Sadullah Ergin: Adaylıktan çekilme gibi bir düşüncemiz yok, hiç olmadı

Milletvekili adaylığı tartışmalara neden olan eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin, “Adaylıktan çekilme diye bir düşüncemiz yok. DEVA Partisi olarak bir düşüncemiz yok. CHP’den çekilmeye dair talep gelmedi. Şu ana kadar olmadı. Böyle bir şey hiç düşünülmedi.” dedi. Ergenekon davalarına ilişkin de konuşan Ergin, “1 Mayıs 2009 tarihinde Adalet Bakanı oldum. Ergenekon soruşturmaları 2 sene önce başladı. Benden önceki bakan (Mehmet Ali Şahin) döneminde yüzlerce kişi tutuklanıyor, yargılamalar başlıyor.” ifadelerini kullandı.

CHP listesinden seçime giren DEVA Partisi’nin adayı eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ergenekon davalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Ergin’in açıklamalarından bazı bölümler şöyle:

AK PARTİ’DEN KOPUŞUMUZ GEZİ OLAYLARIYLA BAŞLADI

Bizim AK Parti’den duygusal olarak kopuşumuzu hızlandıran olaylar Gezi olaylarıdır. Biz sürecin doğru yönetilmediğini, farklı bir yönetimle sürdürülebilir kılınacağını ifade ettik. Asayiş, vandallıkla ilgili eleştirilerimiz vardı. Arabaları yakmalar, kamu malına zarar vermeler. Ama onun dışında gösteri haklarını, insanların fikrini dile getirme haklarını bakanlar içinde de bunu savunduk.

ERGENEKON 2 SENE ÖNCE BAŞLADI

1 Mayıs 2009 tarihinde Adalet Bakanı oldum. Ergenekon soruşturmaları 2 sene önce başladı. Bu soruşturmalar 12 dalga geçiyor. Benden önceki bakan döneminde yüzlerce kişi tutuklanıyor, yargılamalar başlıyor. Ondan sonra ben Adalet Bakanı oluyorum.

Yargılamalar üstüne geliyor. ‘Sadullah Ergin, Adalet Bakanlığı’na geldi orayı kadrolaştı’ diye bir söylem ve algı var. Ben bakan olduğum gün o günkü unvanlı kadroların önemli kısmı yargılandı. Ben geldiğimde orada bulduğum kadroydu, 1 tanesini getirmiş değildim.

7 Şubat MİT krizine kadar mevcut kadroyla çalıştım. MİT krizinden sonra tabloyu görünce biz 15-16 ayda 24-25 kilit noktayı tamamen değiştirdik. Adalet Bakanlığı’nın can damarı olan birimlerinin hepsini değiştirdik.

MEHMET ALİ ŞAHİN, ‘O ARKADAŞLARI BEN GETİRDİM’ DEDİ

Benden önce görev yapan arkadaşım ikili görüşmede ‘Üzerine çok geliyorlar ama o arkadaşları ben getirdim oraya’ diyordu. Mehmet Ali Şahin Bey bana söyledi. Bana söylemen bir şey ifade etmiyor ki, kamuoyunda paylaşırsan anlamı olur. Benim geldiğimde mevcut kadrolar yargılandı, ama benim bıraktığım arkadaşlar bugün bile görevinin başında.

Ergenekon davalarının başlangıcı benden 2 sene öncedir. Ergenekon davası iktidar partisi başbakanının savcı olduğu, muhalefet parti başkanının avukat olduğu davaya dönüştü. Bakanlıkları, bürokratları aşan mahiyete büründü.

‘BAKAN OLMADAN 8-10 AY ÖNCE…’

16 Eylül 2008 tarihinde, Bakan olmadan 8-10 ay önce AK Parti MKYK’da ‘Biz bu davalarda şikayetçi olmak istiyoruz’ talebi kabul edilmiştir. AK Parti bu davada kurumsal olarak taraftır. Bunu gözden kaçırmayın.

Zekeriya Öz ile bir kez görüştüm. Enteresandır. Bakan olduktan 2 ay sonra bana randevu vermiyor diye şikayet etti. Soranlara ‘rica ediyorum siz de randevu vermeyin’ dedim. Temmuz 2010 YAŞ dönemi, 102 muvazzaf generale yakalama çıktı. Bunun üzerine ortalık karıştı tabii ki.

ERGENEKON’DA SORUŞTURMAYI BOŞA DÜŞÜRECEK ÇALIŞMALAR YAPTIM

Konunun üzerine gittim, o meseleden dolayı bir kez görüştüm. Öz’ün yapmış olduğu tasarrufu boşa düşürecek adım attım. Başsavcı üzerinden bir müdahalede bulunarak yanlış operasyonu etkisiz kılmışızdır o dönem. Başsavcı üzerinden onu (soruşturmayı) bypass eden işlem yaptırdım.

Bakan iken attığımız adımlar var. Ben Ankara’da durduğum kadar Brüksel’de çalıştım. AİHM’le yakın ilişkiler kurduk. Biz AİHM Başkanı ile Türkiye aleyhine olan tabloyu değiştirmek için ne yapabiliriz diye konuştuk. Yasa çıkarttık AİHM’de bekleyen dosyaları vatandaşlarımızla uzlaşı yoluna gittik. 18 bin dosyanın üçte birini bu şekilde çözdük. AİHM’e bireysel başvuruyu getirdik. Bizim AB ile ilgili çok önemli çalışmalarımız oldu.

‘TÜRKİYE’NİN İMAJINA KATKI SAĞLADIK’

Basında Balyozcuları kurtarma operasyonu diye hakkımızda haber yaptılar. Bugün Gazetesi. Özel yetkili mahkemeleri de bizim dönemde kapattık. 4,5 senede İnsan Hakları Dairesi Başkanlığı’nı kurduk. Türkiye’nin imajına önemli katkı sağlamış olduk.

ADAYLIKTAN ÇEKİLECEK Mİ?

Kuddusi Okur benden önceydi, Mehmet Ali Şahin dönemidir. Çekilme diye bir düşüncemiz yok. DEVA Partisi olarak bir düşüncemiz yok. CHP’den çekilmeye dair talep gelmedi. Şu ana kadar olmadı. Böyle bir şey hiç düşünülmedi.

Bizim Çankaya’dan aday olmamızla ilgili özel çalışmamız yoktu. CHP ile çalışmayı şöyle yaptık. CHP ittifak yapacağı partilerle anket sonuçlarını yanyana getiriyor, sonuç alacağı yerlerden kontenjan açıyor. Ankara’da yeterli kontenjan açılmadı. Sadece 2 tane açıldı. 2. bölgede İdris Şahin Bey var. Çankırılıdır. 2. bölgede o bölgede daha fazla tanış vardır diye 2 bölgeye yazıldı.

GEZİ’DEKİ UYGULAMALARI DOĞRU BULMADIĞIMI SÖYLEDİM

Gezi’de biz CHP seçmen ve kanaat önderleri ile birlikte olayların yatıştırılması için çalıştık. Orada AK Parti döneminden kalan Suriye savaşından dolayı AK Partili yöneticilere tepki olmuştur. Gezi olaylarında parti politikalarıyla ters düştük. Gezi hadiselerinde AK Parti’nin uygulamalarının doğru olmadığını genel başkanla paylaşan 3-5 kişiden biriydim. DEVA Partisi’nden aday olsaydım yine Ankara’dan olacaktım, yaptığım iş gereği.

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin