Ana Sayfa HABER Siz üzüldüklerini mi sanıyorsunuz; seviniyorlar!

Siz üzüldüklerini mi sanıyorsunuz; seviniyorlar!

M. AHMET KARABAY | HABER İNCELEME

Sokakta yürürken elektrik çarpar, ev alırsın depremde başına yıkılır, otele gidersin yangın çıkar, evine dönerken sapığın biri seni bıçaklar, kumpir yersin zehirlenip ya da içki içersin sahte çıkar ölürsün…

Cezayir asıllı Fransız yazar Albert Camus (1913-1960), “Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın.” der. Memleketteki ölümlere bakarsan Türkiye tam bir ucuz ölümler ülkesi. Hayatın pahalı, ölümün ucuz olduğu bir ülke. Bal sahte, süt sahte, et sahte, yağ sahte, ilaç sahte, içki sahte…

Sahte içkiden kaynaklanan ölümleri sorgulamaya çalışacağım. “Şimdi de alkol güzellemesi mi yapacaksın?” diyenlere sadece bir cümle söyleyip diyeceklerime devam edeceğim. 40 günde 100’den fazla kişinin ölümünü sorgulanmayı gereksiz ya da ‘dini bir hassasiyet gereği’ diye yaklaşıp görmezden geliyorsanız, inancınız gereği yaşadığınız bir sıkıntı olduğunda kimseden bir destek beklemeye hakkınız yok demektir.

İnsan hayatı söz konusu ise bütün önyargılı değerlendirmeleri bir kenara bırakmalıyız.

Bizzat resmi kaynakların verdiği rakamlara bakarsanız sadece İstanbul ve Ankara’da yılbaşından bu yana sahte içkiden 100’den fazla kişi hayatını kaybetti. Ankara Valisi Vasip Şahin’in açıklamasına bakarsanız, halen 20’den fazla kişi yoğun bakımda.

Bu ölümlerin görünür nedeni sahte içki olsa da aslına baktığımızda yüksek vergileri ve sürekli gelen zamları görürsünüz. Sizin inancınıza göre içki içmek günah olabilir. İçkinin bir damlasından bile sakınmak gerekebilir. Bir başkası ise içkiyi kendini ifade etme ya da kendine gelme aracı olarak görüyorsa onun bu hakkına müdahale edemezsiniz/etmemelisiniz.

Ekonomist gazeteci Uğur Gürses, AK Parti’nin alkollü içecekler için ÖTV’yi nasıl bir silah olarak kullandığını rakamlarla ortaya koydu. Gürses, kişisel sosyal medya hesabında Maliye Bakanlığı Gelirler İdaresi Başkanlığı (GİB) kaynaklı verilerle hazırladığı tablo itibariyle, “Türkiye’de son 21 yılda resmi enflasyon oranı bakımından TÜFE endeksine kıyasla alkollü içeceklerdeki ÖTV artışı kat kat fazla gerçekleşmiş görünüyor.” ifadesini kullandı.

AK Parti iktidarı döneminde vergi ve zamların, halkın yaşam tarzına müdahalenin bir aracı haline getirildiğini görürsünüz. Astronomik zamların neden olduğu ulaşılmaz fiyatlar, sahte içkiyi halk sağlığına dönüştürdü.

SAHTE İÇKİ ÜRETİMİ BÜYÜK BİR EKİP İŞİ

Sahte içkiden ölümleri dünyanın hiçbir medeni ülkesinde göremezsiniz. Sahte içkinin, AK Parti iktidarının neden olduğu bir halk sağlığı sorunu olduğunu unutmayın. Sahte içki sanıldığı gibi bir depoda üretilebilecek bir şey değil. Üretimin yapılabilmesi için geniş çaplı bir altyapı gerekiyor. Şişelerin temininden etiketin basılmasına, bandrolün hazırlanmasına, mekanizmalı kapağın hazırlanmasına, pazarlanması ve dağıtılmasına kadar bir dizi iş bölümünü gerektiriyor.

Öyle anlaşılıyor ki bu işi yapanlar, belli kesimler tarafından destekleniyor ya da en azından bu kirli ticareti yapmalarına göz yumuluyor. Temel yaklaşımı da siyasal İslamcı iktidar açısından çok net. Sahte içkinin mağduru nasıl olsa dindarlar değil. Kimi trol hesaplar, içlerinden geçenleri, “İçip ölmüşler, üzüldük mü; hayır!” notuyla paylaşmakta bir sakınca görmüyor.

En masum haliyle ÖTV artışıyla alkol fiyatları bırakın alt gelir grubunu, orta gelir grubu açısından bile ulaşılamaz hale getirilerek kaçak içki üretimi teşvik ediliyor. Dolayısıyla ölümlere yol açan sahte içki piyasasına destek verilmiş olunuyor. Gelinen noktada sistem şöyle işlemeye başladı. Ya vergilerle devlete hiçbir sektörden alınamayacak kadar kaynak aktaracaksınız ya da işin ucuzuna kaçarsanız, ucuz bir şekilde göçüp gideceksiniz.

Size gerçekten garip gelmiyor mu? Sadece iki büyük kentte 40 günde 103 kişi can verdi. Bunlardan şimdiye kadar sadece bir berberde ölen birinin detayları medyaya yansıdı. Kazakistanlı Samet İmanbekov, Esenyurt’ta tıraş olmak için gittiği berberde, yanında getirdiği şişeden içkiyi içtikten sonra uykusunun geldiğini söyleyip uzanıyor ve bir daha uyanmıyor.

Koca devletlülerimiz yalan söylemediklerine göre, ölen öteki 102 kişi ile ilgili hiçbir bilgi yok.

  • Bu kişiler nereden aldığı içkiyi tüketti?
  • Nerede içti? Restoranda mı, barda mı, evinde mi?
  • Sahte içkiyi içtikten sonra neler yaşadı ve nerede hayatını kaybetti?

AK Parti iktidarı, kendi inanç sistemini toplumun bütün kesimlerine dayatmak için, insanların sahte içkilerle ölmesine zemin hazırlıyor.

Ortaya çıkan tabloya bakarsanız, Türkiye’de içki içmenin cezası İran’dan daha ağır. İran’da içki içerken yakalanan kişi eğer ilk kez yapmışsa 80 kırbaçla cezalandırılıyor. Eğer üçüncü kez aynı suçu işlemişse bu kez cezası idam oluyor. Horasan Razavi’nin Başyargıcı Hasan Şeriati, verilen iki idamın infazında bu cezanın nasıl uygulandığını geçtiğimiz yıllarda böyle anlatmıştı. Türkiye’de ise idam cezası yok ama bir imha sisteminin olduğu inancı insanların zihnini bir burgu gibi deliyor.

Son 10 yılda içki fiyatları 13 kat artmış. Uygulanan yüksek vergiler caydırıcı değil, can alıcı oluyor. Avrupa’nın hiçbir ülkesinde bugüne kadar sahte içkiden Türkiye’deki gibi kitlesel ölümlerin olduğuna ilişkin bir kayıt yok. İçki, içmek isteyenlerin ulaşabilecekleri fiyatlarda.

Bu topraklarda üretilen 70’lik rakı ortalama 1000 TL civarında, aynı rakı Avrupa’da 400 TL. KKTC’de bile fiyatının en fazla 420 TL olduğunu internetteki verilerden öğreniyoruz. Türkiye’de üretilip ihraç edilen rakılar, kaçak yollardan Türkiye’ye sokuluyor.

Bizdeki vergilendirme değil, doğrudan hayat tarzına müdahale. Bir diğer ifadeyle içkiye yapılan zamların ekonomik değil, politik olduğunu görüyoruz. Sahte içki ölümlerinin azmettiricisinin ÖTV olduğu su götürmez bir gerçek.

İNGİLTERE VE ABD’DEN VATANDAŞLARINA SAHTE İÇKİ UYARISI

Türkiye’de yaşanan sahte içki ölümleri ardından dünya ülkelerinden uyarılar yayınlanmaya başlandı. ABD, İngiltere ve Avustralya makamları, kendi vatandaşlarına yönelik resmi kanaldan uyarılar yayınladı.

Yayınlanan uyarılarda, Türkiye’ye turist olarak gelecek olanların sahte içkiden uzak durmaları konusunda neler yapmaları gerektiği sıralanıyor.

Yüksek vergiler sahte içki ile öldürüyor. Artık, içkide yüksek vergiler, hayata kast etmeye yönelik bir cezaya dönüşmüş durumda. İktidardakiler buna üzülmüyor, seviniyorlar.

2 YORUMLAR

  1. Joost
    İlk kez bir yazına 100% katılıyorum. Vergiler baskı ve başkalarının hayat tarzına müdahale olarak kullanılıyor. Alkollu içkiler içenler için ulaşılabilir olmalıdır….Başkalarının içkisine karışanların yarın başörtüsüne karışıldığında sızlanmaya hakkı yoktur.
  2. Ufuk Tandoğan
    "İçki içiyorum" diyeni, "gerçekten mi? o elindeki içki mi?" diye sorgulamadığım gibi, "ben Müslümanım" diyeni de "hadi bir kelimei şehadet getir de duyayım" diye sorgulamam. Müslümandır; din kardeşimdir, Allah hepsine rahmet etsin, kabirleri nur, mekanları Cennet olsun. Aileletinin başı sağ olsun. Müslüman değillerse insandır; insan kardeşimdir. Hepsi inançlarının karşılığını görsün. Elletine diken batmasını istemeyeceğim bu yurdum insanlarının keşke daha yakınlarında olup böyle yitirilmelerini engelleyebilseydik. Yakınlarının başı sağolsun.