Dosyaları ayrılan Feza Medya çalışanları hakim karşısında: “Çalışma dışında hiçbir faaliyetim yok; 3 müebbetle yargılanıyorum”

Ağırlıklı olarak Zaman Gazetesi yazar ve çalışanlarıyla Feza Gazetecilik bünyesindeki diğer yayın organlarının mensuplarının yargılandığı davadan ayrılan 20 kişinin davası İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden görülüyor.

Ana davadaki son duruşmada savcılık mütalasında sonra Feza Gazetecilik bünyesinde yer alan Osman Nuri Arslan, Şeref Yılmaz, Faruk Akkan, Hakan Taşdelen, Murat Avcıoğlu, Zafer Özsoy, Cuma Kaya, Hüseyin Turan, Ahmet Metin Sekizkardeş, Alaatin Güner, Osman Nuri Öztürk, Süleyman Sargın, Ali Hüseyin Çelebi, İsmail Küçük, Onur Kutlu, Hüseyin Belli, Yüksel Durgut ve Ahmet İrem’in dosyaları ayrılmıştı. Kararı veren mahkeme heyeti, duruşmanın da 27 Nisan’da Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’nda yapılmasını kararlaştırdı.

Bugün devam eder duruşmada HüseyinTuran’ın avukatı, “Yargıtay kararına göre örgüt üyeliğinden hüküm kurulabilmesi için organik bağ ve hiyerarşik ilişki olmalıdır. Müvekkilime isnat edilen suç ile kanuni şartlar örtüşmemektedir. Müvekkilim 550 gündür cezaevinde.” dedi.

Savunmasını yapan Ahmet Metin Sekizkardeş ise “Ben bir akademisyenim. Yönetim kurulu başkan yardımcısı olduğum ve muvazaalı işlemlere onay verdiğim bilgisi doğru değildir. Bilgiler yanlış, asılsız ve tutarsız. Ama bir gerçek var, ben 22 aydır tutukluyum. Mütalaada hangi eylemden dolayı suçlandığım, suçun ne zaman, kim tarafından işlendiği yok. Eylem yok, kasıt yok. Emniyet hatta istihbarat dahi bir eylem bulamadı.Telefonumda dijital inceleme yapıldı, herhangi bir ByLock kaydına ulaşılmadı. Emniyet tutanağında da ByLock kullanmadığım netleşti. 11,480 kişi hakkında vahim bir hata yapıldı. Mor Beyin uygulaması nedeniyle ByLock indirmeyenlerin ByLock kullanıcısı gibi kaydedildiği ortaya çıktı.” dedi.

“Bedel karşılığı çalıştığım kurumdan dolayı suçlanmam çalışma özgürlüğünün ihlalidir.”

Sekizkardeş duruşmada savunmasına şöyle devam etti: “Yargıtay 16. Ceza Dairesi cemaat okullarında çalışan kişilerin örgüt üyesi olarak değerlendirilemeyeceklerini, olsa olsa örgüt sempatizanı olarak değerlendirilebileceklerini belirtti. Yargıtay 16. Ceza Dairesi cemaat okullarında çalışan kişilerin örgüt üyesi olarak değerlendirilemeyeceklerini, olsa olsa örgüt sempatizanı olarak değerlendirilebileceklerini belirtti. Ben Fatih Üniversitesi’nde akademisyen olarak çalıştım. Yasalar çerçevesinde tüm faaliyetlerimi YÖK denetiminde gerçekleştirdim.Fatih Üniversitesi’nin terör örgütü güdümünde olduğuna dair ne bir yargı kararı vardı ne de bir soruşturma. Bedel karşılığı çalıştığım kurumdan dolayı suçlanmam çalışma özgürlüğünün ihlalidir.”

Davaya daha sonra ara verildi.

Duruşma tekrar başladı. Şeref Yılmaz hakkında bir takım aleyhte tanıklıkların mahkemeye sunulduğu anlaşıldı. Bu nedenle Yılmaz’ın savunması daha sonra alınacak. Şere fYılmaz’ın avukatı: “Bu belgelere yeni vakıf oldum. Afaki ve iftira niteliği taşıyan beyanlardır. Daha sonra beyanda bulunacağız.” dedi.

Duruşmada Fia Prodüksiyon hissedarı Murat Avcıoğlu savunma yapıyor:

“Ben ticari kazanç amacıyla şirket hissesi aldım. Satış işlemi sırasında şirket hakkında soruşturma bile yoktu. Şirket hissesini aldıktan 20 gün sonra şirkete kayyum atandı. Telefonum incelendi ve örgüt üyeliğine dair hiçbir kayıt bulunmadı. Hiçbir zaman örgüte para aktarmadım.”

Murat Avcıoğlu beraatini talep ederek savunmasını bitirdi.

“Ekmek parası için çalıştığım kurumdan dolayı terör örgütü üyeliği suçlamasıyla yargılanıyorum”

Daha sonra Osman Nuri Arslan’ın avukatı konuştu:

“Diyanet İşleri Başkanlığı Fethullah Gülen’in kitaplarını ücretsiz dağıtırken, benim müvekkilimin evinde Gülen’in kitaplarının bulunması suç olarak nitelendirilemez. Müvekkilim okyanus ötesine selam gönderilen bir dönemde cemaate ait bir kurumda çalıştığı için suçlanıyor. Öztürk’ün avukatı savunma yapmadan dosyanın tefrikini talep etti. Öztürk ve avukatının savunmaları alınmadı.

Ahmet İrem savunmasını yaptı: “Ekmek parası için çalıştığım kurumdan dolayı terör örgütü üyeliği suçlamasıyla yargılanıyorum.” ifadesini kullandı.

“Çalışma dışında hiçbir faaliyetim yok ama 3 müebbetle yargılanıyorum”

Zafer Özsoy savunmasına geçti:

“23 yıllık meslek hayatımda hiç soruşturmaya tabi tutulmadım. Hayatımda hiç yasa dışı faaliyetim olmamasına rağmen bir anda herkesin uzak durduğu “bir terör örgütü üyesi” oldum; tıpkı Kafka’nın Dönüşüm kitabındaki gibi. Fia Prodüksiyon’da çalışmış olmak nedeniyle üç müebbetle yargılanıyorum. Çalışma dışında hiçbir faaliyetim yok. 22 aydır tel bir kafesin içinde tutuluyorum. Sadece ben değil tüm ailem cezalandırılıyor. Savcılık eylem yoğunluğundan bahsediyor. Benim Fia Prodüksiyon’da çalışmak dışında bir eylemim olmadı.Savcılık eylem yoğunluğundan bahsediyor. Benim Fia Prodüksiyon’da çalışmak dışında bir eylemim olmadı.”dedib

***

11 GAZETECİNİN DAVASI 10 MAYIS’DA YAPILACAK

Son duruşmada ise kapatılan Zaman Gazetesi çalışanları ve yazarları olan gazeteciler Ali Bulaç, İbrahim Karayeğen, Mümtazer Türköne, Şahin Alpay, Mehmet Özdemir, Mustafa Ünal, Ahmet Turan Alkan, Nuriye Ural, İhsan Duran Dağı, Lalezar Sarıibrahimoğlu ve Orhan Kemal Cengiz’in bu dosya üzerinden yargılanmalarının devamına hükmedilmişti. Mahkeme heyeti, duruşmanın da 10 Mayıs’ta Çağlayan’da yapılmasına karar vermişti.

Şahin Alpay’a “konutu terk etmemek” şeklinde uygulanan adli kontrol uygulamasının kaldırılması talebini de reddeden mahkeme, esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmaları için sanıklara süre vermişti.

***

SAVCILIK MÜTAALASI

Davanın son duruşmasında savcı mütalaasını açıklamıştı. Mütalaada, kapatılan Zaman Gazetesi yazarları Ali Bulaç, Mümtazer Türköne ve Şahin Alpay’ın “Anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, “örgüt üyeliği” suçundan ise 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapisleri talep edildi. Savcı Alpay için tekrar tutuklama talep etti.

Üçüncü duruşmasında savcının esas hakkında mütalaası şöyle;

“Ali Bulaç toplumu darbeye hazırlayan yazıları örgüt lideri talimatıyla yazmıştır. AliBulaç’ın TCK 309/1 ve 314/2’den cezalandırılmasına, tutukluluğunun devamına…

İbrahimKarayeğen‘de ByLock tespit edildi. Sanığın 309/1 ve 314/2’den cezalandırılmasına… (anayasal düzeni devirmeye teşebbüs, örgüt üyeliğinden ceza)

Mümtazer Türköne’nin örgüt üyeliği ve anayasal düzeni devirmeye teşebbüsten cezalandırılmasına, tutuklu kalmasına.

ŞahinAlpay’ın twitter paylaşımları ve Digitürk aboneliğini iptalinden söz ediliyor.”Örgüt üyeliği ve anayasal düzeni devirmeye teşebbüs.” Alpay için savcı TCK 309/1 ve 314/2’den alt sınırdan uzaklaşarak cezalandırılmasını talep etti. Tutuklama istemedi.

MehmetÖzdemir için de darbecilik ve örgüte üyelikten suçlama ile, 309/1 ve 314/2’den ceza istendi.

Mustafa Ünal, Anayasal düzeni devirmeye teşebbüs ve örgüt üyeliği.”

Ahmet Turan Alkan için de TCK 309/1 ve 314/2’den ceza ve tutukluluğa devam talebi geldi.

NuriyeAkman için mütalaa: “Hiyerarşik yapıya dahil olduğu tesbit edilemedi. Örgüte yardım etmiştir.” Akman’ın TCK 220/7’den cezalandırılması, diğer bütün suçlardan beraati talep edildi.

İhsan Dağı için de 309/1 ve 314/2’den ceza istendi. Savcı, tutuklama talebinde bulunmadı.

Lale Kemal, “Hiyerarşik yapıya dahil olduğu tesbit edilememiştir. Örgüte yardım etti.” Kemal için 220/7’den ceza istendi, diğer suçlardan ayrı ayrı beraati talep edildi.

Orhan Kemal Cengiz için örgüte üyelik ve darbeye teşebbüs suçlamasıyla 309/1 ve 314/2’den ceza istendi. Cengiz için tutuklama talebinde bulunmadı.

Osman Nuri Aslan için “ByLock ve malları mali takipten kaçırmak için satma” iddiasıyla 314/2 örgüt üyeliğinden ceza istendi.

Şeref Yılmaz için 314/2 örgüt üyeliğinden ceza, diğer suçlardan beraat talebi geldi.

Faruk Akkan için “ByLock, mal kaçırmaya aracılık” iddiasıyla 314/2 örgüt üyeliğinden ceza talebi.

Hakan Taşdelen için “ByLock” kullanıcısı olduğu tesbitiyle 314/2 örgüt üyeliğinden cezalandırma istendi.

Murat Avcıoğlu için savcının talebi: “Mal kaçırmaya aracılık” tesbitiyle 314/2’den örgüt üyeliği için cezalandırılmasına…

Hakan Özsoy için “mal kaçırma amaçlı şirket kurmaktan” 314/2 örgüt üyeliği suçundan cezalandırılması talebi geldi.

Cuma Kaya ve Hüseyin Turhan için de 314/2 örgüt üyeliğinden ceza, diğer suçlardan beraat, tutukluluğun devamı talebi var.

Sedat Yetişkin için 314/2 örgüt üyeliğinden ceza, diğer suçlardan beraat talebi

Cihan Haber YK üyesi Ahmet Metin Sekizkardeş için 314/2 örgüt üyeliğinden ceza, diğer suçlardan beraat talebi geldi.

Alaattin Güner hakkında 314/2 örgüt üyeliğinden ceza, diğer suçlardan beraat talebinde bulundu.

Adil Gürçelik, Süleyman Sargın, Ahmet İrem hakkında TCK 314/2 örgüt üyeliğinden ceza, diğer suçlardan beraat istendi.

Ali Hüseyin Kılıç, İsmail Küçük, Hüseyin Belli, Onur Kutlu ve Yüksel Durgut için 314/2 örgüt üyeliğinden ceza istendi.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin