TR724 HABER MERKEZİ | ENSAR NUR
Amerika Birleşik Devletleri Senatörü Roger Wicker, bu hafta sonu İstanbul’da düzenlenecek 89. INTERPOL Genel Kurul Toplantısı öncesinde önemli açıklamalarda bulundu. Mississippi Senatörü Cumhuriyetçi Wicker dün yaptığı konuşmada INTERPOL’ün diktatör ve otoriter rejimler tarafından kötüye kullanılmasına dikkat çekti.
Wicker, INTERPOL’ün Türkiye’de gerçekleşecek Genel Kurulu’nun, “despotların ve dolandırıcıların” muhalifleri cezalandırmak ve hukukun üstünlüğünü baltalamak için örgütü nasıl kullandıklarının açık bir hatırlatıcısı olması gerektiğini ifade etti.
Senatör basta Türkiye olmak üzere Rusya, Çin ve Venezuela’yı INTERPOL’ün başlıca sömürücüleri olarak nitelendirdi.
Türkiye toplantıyı uluslararası toplumu yanlış yönlendirmek için kullanmayı planlıyor
“Toplantının yapılacağı Türkiye, INTERPOL’ü rejim muhaliflerine karşı kullanma konusunda özellikle korkunç bir sicile sahip” diyen Senatör Türkiye’nin INTERPOL’ün Kırmızı Bülten ve Mavi Bülten sistemlerini en çok suistimal eden ülkelerden biri olduğunu vurguladı.
Wicker, Türkiye’nin siyasi güdümlü suçlamalarla hükümeti eleştirenlere zulmetmek ve onları tutuklamak için INTERPOL’ü defalarca kullanmaya çalıştığını belirtti, örnek olarak Gazeteci Can Dündar’ı örnek gösterdi.
“Dündar, Türkiye’nin en önde gelen medya simalarından biridir ve basın özgürlüğünü savunduğu için uluslararası ödüller almıştır. 2018’de Türkiye, INTERPOL’den Dündar’ın tutuklanması için kırmızı bülten çıkarmasını talep etti. Ne yapmıştı? Sadece hükümetini eleştirdi”.
Roger Wicker, INTERPOL’ün Türk hükümeti tarafından gönderilen yaklaşık 800 kırmızı bülteni reddettiğini, İsveçli bir insan hakları grubu verilerine göre de Türkiye’deki başarısız darbe girişiminin ardından, Türk hükümetinin yalnızca hükümeti eleştiren ve siyasi muhalif olan kişileri hedef alan on binlerce INTERPOL bildirimi sunduğunu bildirdi. Bu kişilerden bazıları uluslararası havaalanlarında mahsur kaldı, gözaltına alındı ve Türkiye’ye teslim edildi ve orada hapis yattılar.
“Türkiye’nin kendi otoriter hedeflerini ilerletmek için bu yılki Genel Kurul’dan yararlanmaya çalıştığına dair endişe verici işaretler” olduğuna dikkat çeken Senatör, Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran’ın söylemlerini dile getirdi. Kıran, İstanbul’daki Genel Kurul’un “terör örgütleriyle mücadelemize ilişkin haklı tutumumuzu ve reddedilen bildirimlerimizi ayrıntılı olarak açıklamak için önemli bir fırsat olacak” demişti.
Wicker’a göre, Türkiye bu üst düzey toplantıyı uluslararası toplumu yanlış yönlendirmek ve yalan söylemek için kullanmayı planlıyor. Türkiye Genel Kurul’u yurt dışında yaşayan Erdoğan muhaliflerini neden INTERPOL aracılığıyla yabancı kanun yaptırımlarını kullanarak yakalamak gerektiğini açıklamak için kullanacak.
TRAP Yasası’nın yazarı da olan Senatör “Bu gerçekten INTERPOL’ün meşruiyetini ve gelecekteki etkinliğini tehdit eden absürt bir Genel Kurul olacak” dedi.
INTERPOL’ün suistimaline son verilmeli
Senatör, Mayıs ayında sunduğu Uluslarötesi Baskı, Hesap Verebilirlik ve Önleme Yasası‘nın (TRAP Yasası), örgütün kötüye kullanılmasıyla mücadelede potansiyel bir önemli araç olacağını vurguladı.
“TRAP Yasası, INTERPOL’ün silah olarak kullanılmasına karşı Amerikan diplomatik ve güvenlik kanallarını desteklemek için çeşitli önlemler ve örgütü daha fazla yolsuzluğa karşı korumak için çeşitli stratejiler sunacaktır” diyen Wicker, INTERPOL’ün insan haklarına, açık muhalefete ve hukukun üstünlüğüne inanan ülkeler adına korunmaya ihtiyacı olduğunun altını çizdi.
Tecrübeli Senatör, INTERPOL’ün siyasi muhalifleri cezalandırmaya çalışan despotların ve dolandırıcıların elinde bir araç haline geldiğini, suistimallerin INTERPOL’ü alaya almakta ve varlığını devam ettirmesini tehdit etmekte olduğunu, bu sebeple de senatörlerin yasayı desteklemeleri gerektiğini belirtti.
TRAP Yasası dört Cumhuriyetçi ve dört Demokrat eş sponsorlu iki taraflı bir çaba olarak, ABD sistemlerini INTERPOL’ün kötüye kullanılmasına karşı güçlendirmeyi ve INTERPOL’de yasal süreç ve şeffaflık reformları için baskı yapmayı sağlayacak.
Wicker, “Amerikan kolluk kuvvetleri asla yabancı dolandırıcıların ve diktatörlerin işini yapmamalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.