Sebilürreşad Dergisi, nasıl susturuldu?

İDRİS GÜRSOY | YORUM

Türk basın tarihinde önemli bir yeri bulunan Sebilürreşad, 1912’de kuruldu. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un başyazarlığında kısa sürede geniş bir okur kitlesine ulaştı. Eşref Edip Fergan, derginin sahibi ve yayın yönetmeniydi. Balkan savaşları ve Birinci dünya savaşı yıllarında yayınını sürdüren derginin kadrosunda Sait Halim Paşa, M. Şemsettin Günaltay, şeyhülislam Kazım Efendi, Babanzade Ahmet Naim, Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, İsmail Hakkı İzmirli ve Ahmet Hamdi Akseki gibi önemli isimler vardı.

Dergi, özellikle Milli Mücadelede önemli rol oynadı. Ocak 1920’de Eşref Edip, Mehmet Akif ile birlikte milli mücadeleye destek vermek için Balıkesir’e daha sonra da Kastamonu’ya gitti. Akif’in halkı milli mücadeleye teşvik için irad ettiği hutbeler Sebiürreşad’da yayınlandı. Bu sayılar Anadolu’nun her yerine ulaştırıldı. Kışlalarda ve cephelerde dağıtıldı. İstanbul’daki Sebilürraşad idaresi, milli mücadelenin haberleşme merkezine dönüştürüldü.

Mustafa Kemal’in isteği üzerine Sebilürrelad, neşriyatına Ankara’da devam etti. M Kemal, Akif ve Eşref Edip’e bizzat teşekkür etti. Anadolu’nun düşman işgalinden kurtulmasından sonra dergi tekrar İstanbul’a taşındı.

Ankara’da cumhuriyet ilan edilmiş, Mustafa Kemal reisicumhur seçilmişti. Meclis’te ve İstanbul basınında hükümetin bazı icraatlarına itirazlar yükseliyordu. Cumhuriyet’in acele ilanı ve Mustafa Kemal’in görev-yetkileri eleştiri konuları arasındaydı.

Ankara rahatsızdı. Muhalif sesler kesilecekti.

Ama nasıl?

1925’teki Şeyh Said hadisesi yeni rejim için “Allahın lütfu” oldu. Takrir i Sukün Kanunu çıkarıldı. Sıkıyönetim ilan edildi. Özel yetkili (Şark İstiklal ve Ankara İstiklal mahkemeleri) kuruldu. Şeyh Said ve adamları idam edildi ama dosya kapatılmadı. Muhalif görülen basın isyanla ilişkilendirildi.

Hadiseden 2 ay sonra Sebilürreşad, Tevhid i Efkar, İstiklal, Son Telgraf, Aydınlık ve Orak Çekiç kapatıldı. ( 6 Mart 1925) Eşref Edip’in de aralarında bulunduğu 10 gazeteci tutuklandı.

Mayıs ayında Sebülürraşad’ın yönetim bürosu basıldı. Eşref Edip’e yöneltilen suçlama, “Şeyh Said isyanının azmetticisi” olmaktı! Ellerine zincirler vurulan gazeteci, Şark İstiklal Mahkemesi’ne sevk edildi. Edip, idamla yargılanacaktı. Ama elde suçlamalara ilişkin tek delil yoktu. Derginin son iki yıldaki sayılarının mahkemeye getirilerek incelenmesine karar verildi!

Eşref Edip, hatıralarında dergiye baskını, cezaevlerinde gördüğü kötü muameleyi ve yargılanma sürecini anlatır. Yeni rejimin günümüze kadar gelen hukuk dışına çıkma karekterini gözler önüne serer.

Yazar, ne ile suçlandığını bilmeden günlerce çırılçıplak, hücrelerde tutulur. Ankara Cebeci tefkifhanesini şöyle tasvir eder: “Demir kapılar, demir pencereler, soğuk taş duvarlar. Ölü kafatasları, insan kemikleri ile dolu kara topraklar.”

Yazara göre mahkeme tamamen bir tiyatrodur. 7 saat sorgulanır. Her makalenin hesabını verir. Sorulardan biri: “Çanakkale savaşı, Sakarya meydan savaşı hakkında neden ses çıkarmadınız?” şeklindedir.

Edip, Sebülürreşad sayılarından birini açar ve M. Akif’in Çanakkale şiirini okumaya başlar. Kimseden çıt çıkmaz. Daikalarca sürer şiir. Mahkemeyi izleyenler gözyaşlarına boğulur. Edip, şiir bitince gazeteyi masaya koyar ve soruyu soran Ali Saibe hitaben şöyle der: “İşte Çanakkale’de Allahüekber nidaları ile bayram namazı kılan o kahraman mehmetçiğe Sebilürraşad dünyalar durdukça yaşayacak bir abide dikmiştir.“

Mahkeme biter. İdam ve sürgün cezaları Ankara’ya bildirilmiş karar beklenmektedir. Nihayet gelen telgrafta gazetecilerin M. Kemal’den af dilemeleri istenmektedir. 10 gazeteci aralarında tartışarak bu teklifi kabul eder. M. Kemal, mahkemeden, gazetecilerin pişmanlığının dikkate alınmasını ister.

Tiyatro yargılama bitmiştir. 10 gazeteci salıverilir. Sebülürreşad’ı yeniden çıkarmama şartı ile Eşref Edip de serbest bırakılır.

Çok partili hayata geçişle birlikte nisbi özgürlük havası yeniden esmeye başlar. 1948’de Sebilürreşad yeniden yayınlanır.

Dönemler değişir, tek parti gider, başka bir tek parti gelir. Sahneye konan oyun değişmez. Konjonktüre göre; muhalif ilan edilenler, hukukdışı yöntemlere kurban edilir. Sebilürreşad ve Eşref Edip’in hikayesi sayıları artık miyonları bulan mazlumların hikayesidir.


Üç Devirde Eşref Edip ve Sebilürreşad

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin