‘Yenidoğan Çetesi’ davasında 4 sanık ‘adli kontrol’ şartıyla tahliye edildi

“Yenidoğan çetesi” davasının üçüncü duruşmasına dördüncü gününde ara karar açıklandı. Mahkeme, 4 tutuklu sanığın adli kontrol şartı ile tahliyesine karar verdi. Duruşma eksiklerin giderilmesi için 21 Nisan’a ertelendi.

İstanbul’da bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 25’i tutuklu 46 sanığın yargılandığı davanın davanın 3. duruşmasının 4. gününde ara karar açıklandı. Mahkeme, 4 tutuklu sanığın adli kontrol şartı ile tahliyesine karar verdi.

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmaya, organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve avukatlar katıldı. Çok sayıda basın mensubunun takip ettiği duruşmanın yapıldığı salonda polis ekiplerince yoğun güvenlik önlemi alındı.

Mahkeme, Birinci Hastanesi Hasta Hakları Sorumlusu Emine Avcı, ambulans şoförü Hüseyin Gündüz, Esenyurt Reyap Hastanesi Medikal Muhasebecisi Funda Özen ve 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanı Serdar Yüksel ‘in tutuklulukta süreyi göz önünde bulundurarak adli kontrol şartı ile tahliyelerine karar verdi.

Mahkeme ayrıca dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek hayatını kaybeden tüm bebekler için ayrı ayrı inceleme yapılmasına, tıbbi uygulamada kusur olup olmadığı, kusurlu davranış ile ölüm arasında bağ olup olmadığına ilişkin raporun hazırlanarak mahkemeye gönderilmesine hükmetti. Duruşma eksiklerin giderilmesi için 21 Nisan gününe ertelendi.

Ne olmuştu?

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı’nın elebaşı olduğu suç örgütünün sevk ve idaresini sanık doktor İlker Gönen (cezaevinde intihar etti) ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı belirtiliyor.

İddianamede, suç örgütünün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf edip doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yapıp, Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK) üst sınırda ödeme almak olduğu kaydediliyor.

Sanıklarca hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, olması gerekenden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtilen iddianamede, bu şekilde SGK’den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı anlatılıyor.

Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine şüphelilerin seçtiği, örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı bildirilen iddianamede, karın çoğunun sağlık çalışanı olan örgüt üyesi sanıklarla paylaşıldığı ifade ediliyor.

Esas amacın bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi yerine maddi açıdan en fazla kazancın elde edilmesi olduğu iddianamede yer alıyor.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin