2009 yılında İzmir Aliağa’da bir okulun önüne bırakılan bombayı imha etmeye hazırlanırken bombanın infilak etmesi sonucu iki gözünü, sağ elini ve sol elinin işaret parmağını kaybeden gazi polis memuru Bilal Konakçı’ya Bylock kullandığı iddiasıyla verilen 7 yıl 6 ay hapis cezasını Yargıtay onadı.
Ege Üniversitesi Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu tarafından yüzde 98 engelli raporu verilen ve gözleri görmediği için tuşlu telefon dahi kullanamayan Bilal Konakçı’nın gözleri görmemesine rağmen Bylock kullandığı iddiasıyla yerel mahkemenin verdiği cezayı onayan Yargıtay 16. Ceza Dairesi skandal bir karara imza attı.
”DÜŞMAN HUKUKU UYGULANIYOR”
Onama kararının Yargıtay içtihatlarına da aykırı olduğunu belirten KHK’lı eski hâkim Kemal Karanfil, ‘‘Bu karar Yargıtay’da dosyaların gereğince incelenmediği ya da bilerek ve isteyerek belli bir kesime karşı düşman ceza hukukunun uyguladığını göstermektedir. Buna benzer birçok skandal kararın, yargının en tepesi tarafından da görülmeyerek onanması, Türkiye’de yargı diye bir şeyin olmadığını göstermektedir.’’ İfadelerini kullandı.
Gazi polis memuru Bilal Konakçı’ya 7 yıl 6 ay hapis cezası veren İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Erkan Özkaya ile onama kararında imzası olan Yargıtay 16 Ceza Dairesi üyesi Hakan Yüksel’in AKP hükümetinin kurdurduğu Yargıda Birlik Derneği’nin de ilk yönetim kurulu üyelerinden olduğunu belirten KHK’lı hakim Kemal Karanfil, ‘‘AKP hükümeti ile uyumlu çalışacaklarını belirten bu kişilerin tarafsız yargılama yapmaları mümkün değilken, bu davalarda görevlendirilmeleri ayrı bir skandal. Çok önemli esas ve usul hatalarını içeren bir mahkûmiyet kararının İstinaf ve Yargıtay tarafından onanmış alması korkunç.’’ diye konuştu.
4- incelenmediği ya da bilerek ve isteyerek belli bir kesime karşı düşman ceza hukukunun uyguladığını göstermektedir.
Buna benzer birçok skandal kararın, Yargının en tepesi tarafından da görülmeyerek onanması, Türkiye’de Yargı diye birşeyin olmadığını ++https://t.co/HQJZv0rmOP
— Kemal Karanfil (@cesuradalet) December 28, 2020
Bu seviyede engelli bir insan, üstelik kendi devleti için feda ettikleri ortadayken nasıl terörist olabilir. Engellerine rağmen nasıl bylock kullandığına izah getirebiliyor mu vicdansızlar. Ya yeter artık! Bu devletten de, bu toplumdan da bir halt olmaz bu saatten sonra. Nurla bir yere kadar, bundan sonra adeletin topuzunu kullanmak gerekli. Kendi yaptığı antlaşmayı çiğneyenin hakkı nedir?