YORUM | TARIK TOROS
Enflasyon düşecek mi?
Düşecek.
Hatta önümüzdeki iki ay, TÜİK enflasyonunda dramatik düşüşler göreceğiz.
3 Ocak’ta açıklanacak 2022 enflasyonu “moral yönüyle” önemli, çok zorlarlarsa 69.9 gibi bir oran açıklanabilir.
3 Şubat’ta yüzde 50 küsürleri, Nisan ve Mayıs aylarında 35-40 gibi oranları görebilir.
**
Bu bir kehanet değil.
Dört işlemi bilen herkes eline kağıt kalem alıp bu hesabı yapabilir.
Şu son bir yıl içinde enflasyonda en yüksek aylık oranlar Aralık 2021 (13.58) ve Ocak 2022’de (11.10) kaydedildi.
Sonrasında bu, aylık ortalama yüzde 3 civarına çekildi.
Haliyle, geriye doğru 12 aylık hesaplamada önce aralık sonra ocak ayları düşünce enflasyon da düşmüş olacak.
Bu kadar basit.
Erdoğan bunu bildiği için “belini kırdık” diyor, 2023 için “yüzde 20” hedefini koyuyor.
**
Türkiye yeni gaz ve petrol yatakları bulacak mı?
Bulacak.
Gerçek mi yalan mı fark etmez, seçime 5 kala açıklanır bu.
Peki bu tüketici fiyatlarına yansır mı?
Yansımaz!
**
Erdoğan, Gabar’da 12 milyar dolarlık petrol rezervi müjdeledi, yeni.
Değil 12 milyar dolar, 120 milyar dolarlık rezerv bulunsa…
Bu, tüketici fiyatlarına yansımaz.
Erdoğan ve çevresinin kasasına gider.
Haberler doğru bile çıksa…
Halk heveslendiğiyle kalır.
Hayat boyu sahip olamayacağı milyonluk otomobil Togg’u alkışlayan da aynı halktır.
**
“Başörtüsüne anayasal güvence” TBMM’den geçer mi?
400’ün üzerinde oyla sorunsuz geçer.
Fakat Erdoğan yine de referanduma götürmek ister.
Getirisinden emin olursa zerre tereddüt etmez.
**
İktidar aylardır seçim fitilini ateşledi, hamle üstüne hamle yapıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun 3 Ekim’de açıkladığı kanun teklifi, başörtüsü meselesine makul yaklaşan bir çıkıştı.
Kılıçdaroğlu bununla, iktidarın elindeki “dini sömürü” argümanını almayı amaçladı.
Siyasi satrançta “vezirin” gittiğini gören Saray, anayasa paketiyle “şah” çekti fakat bunu açıklaması 2 ayı buldu.
**
AKP+MHP+BBP sandalye sayısı: 335
Buna AKP’li TBMM Başkanı’nı da eklediler, 336 imzayla anayasa teklifini Meclis’e sundular.
Eksiksiz blok imza, mesajın güçlü olması için gerekliydi.
Muhalefet kendi teklifini unuttu, çok geçmeden iktidarın yanında hizalandı.
CHP “aykırı davranmayız” derken…
İYİP -kafadan- yeşil ışık yaktı.
**
Diyecek bir şey yok.
İktidar onca yıldır muhalefetin hiçbir kanun teklifini kabul etmedi.
Makul araştırma önergelerini dahi Meclis’te reddetti.
Nedeni basitti:
“Bir şey muhalefetten geliyorsa önüne arkasına bakılmaz, kayıtsız şartsız reddedilir.”
Ve fakat…
Muhalefet hiç böyle yapmadığı gibi…
İktidardan gelen her konuyu oturdu değerlendirdi.
Sanki ortada sağlıklı parlamenter bir düzen varmış gibi müzakere etti, kimine evet dedi, kimine de hayır.
Oysa…
Kategorik olarak reddetmeli, zarfı açmadan iade etmeliydi.
Yapmadı, yapmıyor, yapmayacak.
Buna HDP de dahil.
**
En son Türkiye İşçi Partisi’nin dolaşıma soktuğu 1 dakikalık video önüme düştü.
Genel Başkan Erkan Baş konuşuyor.
Lafa KHK ile başlıyor.
Giriş cümlesi şu: “Bir kanun hükmünde kararname ile ‘herkes oturduğu evin sahibidir’ diyeceğiz.”
**
Sosyalistlerin ilk icraatı şu olacak yani:
Vatandaş kirada oturduğu eve çökecek..!
**
Haliyle seçmeni güç bir karar bekliyor:
Bir yanda bulunacak gaz ve petrol rezerviyle bedava yakıt vaadi.
Öbür yanda otomatikman ev sahibi olma imkânı.
Konut mu, gaz mı?
Henüz ikisini birden vaat eden çıkmadı, yakındır.