ENSAR NUR | TR724 HABER
Amerika Birleşik Devletleri’nin ve dünyanın en prestijli medya organlarından olan The Washington Post gazetesinin editörleri, AKP rejimi tarafından çıkarılan sansür yasasına tepki gösterdi.
The Washington Post yayın kurulu, dün kaleme aldıkları yazıda Türkiye’de kabul edilen sansür yasasını eleştirdi: “Açık sözlü sesleri hapse atarak gelişen bir ulus inşa edemezsiniz. Yeni yasa Türkiye için bir başka geri adıma işaret ediyor.”
Yazıda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın özgür basını susturmak için gazetecileri hapse attığı, özgür medya kuruluşlarını kendisine yakın iş adamları yardımıyla ele geçirdiği ve son olarak sansür yasasını kullandığı vurgulanıyor.
Erdoğan seçimlerden önce tüm aykırı sesleri susturmayı amaçlıyor
Erdoğan’ın iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi ve müttefiklerinin desteğiyle 13 Ekim’de mecliste onaylanan yasa, hükümete gazeteciliği ve internetteki faaliyetleri suç haline getirmek için yeni araçlar sağlayarak gelecek yılki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce eleştirileri susturmayı amaçlıyor.
Yasa, tanımı son derece muğlak bırakılan “yanıltıcı bilgi” yaymanın cezalandırılmasını ve Türk Ceza Kanunu’na yeni bir madde eklenmesini öngörüyor: “Halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak amacıyla, ülkenin iç ve dış güvenliğine, kamu düzenine veya genel sağlığa ilişkin gerçek dışı bilgileri, kamu barışını bozabilecek şekilde alenen yayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Failin suçu “gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlemesi halinde” verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon her ülke için bir sorun. Ancak Türkiye’nin yeni yasası ifade özgürlüğünü susturmak için bir ruhsat olacak. Yasa, savcılara gazetecilerin yanı sıra her türlü muhalif paylaşım yapan kişiye de endişe, korku veya panik yaratma “niyetine” sahip olmakla suçlama ve hapse atma konusunda geniş bir serbestlik tanıyacak.
Avrupa Konseyi’nin uzman hukuk organı Venedik Komisyonu 7 Ekim tarihli görüşünde yeni yasanın kapsamının “çok geniş” olduğunu ve Türkiye’nin böyle bir yasaya ihtiyacı olmadığını belirtti.
Türkiye’de bazı bağımsız gazeteciler, mevcut kısıtlamalara rağmen online haber bültenleri, podcast’ler ve videolarla varlıklarını sürdürüyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü ve ifade özgürlüğünü savunan bir grup olan Article 19’a göre yeni yasa, teknoloji şirketlerinin “cezai, idari ve mali olarak sorumlu tutulabileceği kapsamı büyük ölçüde artırıyor” ve içerik engelleme, kaldırma taleplerine veya hükümetten gelen veri taleplerine uyulmaması durumunda ağır yaptırımlar getiriyor.
The Post yayın kurulu, “en açık sözlü sesleri hapse atarak gelişen bir ulus inşa edemezsiniz. Yeni yasa Türkiye için bir başka geri adıma işaret ediyor” uyarısında bulunarak yazıyı tamamladı.