce 3 Mayıs 2022’de otobüsünde Nagehan Alçı, Akif Beki, Ertuğrul Özkök’le Karadeniz hatırası çektirmemiş miydi? Fakat en çok Cübbeli Ahmet’in 3 gün önce Ekol TV’de Özgür Özel’e yolladığı selama takıldım: “Kaç kere hapishanede ziyaretime geldi, ilaçlarımı sordu. ‘Eczacıyım’ dedi. Hukukumuz var, vefasız biri değilim. Benim için kırmızı çizgidir. Kartını verdi, ‘en ufak bir şeyde bana yaz’ dedi.” (7 Mayıs 2024)

***

Özgür Özel dün gece Habertürk’teydi, trollerle ilişkisine parti içinden gelen eleştirilere çok alınmış: “Şunu demiyor yani; genel başkan yapıyorsa, yani bunu yaptığına göre doğrudur. Çünkü o bilir.”

Bir de “hikmetinden sual olunmaz” deseymiş, tam olurmuş.

***

Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Eylül 2022’de Bafra’da, “Başa geldiğinizde KHK’lılar ile ilgili nasıl bir somut çözüm önerisi sunacaksınız?” sorusuna, “Tamamı görevlerine iade edilecek!” deyince, Özgür Özel, ekranlara çıkıp, “Asarız kendimizi yine yapmayız öyle bir şey!” gibi cümleler kurmuş, genel başkanını, “Yargıda beraat edenleri görevlerine iade edeceğiz.” diye düzeltmişti.

****

İçimde kalmasın: Ülkede her şey öyle dibe vurdu ki, AKP iktidarından ve Erdoğan’dan yaka silken, “Düş babam artık, düş yakamızdan!” demeye başlayan halkın gideceği açık ara 1 numaralı adres CHP ve partinin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu. Özgür Özel de sanki ortamı İmamoğlu’na hazırlıyor.

Deniz Baykal iktidarı hiç hedeflemedi. Kemal Kılıçdaroğlu istedi fakat olmadı. Şimdi CHP’nin bu dönem böyle bir şansı var. Belediyelerde destan yazmasına lüzum yok, yeter ki çok büyük bir hata yapmasın, büyük bir skandalla sınanmasınlar.