Yine Edirne Cezaevi; İki aylık bebeği olan bir anne daha tutuklandı

SEVİNÇ ÖZARSLAN | HABER YORUM

Mansur Yavaş’ın iktidara geldiklerinde Silivri Cezaevi’ni (Marmara Cezaevi) kapatacakları çıkışı konuşulurken, gözden kaçırılmaması gereken sembol bir başka cezaevi daha var; Edirne Cezaevi

Daha bugün 2 aylık bebeği olan bir anne daha tutuklandı ve Edirne Cezaevindeki bebek sayısı 7 oldu.

Ve biliyor musunuz; Edirne’de bebekli anneler için ayrı bir koğuş var. KHK’lı anneler için iki koğuş oluşturmuşlar, birinde bebeğiyle birlikte tutuklanan anneler kalıyor. Diğerinde çocukları yanlarında olmayanlar var.

Hepsinde ayrı bir dram…

Bebekli koğuşta iki çocuğuyla kalan KHK’lı bir anne var mesela. Bir anne iki evladıyla aylardır bu hapishanede tutuklu ve kimsenin bundan haberi yok, bilenlerin de umurunda değil.

9 aylık Bera ve annesi Büşra Çankaya zaten bir aydır burada tutuklu. Sevilay Albayrak 4,5 yaşındaki kızıyla yine bu cezaevinde.

Bebekli koğuş yapmışlar ama çocuklara oyuncak bile vermiyorlar. Oyuncak verilmemesi Edirne Cezaevi’ndeki anneler için çok büyük sorun. Dışardan bakınca ne kadar basit gibi duruyor değil mi? Ama cezaevindeyseniz kesinlikle bu soruna çözüm bulamıyorsunuz.

Cezaevi yönetimi oyuncak vermek yerine “Olan oyuncakları paylaşın” diyormuş. Çocuğa laf anlatabilir misin? Nasıl paylaştırsınlar, hepsi oyun oynamak istiyor. Anneler de ne yapsın, pet şişelerden çocuklarına oyuncak yapıp geçici çözümler bulmaya çalışıyor.

Diğer koğuştaki annelerin durumunu nasıl ifade edeceğimi, duygularımı hangi kalına dökeceğimi bilemiyorum.

Doğuştan engelli DMD adı verilen kas hastası bir oğlu olan Mervane Albayrak burada tutuklu. Hasta bir çocuğu annesinden ayırmak, tedavi sürecini olumsuz etkilemek kadar büyük bir vicdansızlık olamaz.

Yine oğlu kas hastası olan bir öğretmen var aynı koğuşta. Oğlu 10 yaşında kas hastalığına yakalanmış, çocuk şu an 25 yaşında ama hiç hareket edemiyor. Sadece gözleriyle iletişim kurabiliyor. Kalbi yüzde 30 çalışıyor.

Hasta çocuğu olan anneler için biliyorsunuz bir kanun çıkardılar. Fakat bu kanun, evladı 18 yaşından büyük olan anneleri kapsamıyor. Çocuğun büyük ya da küçük olması ne fark eder, ikisi de hasta değil mi… Üstelik bu çocuk yatalak. Bu yüzden kadına infaz erteleme verilmiyor.

Tutsak annenin sesini duyurmak için mektup yazmadığı makam kalmamış. Savcısı, hakimi, bakanlığı, herkes kapı duvar pencere…

Gözünüzü kapatın ve bu iki koğuşu hayal edin. Gözünüzün önüne gelen manzara çok korkunç değil mi? Sadece bu iki koğuşu kameraya alsak ya da fotoğraflarını çekip yayınlasak kimse inanmaz, film sahnesi zanneder.

Eğer bir gün Türkiye’ye demokrasi hukuk gelirse, bu cezaevi ibretlik olsun, müze yapılsın. Yolu buradan geçmeyen bebek kalmadı!

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin