Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, aralarında siyasilerin, bürokratların, hükümete yakın iş adamlarının ailelerinin de olduğu yasadışı bahis sitelerinde 50 bin doların üzerinde para kaybeden yaklaşık 50 bin kişinin isim listesini ele geçirdiğini öne sürdü.
Sedat Peker, “Ülkemizdeki siyasilerin ve bürokratların aldıkları rüşvet karşılığında göz yumdukları yasadışı bahis şirketlerinin (Falyalı’ya ait) 3 tanesinin son iki senede 50.000 dolar üzerinde para kaybeden 49.900 kişinin isimlerinin, telefonlarının, email adreslerinin yazılı bulunduğu dosyayı ele geçirdim. En alt rakamdan yani kişi başına 50.000 dolardan hesaplarsak 2,5 milyar dolar para ediyor. Ben de size sorayım istedim. Bu kayıtları ne yapayım?” ifadelerini kullandı.
4-…yasadışı bahis şirketlerinin (falyalı’ya ait) 3 tanesinin son iki senede 50.000 dolar üzerinde para kaybeden 49.900 kişinin isimlerinin, telefonlarının, email adreslerinin yazılı bulunduğu dosyayı ele geçirdim. En alt rakamdan yani kişi başına 50.000 dolardan hesaplarsak…
— Sedat Peker (@sedat_peker) November 11, 2021
Sedat Peker’in konuyla ilgili paylaşımları şöyle:
- “Kıymetli dostlarım, şimdi anlatacağım şeyleri lütfen iyi okuyun. Ülkemizdeki siyasilerin ve bürokratların aldıkları rüşvet karşılığında göz yumdukları yasadışı bahis şirketlerinin (falyalı’ya ait) 3 tanesinin son iki senede 50.000 dolar üzerinde para kaybeden 49.900 kişinin isimlerinin, telefonlarının, email adreslerinin yazılı bulunduğu dosyayı ele geçirdim.
- En alt rakamdan yani kişi başına 50.000 dolardan hesaplarsak 2,5 milyar dolar para ediyor. Ve bu kişilerin tamamı bizim ülkemizin vatandaşı. 3 bahis sitesine bu paralar gittiyse ülkemizden çıkan parayı varın siz düşünün. Önce çok sinirlendim. Ülkemizde insanlar açlıktan ölüyor, bunlar ise yasadışı sanal kumar oynayıp bu kadar para kaybediyorlar diye bu 49.900 kişinin hepsini yayınlayayım dedim.
- İki gündür bu konuyu düşünüyorum. Ailelerinin haberi yoksa kumar oynadıklarından (büyük ihtimalle yok) aile faciaları olur, boşanmalar olur ya da Yüce ALLAH korusun bu kavgaların biri cinayetle sonuçlanır bunun vicdan azabından kurtulamam diye ne yapacağıma karar veremedim. Ben de size sorayım istedim. Bu kayıtları ne yapayım? Türkiye’de bu insanlara kimse dokunmadığı için yargıya teslim etsem unutulup gidecek.
- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki yargı bu işlerin üzerine gidiyor görünüyor, onlara yollayayım dedim (eğer kabul ederlerse). Bu kişileri yayınlayıp yayınlamama konusunda hala bir karar vermedim. Sanal bahis olduğu için zannediyorum paralar kredi kartı üzerinden ödendiğinden zaten kimse inkar edemez. 50.000 dolar üzeri kaybedenler listesi olduğu için milyonlarca dolar kaybedenlerin sayısı da hiç az değildir.
- Bu listede siyasilerin, bürokratların, hükümete yakın iş adamlarının aileleri de var. Bazen düşünüyorum, sanki ülkede herkes delirmiş durumda. Ses kayıtlarıyla, Whatsapp yazışmalarıyla ayrıca da samimi ikrarlarımla bunca suçu kanıtladım. Hiçbir şey yapılmıyor, yapılmadığı gibi durmadan bana dava açılıyor.
- Küfür etsem bana yakışmaz, küfür etmesem söylenecek söz kalmadı. Birkaç milyon dolar rüşvet almak için biraz önce anlattığım gibi ülkenin milyarlarca dolar parasının yurtdışına gitmesine sebep olan bürokratlar, siyasiler masum (namuslular baş tacı); ben ise suç örgütü lideriyim öyle mi? Vallahi sizin namusunuz yok, Billahi sizin şerefiniz yok.
- Kıymetli kardeşlerim ben bu listeyi ne yapayım? Siz de fikrinizi söyleyin ki ona göre bir şey yapayım. Birçok ülkede iş adamı olarak bilinen, benim de bir vesileyle geçmişte karşılaştığım, falyalı’dan daha zengin ve şu anda yasadışı bahis ve uyuşturucu paralarının transferlerini sağlayan, şu an bu piyasanın en büyüğü olan bir grubu da önümüzdeki günlerde delilleriyle paylaşacağım.
- İnanın deli olacaksınız. Öyle bir zenginlik ki (bizlerin parası, bizim seçtiğimiz siyasilerin onları korumasıyla) gerçekten deli olacaksınız. Bana suç örgütü lideri diyorsunuz. Bir söz verdim, sözüme sahip olmak için bunca eziyet çekiyorum. Bu bilgileri yayınlamayıp şantajla dünyanın en zengin insanlarından biri olup rahatça yaşayabilirdim. Allah aşkına suç örgütü lideri dediğiniz adamın gösterdiği duruştan utanın. HERKES SÖZÜ KADAR ADAMDIR ! (Azerbaycan atasözü)”
Sayın Hayrettin Karaman’a sor; sonrasında verdiği cevabı bize söyle…
“Bu bilgileri yayınlamayıp şantajla dünyanın en zengin insanlarından biri olup rahatça yaşayabilirdim” düşüncesi ilk olarak sizin aklınıza mı geliyor? Bu listeleri sizden başka bilenler de olabilir mi? Bu listeleri ellerinde bulunduranların, bu adamlara şantajla istediklerini yaptırma ihtimali olabilir mi? Mesela listedeki bir hakimin, suçsuz birine ceza vermesini sağlayabilirler mi? Bir emniyet amirinin, müdürünün, gözaltındaki birine işkence yapmasını, bir cezaevi müdürünün yatarını bitirmiş birinin çıkmasını engellemesini sağlayabilirler mi mesela?
Ya da sayının çokluğu mu sizi endişelendiriyor? Önceden ahlaksızlıklarını gösterdiğiniz insanların aileleri bu durumlarını biliyorlar mıydı? Onların Allah korusun intihar edebilecekleri, ayrılabilecekleri gelmedi mi aklınıza?
Tabii ki söyleyecekleri belli: “montaj” diyecekler. Resmi makamların dinledikleri, montaj olmadığı dünyanın önde gelen teknoloji firmaları tarafından belgelenen ses kasetlerine bile “montaj” deyip, halkın büyük kısmını inandırdılar. Şimdi elinizdeki dosyaların doğru/gerçek olarak kabul edileceğini nasıl düşünürsünüz!