TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında tahliye kararı: Kadın koğuşlarında sıkıntı büyük

TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “Kimyasal silah iddiaları araştırılsın” dediği için tutuklandı. Fotoğraf: Selahattin Sevi, Kronos

TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın ‘örgüt propagandası’ yaptığı iddiasıyla tutuklu yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, Şebnem Korur Fincancı’yı 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı ve tahliyesine karar verdi.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında açılan davanın üçüncü duruşması, bugün Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, Fincancı’nın 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmasına ve tahliye edilmesine karar verdi.

KADIN KOĞUŞLARINDA DURUM VAHİM

Cezaevi çıkışında açıklamalarda bulunan Fincancı, “Şimdi cezaevi ile ilgili bir iki konuyu dile getireyim. Özellikle kadın koğuşlarında çok ciddi sıkıntılar olduğunu biliyoruz. Yurt dışından gelmiş ve burada tutuklanmış 25 yılla yargılanan kadınlar var içeride. Vatandaş olmayan insanlar bunlar, avukatları yok, paraları yok, hayatta kalabilmek için özelleştirilmiş ve ticarete araç edilmiş bu cezaevlerinde çok düşük ücretlerle çalışmak zorundalar.” dedi.

DESTEKLERE TEŞEKKÜR 

Prof. Dr. Fincancı açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Sağlık hizmetlerine erişim kısıtlı. Kelepçeli getirilip götürülme, son derece rahatsız sevk araçları nedeniyle pek çok insan hastaneye götürülmekten kaçıyor. Tüm canlılar için, üzerinde yaşadığımız yerküre ve evren için zararlı bu girişimlerin önünde durmak hepimizin sorumluluğu. O nedenle bu sorumlulukta yanımızda durduğumuz ve yol arkadaşlığı ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Bu süreçte anlamsız ve saçma olan, her şeyin mümkün olabildiği düzende, biz yine de bundan kaygılanmayarak, bunun karşısında gerilemeyerek mücadeleye devam ediyoruz ve edeceğiz. Bu mücadelede yanımızda olan hukuku ortadan kaldırmış bir ülkede, hukukta ve adalette ısrar eden tüm avukatlarıma ve ayrıca Meclis’te bizimle yan yana duran ve sesimizi Meclis’te de duyurmaya çalışanlara ve elbette benim sevgili yol arkadaşlarıma Türkiye İnsan Hakları Vakfı’na ve insan haklarını öğrendiğim arkadaşlarıma, hekimlik mücadelesinde yan yana durduğumuz, kendileri de baskılara maruz kalırken ne örgütü olduğunu da bilmediğimiz, örgüt üyeliğinden yargılanma tehdidi savrulurken dimdik bu mücadeleyi sürdüren yoldaşlarıma çok teşekkür ediyorum.”

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin