Sütaş’ın sahibi Muharrem Yılmaz’ı 2 yıl önce ‘Vatan hainliği’ ile suçlayan Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan, İzmir Tire’de Sütaş’ın üretim tesislerinin açılışına katılıp ikram edilen ayranı kafasına dikerek içti.
2014 ocak ayında dönemin TÜSİAD Başkanı olan Muharrem Yılmaz, hükümetin yolsuzluk ve rüşvet sorışturmalarına karşı tuttumunu eleştirmiş ve “Hukukun üstünlüğüne riayet edilmeyen, yargı mekanizması AB normlarında çalışmayan, düzenleyici kurumlarının bağımsızlığına gölge düşen, vergi cezaları veya başka tür cezalarla şirketler üzerinde baskı kurulan, ihale yasası onlarca kez değiştirilen bir ülkeye yabancı sermayenin gelmesi mümkün değildir.” demişti. Erdoğan da Yılmaz’a “TÜSİAD Başkanı bu cümleyi kullanıyorsa, bu vatana ihanettir” şeklinde karşılık vermişti.
Muharrem Yılmaz, ‘hain’ çıkışına suskun kalmayıp şu açıklamayı yapmış, yandaş medya ve trollerin hedefi olunca TÜSİAD Başkanlığını bırakmıştı: “Bu tarz söylemlerin çok kolay kullanılmaması gerek. Bekleyip beklememek diye bir şey söz konusu değil, ben böyle bir vatan hainliği söylemini reddediyorum. Budur esas. Vatanseverliğimi kimseye sorgulatmam. Bu sözlerin telafi edilip geri alınmasını diliyorum.”
…VE ERDOĞAN SÜTAŞ’I AÇILIŞINDA: “BİZE DOKUNAN HESABINI İYİ YAPSIN”
Erdoğan, 2 yıl snra Sütaş’ın İzmir Tire’deki fabrikasının açılışına katıldı, ayranını içti ve şöyle konuştu:
“İnanıyorum ki Sütaş’ı bundan sonra sadece reklamlarda izlemeyeceğiz.. Yola devam ediyor muyuz? İstedikleri kadar terör estirsinler bu milleti bölemeyeceler. İşte Tire… Bakınız İstanbul’da bir terör eylemi oldu, Kayseri’de bir terör eylemi oldu.. Şehitlerime Allah’tan rahmet diliyorum. Rus Büyükelçisine bir suikast oldu.. El Bab’da 16 şehidimiz var. Fakat biz ne diyoruz? Biz bir ölürüz, bin diriliriz. Birileri akıl veriyor. Bizim Suriye’de ne işimiz var diyorlar. Benim Kilis’ime saldıranlarla hesabım var. Bunlar ne akılsız adam ya. 56 vatandaşım Gaziantep’te şehit ediliyor. Utanmadan sıkımadan dünyayı biz mi kurtaracağız diyor. Sabır sabır dedik ama girmek zorunda kaldık. El Bab’da çalışmalarımız devam ediyor. Bu işin diplomatik tarafı olması lazım diyorlar. Olmadığını nereden biliyorsun! Bize kimse diplomasi dersi vermesin. Bundan sonraki süreçte de aynı kararlılıkla yola devam edeceğiz. Zira bize dokunan hesabını iyi yapsın! Dersini alırlar. Canımız acıyor ama onlara da gereğini yaparız.”