Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, cumhurbaşkanı adayı tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Karamollaoğlu, “Türkiye çok seçim geçirdi ama bugünkü gibi sadece adaylar üzerinde durulan bir seçime hiç rastlamadık. Onun için biz diyoruz ki adayın isminin açıklanmasına daha zaman var.” dedi. Karamollaoğlu, cumhurbaşkanı adayı kriterlerini de açıkladı: “Devletin hazinesine yetim malına sahip çıkar gibi sahip çıkacak, çalmayacak, çaldırmayacak bir aday istiyoruz.”
Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Seçimlere 1 yıldan fazla zaman olduğunu ancak buna rağmen adaylık tartışması yaşandığını hatırlattı.
Temel Karamollaoğlu, “Neden bu tartışma var? Problemlerin zirveye çıktığı bu dönemde dikkatleri başka bir tarafa çekebilmek için, gerçeklerin üstünü örtebilmek için. Başka hiçbir sebep yok. Türkiye çok seçim geçirdi ama bugünkü gibi sadece adaylar üzerinde durulan bir seçime hiç rastlamadık. Onun için biz diyoruz ki adayın isminin açıklanmasına daha zaman var.” diye konuştu.
HAKKI VE ADALETİ ÜSTÜN TUTAN BİR ADAYIN PEŞİNDEYİZ
Temel Karamollaoğlu, cumhurbaşkanı adayının kriterlerini de açıkladı:
Biz kutuplaştırıcı değil kucaklayıcı bir aday istiyoruz. Ayrıştırıcı değil birleştirici, ötekileştirici değil uzlaştırıcı bir aday istiyoruz. Kuvveti değil hakkı ve adaleti üstün tutan bir adayın peşindeyiz. Menfaati değil hizmeti esas alan, kapısını herkese açık tutan, kesinlikle partizanlık yapmayan bir aday istiyoruz. ‘Ben ne istersem yaparım’ demeyen, istişareye her zaman önem veren bir aday istiyoruz.
ÇALMAYACAK, ÇALDIRMAYACAK BİR ADAY İSTİYORUZ
Devletin hazinesine yetim malına sahip çıkar gibi sahip çıkacak, çalmayacak, çaldırmayacak bir aday istiyoruz. Biz biliyoruz ki ülkemiz ancak bu kriterlere sahip çıkan kişiler tarafından bugün içine sürüklendiği problemlerden kurtulabilir.
Herkes normalleşmeden bahsediyor. Eğer bu kriterlere riayet eden bir yönetim iş başına gelirse emin olun ülke, tahminimizden daha kısa bir zamanda normalleşir. Bizim derdimiz prensip olarak şahısları değiştirmek değil, bizim derdimiz bozulan düzeni değiştirmek. Yoksa sistem aynen devam ettikten sonra ‘Ahmet gitmiş, Mehmet gelmiş, A partisi gitmiş, B partisi gelmiş’ hiçbir mana ifade etmez.
Temel Karamollaoğlu, ekonomik krize ilişkin de değerlendirmelerde bulundu:
“Bir tarafta kamudan beslenen, birden fazla kurumdan maaş alan tuzu kurular; diğer tarafta 4 bin küsur lirayla geçinmeye, 650 liralık KYK bursuyla bir öğün yemekle hayatta kalmaya çalışan; temel tüketim maddelerine ulaşamayıp sofrasına tuz koyamayanlar var.
Sadece 6 ayda cari açığı kapatacaklarını vadederek bile isteye Türk lirasını pula çeviren Erdoğan iktidarının yol açtığı ekonomik yıkım insanımızın hayat kalitesini, yaşama sevincini her geçen gün törpülüyor. İktidar ve ortakları kendi çevrelerinin “nimetlerini” büyütürken; halkımız geçinebilmek için porsiyonları küçültüyor, daha da üzücü olanı artık öğün atlıyor.
İKTİDAR, BİLE İSTEYE ÜLKEYİ HİPERENFLASYONA SÜRÜKLÜYOR
Orta Vadeli Program’daki dolar kuru ve enflasyon hedefini 6 ayda sollayıp; hedefi tutturamayan iktidar, şimdi 2023 sonrasında Türkiye’yi bu krizden çıkarabileceğini söylüyor. Hiçbir hedefini tutturamayan iktidar, bize her gün yeni bir tarih veriyor.
Sadece bizde değil, tüm ülkelerde enflasyon var diyorlar ancak dünyanın hiçbir ülkesinde, sadece bir senede enflasyonun böylesine hızlı arttığına şahit olmadık. Bal gibi biliyorlar ki Türkiye, OECD ülkeleri arasında enflasyon şampiyonu. Dünyanın hiçbir yerinde sizin gibi gerçeklerle, matematikle, ekonomiyle bile isteye kavga edip ülkesini hiperenflasyona sürükleyen bir iktidar yok.
İKTİDAR MASAL ANLATIYOR
Dünyanın hiçbir yerinde 20 yıl boyunca iktidarda kalıp, krizin sorumlusu başkalarıymış gibi suçu başkasına atan ve daha yeni başlıyoruz, bu işi çözeceğiz diyen pişkin bir iktidar yok. İktidarın anlattığı masallar ve hayaller ile gerçekte yaşattığı hayatlar arasında büyük bir uçurum var.
Enflasyon 20 yılın zirvesinde! Zamlar 20 yıl zirvesinde! Cari açık 20 yılın zirvesinde! Dış borçlar ve faiz ödemeleri; iktidarın sayesinde 20 yılın zirvesinde! Gelin, bu işi zirvede bırakın,daha fazla zorlamayın. Çünkü bu zirvenin sonu uçurumdur, felakettir.