İstanbul Üniversitesi öğrencisi Sibe Ünli hayatına son verdi. Ünli ölmeden önce sosyal medya hesabından paylaştığı mesajlar dikkat çekti. Ünli, “Gidecek yerim yok yaşanmaya değer bir hayatım da” diye yazdı.
İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü 3. sınıf öğrencisi Sibel Ünli’den haber alamayan ailesi 2 gün önce polise kayıp ilanında bulunmuştu. Polis, üniversiteli genci bulmak için çalışma başlatmıştı. Dün öğle saatlerinde Samatya Sahili’nde, kayalıkların üzerinde çanta gören çevredekiler durumu polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri çantanın iki gün önce hakkında kayıp başvurusunda bulunulan 20 yaşındaki İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü 3. sınıf öğrenicisi Sibel Ünli’ye ait olduğunu tespit etti.
Denizde arama yapan polis ekipleri Ünli’nin cansız bedenine ulaştı. Kıyıya çıkarılan cenaze olay yeri incelemesinin ardından Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü.
Sibe Ünli’nin, yaşamına son vermeden önce sosyal medya hesabından mesajlar paylaştığı görüldü.
Sibel Ünli’nin “sabitlediği” tweet’i ise dikkat çekti. “kibele1903” adlı hesabı yönettiği belirtilen Sibel Ünli, “Gidecek yerim yok yaşanmaya değer bir hayatım da” diye yazdı.
Sibel Ünli’nin sosyal medya hesabından yaptığı diğer paylaşımlarda da iş aradığı görüldü. Yeni yıldan beklentisini de yine sosyal medya hesabından “iş bulmak” diye paylaşan Ünli’nin intiharı, sıra arkadaşlarını da yasa boğdu.
Öte yandan, sosyal medya kullanıcıları ise Ünli için #SibelÜnli hastagi açarak ona sahip çıktı.
“YEMEKHANE KARTIMDA SADECE BİR LİRA VAR”
Ünli, bir başka paylaşımında ise üniversite yemekhanesinde kullanılan kartında sadece bir lira kırk kuruş kaldığını şu ifadelerle aktarıyor:
“Bir liraya karnımı doyurabilir miyim enter
Yemekhane kartımda para kalmamış sadece bir liram var
Bir lira kırk kuruşmuş”
İÜ öğrencileri, yaklaşık bir haftadır, yönetimin, günde üç öğün olan indirimli yemek hakkını bir öğüne düşürmesine ve dönem başında yapılan yemekhane zammına karşı mücadele ediyor. Ekonomik kriz koşullarında cüzi miktardaki parayla yaşam mücadelesi verdiklerini ve krizin faturasının öğrenci ve emekçilere kesilmesine karşı olduklarını söyleyen öğrencilere karşı polis cop kullanmış ve rektörlüğe dilekçe vermelerine engel olmuştu.
