İBB Deprem Risk Yönetimi Kentsel İyileştirme Daire Başkanı ve Şehir Plancısı Dr. Tayfun Kahraman, İstanbul’da yaşanacak olası bir büyük depreme yönelik çalışmalara devam ettiklerini, riskli binaların tespiti için ekipler görevlendirdiklerini ve hedeflerinin günde 800 binayı taramak olduğunu söyledi.
Kahraman son İzmir depremi ile ilgili de, “Kandilli, İzmir’deki tsunamiyi 11 dakika önce AFAD’a bildirmiş ama sistem olmadığı için atlanmış” dedi.
Kahraman bu konu hakkında şunları söyledi:”İstanbul’da yaptığımız deprem hackathonunda yenilikçi modeller keşfedildi. Çok yakında İstanbul Afet Bilgi Sistemi’ni açıklayacağız. Afet durumunda kullanılacak, GSM operatörlerine alternatif bir sistem. Kandilli’de bir tsunami sistemi var, bildirmekle yükümlü. AFAD’a da tsunamiden 11 dakika önce bildirilmiş. AFAD’da bir sistem olmadığı için bu atlanmış. İstanbul’da tsunami tehdidinde uyaracak bir sistem hayata geçecek. Örneğin Büyükçekmece çok fazla etkilenecekken, Üsküdar neredeyse hiç etkilenmeyecek.”
İBB Deprem Risk Yönetimi Kentsel İyileştirme Daire Başkanı ve Şehir Plancısı Dr. Tayfun Kahraman, T24 Yazarı Füsun Sarp Nebil’e deprem konusundaki çalışmaları, riskleri ve raporları anlattı.
İstanbul’un 48 bin ‘çürük dişi’
İstanbul’daki binaların mahalle mahalle raporlandığını belirten Kahraman, 2019’da yayınladıkları rapora göre 48 bin binanın ağır hasar alacağını ya da çökme riskinin bulunduğunu ifade etti. Kahraman “En büyük sorunumuz 48 bin bina. 39 ilçemizde de bulunuyor. Avcılar ve Silivri en yüksek riskin olduğu bölgeler. İstanbul’daki bu 48 bin binanın nerelerde olduğunu bilmiyoruz, adreslemeye başladık. 146 bin binanın da orta ve üstü hasar alacağı tahminimiz var. Bunları da birleştirdiğimizde İstanbul’da yaklaşık 200 bin binanın yeniden yapılması veya güçlendirilmesi gerekiyor. Tahminimize göre 7,5’lik bir depremde yaklaşık 3 milyon İstanbullu evsiz kalacak” dedi
İBB Deprem Risk Yönetimi Kentsel İyileştirme Daire Başkanı ve Şehir Plancısı Dr. Tayfun Kahraman sözlerini şöyle sürdürdü:
“20 yılda kamu binalarında, okul, hastane, sağlık tesislerinde gerekli müdahaleler yapıldı fakat konut yapılarında çok da ilerleyemedik. Dar gelirli vatandaşların yaşadığı yerlerde kentsel dönüşüm gerçekleştirilemedi. Şu an amacımız riski yönetilebilir bir hale getirmek. Şu anda bizdeki risk yönetilebilir bir risk değil. Durum o kadar vahim yani.
‘100 ekip ile günde 800 binayı tarayacağız’
Bu çalışmalarda şehir plancısı mimar ve mühendislerle çalışıyoruz. Türkiye’de bu işin duayeni 25 hocamızla çalışıyoruz. Deprem master planıyla gördük ki bizim riskli yapıları tespit etmemiz gerekiyor. Buna ilişkin bir veri yok. Hızlı tarama yöntemleriyle yapmamızın daha mantıklı olduğunu, Deprem Yönetmeliği ile yaptığımızda 2064 yılında ancak taramaların biteceğini gördük. Çünkü onunla uzun sürüyor. Şu anda bir ekibimiz arazide günde 5 bina tarayabiliyor. Amacımız 8’e çıkarmak. Şu anda 100 ekip sahada. Günde 800 binadan, İstanbul’daki bütün binaları 2023 yılında bitirmek gibi bir hedefle yoldayız. Hızlı tarama testlerimiz, yüzde 98 Deprem Yönetmeliği ile uyuşuyor. İstanbul’un her yerinde 1017 geçici barınma alanımız, 2660 tane de kapalı geçici barınma alanımız var.
‘İstanbul’da bir tsunami ihtimali var’
Arkeolojik olarak incelediğimizde görüyoruz ki, Marmara Denizi’nde daha önce tsunami olmuş. Ancak çökme fayı olmadığı için, denizde meydana gelecek heyelanlardan oluşabilir bu tsunami. Çalışmalarımıza göre örneğin Bakırköy’de 1200 metreye kadar içeriye girmesini bekliyoruz suyun. Dalgaların yaklaşık 6 metreye yaklaşmasını bekliyoruz. Diz üstüne çıkan her su insanlar için tehdittir. Rekreasyon alanlarımızda yükseltileri artırarak bununla ilgili çalışmamızı yaptık.”
