Türkiye’nin Afrin’e yönelik harekatı başlatmadan önce Rusya bölgedeki askeri varlığını başka yerlere kaydırdı. Rusya’dan destek üstü kapalı onay alan Türkiye, Afrin’e hem karadan hem de havadan operasyon düzenledi. Gündemdeki soru ise Rusya operasyonu ne karşılığında onay verdi. Diken yazarı Amberin Zaman, bu soruların cevası için için Washington’daki Suriye Demokratik Meclisi’nden Nobahar Mustafa ve Kuzey Suriye Demokratik Yönetimi’nden Sinam Mohammad’e sorular yöneltti.
Operasyonun Rusya’nın oyunu olduğunu iddia eden Nobahar Mustafa ve Sinam Mohammad, “Ruslar her tarafa vaatlerde bulunuyor ama Rusya’nın temel hedefi YPG’nin zayıflatılması ve Afrin’in rejime teslim edilmesi. Rejimi bu şekilde ikna etmeye çalışıyor, ‘Türkiye gelirse sizin için iyi olur’ diyor. Ama rejim Türkiye’nin gelmesini istemiyor, Türk askerinin yerleşti mi çıkmadığını biliyor. Ama anlaşılan rejim bir şekilde ikna edildi ki hava sahası açıldı. Ruslar Kafrjane’den [Türkiye sınırına yakın ateşkes gözlem noktası] deveran değişikliği kılıfı altında güçlerini içeri çekti. Türkiye ile anlaştılar. Net.”
Görüş bildiren iki yetkili daha önce Rusya’nın kendilerine ‘Afrin’i rejime teslim ederseniz rejim de sizi korur.’ dediğini açıkladı. Ayrıca, “Biz de ‘Asla kabul etmeyiz’ dedik.” cevabı verilmiş.
İşte o yazı;
Suriyeli Kürt yetkililer: ABD buna nasıl seyirci kalabilir?
Rusya Türkiye’ye yeşil ışık yakar mı, Suriye hava sahasını açar mı diye günlerdir spekülasyon yapılırken Türk Silahlı Kuvvetleri Afrin’i bombalayarak adını ‘Zeytin Dalı’ koyduğu YPG’ye yönelik operasyonu resmen başlattı.
Ortalık toz duman. Rusya neyin karşılığında Türkiye’ye onay verdi? ABD’nin tepkisi ne olacak? Müdahalenin kapsamı nedir? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği gibi Menbic’e de uzanır mı? Tüm bu soruları Washington’da bulunan üst düzey Suriyeli Kürt yetkililerine yönelttik. Suriye Demokratik Meclisi’nden Nobahar Mustafa ve Kuzey Suriye Demokratik Yönetimi’nden Sinam Mohammad Afrin üzerinde an itibarıyla süren pazarlıkları Diken’e anlattı.
İşte önemli satırbaşları:
Rusya’nın oyunu
– Ruslar her tarafa vaatlerde bulunuyor ama Rusya’nın temel hedefi YPG’nin zayıflatılması ve Afrin’in rejime teslim edilmesi.
– Rejimi bu şekilde ikna etmeye çalışıyor, ‘Türkiye gelirse sizin için iyi olur’ diyor. Ama rejim Türkiye’nin gelmesini istemiyor, Türk askerinin yerleşti mi çıkmadığını biliyor. Ama anlaşılan rejim bir şekilde ikna edildi ki hava sahası açıldı. Ruslar Kafrjane’den [Türkiye sınırına yakın ateşkes gözlem noktası] deveran değişikliği kılıfı altında güçlerini içeri çekti. Türkiye ile anlaştılar. Net.
– Rusya ile YPG arasındaki görüşmeler sürüyor. Bize denen ‘Afrin’i rejime teslim ederseniz rejim de sizi korur.’ Biz de ‘Asla kabul etmeyiz’ dedik. Afrin’de sonuna kadar direneceğimizi söyledik. Aynı zamanda rejimle de görüşmelerimiz oldu. Onlara Azaz’ın güneyindeki Menag hava üssünü ve bölgedeki bazı kontrol noktalarını devredebileceğimizi söyledik ama Afrin’i asla.
– Soçi toplantısına [Rusların muhalefeti bir araya getirdiği] katılacaktık. Ama bu noktadan sonra bu kararımız değişebilir elbette.
– Yeni ittifaklar şekillenecektir. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır gibi aktörlerle.
Türkiye ile barışçıl ilişkiler istiyoruz
– Türkiye bu saldırılarıyla yeni ve şiddetli bir savaşın tohumlarını ekiyor. Bir yandan Araplar ve Kürtleri çatıştırırken diğer yandan IŞİD’e yeniden alan açıyor. Rusya hangi noktada Türkiye’ye ‘Dur’ der, bu henüz net değil.
– Anlaşılan Kürtlerden istediklerini koparana kadar Türkiye’ye yol verecekler ama biz karşı koymamaya kararlıyız. Elimizde MANPAD (uçaksavar füze) var. Rus yapımı da olabilir. Defalarca Türkiye’ye barış elini uzattık hep geri ittiler şimdi de Afrin’de sivilleri bombalıyorlar. En az yedi sivil yaralandı. Çoğu kadın ve çocuk. Eskiden AKP iktidarıyla direkt görüşüyorduk. Sonra görüşmeler durdu. Türkiye kapıları kapattı. Akabinde en azından HDP üzerinden temasımız vardı. O yol da tıkandı, arkadaşların hepsi cezaevinde. 2015’ten beri hiç doğrudan temasımız olmadı.
– Biz yine de tekrarlıyoruz. Türkiye ile barışçıl ilişkiler istiyoruz.
McGurk Rojava’da
– ABD’den talebimiz Türkiye’nin operasyonlara son vermesi için devreye girmesi. Brett McGurk [ABD başkanının IŞİD’le mücadele koalisyon nezdindeki özel temsilcisi] Rojava’da [Suriye Demokratik Güçleri komutanı] general Mazlum ve Suriye Demokratik Meclisi Eş Başkanı İlham Ahmed’le bugün bir araya geldi. (McGurk’ün Rojava gezisi operasyondan önce kararlaştırılmış, yani rutin gezi A.Z.]. Kendisine Afrin dahil bizim bölgelerimizi hava saldırılarından korumak için koalisyonun uçuşa yasak bölge ilan etmesi gerektiğini söyledik. Karada hazırız ama hava saldırıları tabii ki çok büyük bir tehdit. Özellikle sivil halk açısından. Türkiye’nin Afrin’e saldırması ve bunun karşısında ABD’nin koyacağı tavır, bizim açımızdan ABD’nin ne denli samimi bir müttefik olduğunun en net testi diyebiliriz.
– Rex Tillerson [ABD dışişleri bakanı] Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu’nu arayıp operasyonun durdurulması için diplomatik girişimlerde bulunuyor ama bu yeterli değil. Türkiye NATO üyesi, ABD istese Türkiye’yi durdurabilir.
– Tüm bu olup biten IŞİD, İran ve rejime yarıyor. ABD buna nasıl seyirci kalabilir?
– Türkiye Menbiç’e de girmek istiyor. Ama Menbiç’e saldırması zor çünkü ABD güçleri o coğrafyada bulunuyor. Kanaatimizce krize ilişkin ABD ile Rusya arasında da görüşmeler var. İdlib’deki El Kaide ve El Nusra çeteleri ABD’yi de çok rahatsız ediyor. Biz ABD’lilere dedik, ‘Gelin Afrin’e, bizi destekleyin, El Nusra’yı biz temizleyelim.’ Ama şu ana kadar kabul etmediler.
Sınır gücü gafı
– Sınır gücü meselesi yeni bir şey değil. Biz zaten oradayız. Sınırda güçlerimiz var. Mayın temizleme gibi teknik konularda eğitim veriliyor. Koalisyon sözcüsünün sınır gücü konusunda yaptığı ilk açıklama yanlış anlaşıldı. Kötü oldu. Ruslar da çok öfkelendi.