Spor tarihine damga vuran rekabetler [Haber-İnceleme: Efe Yiğit]

BOKS

Sugar Ray Robinson – Jake LaMotta

Sugar Ray Robinson boks tarihinin en iyi boksörleri arasında yer alan bir isim. Jake LaMotta ise boks tarihinde kendine en çok güvenen boksör olarak biliniyor. İki boksör 1942-51 yılları arasında tam 6 kez karşılaştı. Robinson 1951’e kadar 131 maçta sadece 1 yenilgi yüzü görmüştür. Dünya orta siklet şampiyonu unvanını 1946’dan 1951’e kadar korumuştur. Bir sene sonra bir üst siklete geçmiş ve 1952 yılında bu siklette de şampiyon olmuştur. Sugar Ray Robinson gelmiş geçmiş tüm boksörler arasında farklı sikletlerde 5 kere şampiyon olan tek sporcudur. Jake LaMotta ise 1949-51 yılları arasında orta siklette Dünya şampiyonluğunu elinde bulundurdu. Sugar Ray Robinson, 6 karşılaşmadan 5’inde ringden LaMotta’yı yenerek ayrıldı. Robinson’un 4 galibiyeti hiçbir tartışmaya açık bırakmadı. Ancak ikilinin 14 Şubat 1951’deki son karşılaşması tarihe ‘Sevgililer Günü katliamı’ olarak geçti. LaMotta hakem tarafından sürekli cezalandırıldı. 13 rauntta ise hakem karşılaşmayı durdurarak Robinson’un galibiyetini ilan etti. Chicago’da 30 bin kişinin önünde Robinson, LaMotta’nın unvanını alırken, seyirci tarafından ‘hiç sevilmeyen’  LaMotta uğradığı haksızlık sonucu unvanını kaybetmesine rağmen birçok kişinin kalbini kazandı.

KRİKET

Pakistan – Hindistan

Pakistan ve Hindistan birçok kez savaşın eşiğine gelmesiyle dünyanın gündeminde bulunuyor. İki ülke arasında kıyasıya rekabetin yaşandığı spor dalı ise kriket. İki ülke arasında ilk test maç serileri 1952 yılında Hindistan’da oynandı, bundan 3 yıl sonra bu kez Hindistan, Pakistan turuna çıktı. 1965 ve 1971’deki savaşların gerginliği yüzünden iki takım arasında 1962 ve 1977 yılları arasında maç oynanmadı. İki ülkenin karşılaşmalarında polis olağanüstü güvenlik önlemleri alıyor. 1999 yılındaki mücadele öncesi fanatik Hinduların sahaya zehirli yılan atacağı tehdidinden dolayı Hint polisi güvenlik önlemlerini arttırmıştı. Mücadelenin kaybedildiğini gören Hintliler sahaya girerek karşılaşmanın tatil edilmesini sağlamıştı. Daha sonra seyircisiz olarak oynanan mücadeleyi Pakistan kazandı. Hindistan ve Pakistan’ın 2015 Dünya Kupası kapsamındaki mücadelesini tüm dünyada bir milyarın üzerinde kişi izlemişti.

FUTBOL

Celtic – Glasgow Rangers

Glasgow’da doğanların tutacakları futbol takımı bellidir. Katolikler Celtic’i tutarken, Protestanlar Rangers’i destekler. İki takım ilk kez 18 Mayıs 1888 tarihinde karşılaşırken, ilk maçtan 5-2 Celtic galip ayrıldı. Celtic Park adeta Katoliklerin ‘gövde gösterisi’ yaptıkları yer olurken, papazlar maçları yıllarca ücretsiz izledi. Rakibi Glasgow Rangers ise liman çalışanları tarafından kuruldu. Celtic aristokasiyi temsil ederken, G. Rangers işçi sınıfını temsil etti. Celtic oyuncu olarak kapısını Protestanlara açmasına karşılık, G. Rangers uzun yıllar kapısını Katolik oyunculara kapalı tuttu. Rangers’in Celtic karşısında 159 -148 üstünlüğü bulunurken, 97 karşılaşmadan taraflar berabere ayrıldı. G. Rangers’in 54 lig şampiyonluğuna karşılık, Celtic 47 kez ligi şampiyon olarak tamamladı.

FORMULA 1

Alain Prost – Ayton Senna

Formula 1 tarihinin iki önemli ismi olan Prost ve Senna’nın mücadelesi 80’li yıllarda başladı ve 1994 yılında Senna’nın hayatını kaybetmesiyle son buldu. İkili arasındaki rekabet 1989 yılında Suzuka pistinde birbirlerini pist dışına itmeye çalışmalarıyla zirveye çıktı. Senna, Prost’u virajda geçerken, Prost’a zor anlar yaşattı. Senna yarışı ilk sırada bitirmesine karşılık, kural ihlalinden dolayı diskalifiye oldu. Prost, Senna için ‘her şeyi mahvetti’ derken, Senna ise rakibinin adını dahi ağzına almaya tenezzül etmeyerek, ‘orada birileri olmamalıydı’ açıklamasını yaptı. İkilinin ortak yarıştığı 116 Formula 1 yarışından Prost 54 kez Senna’nın önünde yarışı bitirdi. Senna ise 50 kez Prost’u geride bıraktı. Prost 4 kez Formula 1’de şampiyon olurken, Senna 3 kez şampiyon oldu.

ATLETİZM

Sebastian Coe – Steve Ovett

“Ovett’i ne yapıyor, nasıl çalışıyor diye düşünmediğim zaman çok nadirdir” diyordu Sebastian Coe rakibi ve vatandaşı Steve Ovett hakkında. Coe ve Ovett 1970’li yılların yarısından ve 1980’li yılların sonuna kadar İngiltere’yi atletizmde zirveye taşıyan isimlerden sadece ikisi. Coe, iyi bir eğitim almış, bilimsel veriler doğrultusunda kendisini yetiştiren bir atlet olmasına karşılık, Steve Ovett zor şartlar altında yetişmiş ve iyi bir atlet olmak için sürekli mücadele etmiştir. İkili çok nadir olarak aynı yarışta koştu. Sadece 4 kez aynı yarışta ikili yarışırken, 1980 Moskova Olimpiyat oyunlarında ikili beraber yarıştı. Ovett 800 metrede, Coe ise 1500 metrede altın madalyanın sahibi oldu. Coe aynı başarıyı 1984 Los Angeles olimpiyatlarında da gösterirken, Ovett 800 metrede 8. oldu ve 1500 metrede yarışmadı. Sebastian Coe 12 dünya rekoru ve 4 olimpiyat madalyası kazanmasına karşılık, Ovett 5 dünya rekoru ve 2 olimpiyat madalyası kazandı.

SATRANÇ

Bobby Fischer – Boris Spasskij

Sovyetlerin süper güç olduğu 1970’li yıllarda ülkede 4 milyon satranç oyuncusu bulunmasına karşılık, diğer süper güç ABD’de bu sayı sadece 35 bin kişiydi. 29 yaşındaki Bobby Fischer’in satranç masasının başına oturmasıyla ABD’de satranca ilgi artmaya başladı. 1972 yılında satrançta Dünya şampiyonu Boris Spasskij karşısına İzlanda’da çıkmak istemeyen Bobby Fischer’i dönemin dışişleri bakanı Henry Kissenger ‘vatanseverlik’ duygusunu kullanarak ikna etti. İki süper gücün satranç masasındaki ilk karşılaşmasından Bobby Fischer galip ayrıldı. Fischer, “Sovyetlere yenilgiyi tattırmak için beni özel seçtiler” diyerek oynanan oyuna dikkat çekti. 1975 yılında ise Fischer bir başka Sovyet olan Karpov’a karşı mücadele etmeyi reddetti.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin