HASAN CÜCÜK | YORUM
İngiltere’de 1990’lı yıllara kadar ligin kralı Liverpool’du. Manchester United’in Alex Ferguson’la henüz ligi domine etmeye başlamadığı yıllarda 1989-90 sezonunda 18. şampiyonluğunu yaşayan Liverpool için uzun süren bir fetret devri başlayacaktı. Makus talihin değişmesi için Jürgen Klopp’un gelmesi gerekecekti.
Mainz’de çıraklık dönemini geçiren Jürgen Klopp, Borussia Dortmund’la ustalık dönemine geçiş yaptı. Ekim 2015’te Ada’ya ayak basan Klopp’un Liverpool’a yeniden büyük olduğunu hatırlatması fazla sürmedi. Sezon sonunda görevi bırakacağını aylar öncesinden açıklayan Klopp, vedasını zirvede yapmak istiyordu. Nisan hayalin kabusa döndüğü ay oldu. Bir anlamda Ocak 2017’nin tekrarı oldu.
2016-17 sezonuna şampiyonluk parolasıyla başlayan Liverpool’un yüzü aralık ayında alınan üst üste 4 galibiyetle gülmüştü. Özellikle yılın son gününde şampiyonluktaki rakipleri Manchester City’yi 1-0 yenip, 2017’ye mutlu bir başlangıç yapmışlardı. Ancak ocak 2017 Liverpool için tam bir kabus olacaktı. Bu ayda oynadıkları lig ve kupa maçlarında tam bir hüsran yaşayacaklardı. FA Cup ve Lig Kupası’ndan elenen Liverpool’da Jürgen Klopp’un koltuğu sallanacaktı. Ocak ayı boyunca 9 maç oynayan Liverpool sadece 1 maçtan sahadan galip ayrılırken, facia bir ayı geride bırakıyordu. Sezon sonunda şampiyon Chelsea olurken, Liverpool’a yine hüsran düşüyordu.
Nisan ayı Liverpool için iyi başladı. Sahasında Sheffield United’i 3-1 yenip, puanını 70’e çıkaran Liverpool en yakın rakibi Arsenal’in 2, City’nin 3 puan önünde liderlik koltuğundaydı. Nisan ayının ilk darbesini Manchester United deplasmanında aldı. Old Trafford’da öne geçtiği maçta beraberliği maçın son bölümünde Muhammed Salah’ın penaltısıyla kurtardı. Maçın ilk devresinin mutlak hakimi olan Liverpool, ikinci devre oyun ve skor üstünlüğünü rakibine bırakacaktı. En ölümcül darbe UEFA Avrupa Ligi çeyrek finalin ilk ayağında geldi. Atalanta karşısına sahasında mutlak favori olan çıkan Liverpool, 90 dakika bittiğinde kalesinde 3 gol vardı: 0-3
Atalanta faciasından sadece 3 gün sonra yeni şok gelecekti. Ligin vasat ekiplerinden Crystal Palace karşısına Anfield büyüsünün bozulacağından habersiz çıktı. Sahada yokları oynayan bir Liverpool vardı. Maçı 1-0 kaybetti ancak taraftarı kahreden oyuncuların vurdum duymaz haliydi. Yenilen gole Klopp isyan etmekte haklıydı. Rakip pas üstüne pas yaparak gelip golü bulmuştu. Liverpool, tam 58 maç sonra Anfield’de maç kaybediyordu. İki lig maçında kaybedilen 5 puan liderliğe veda demekti.
UEFA Avrupa Ligi’nin bir numaralı favorisi gösrerilen Liverpool, Atalanta deplasmanına ‘çıkmayan candan umut kesilmez’ diyerek geldi. Maçın başında golü buldular ama sonrası gelmedi. 1-0’lık skor tura yetmedi. Kupanın bir numaralı favorisi Avrupa’ya çeyrek finalde veda etti. Fulham deplasmanında alınan 3 puan kötü günlerin bitmesi adına umut verdi. Bunun bir yalancı bahar olduğu 3 gün sonra ortaya çıktı. Düşme hattının hemen üstündeki Everton deplasmanı şampiyonluk yarışının vedası oldu. 2-0 kaybeden Liverpool üçüncü sıraya sağlam yerleşecekti.
Liverpool kaybederken şampiyonluk yolundaki rakipleri kayıpsız ilerledi. Liverpool, nisan ayında oynadığı 5 maçtan 7 puan çıkarırken, City 4 maçta 12 puan ve maç fazlasıyla liderlik koltuğunda oturan Arsenal 5 maçta 12 puan topladı. Arsenal 77 puanla liderlik koltuğunda oturuyor. Bir maçı eksik City’nin ise puanı 76. Liverpool ise 74 puanda kaldı.
Oysa 2024 Liverpool için iyi başlamıştı. 25 Şubat’ta Lig Kupası finalinde Chelsea’yı yenip, kupayı müzesine taşıdı. Lig ve Avrupa arenasında istim üstünde bir Liverpool vardı. Her şey tersine nisan ayında döndü. Hem lig hem de Avrupa elinden kayıp gitti. Mart ayının ortasında FA Cup’a da veda ettiğini hatırladığımızda, Klopp’un veda sezonu kabusla sonuçlandı.
