Rejimin ömrü sınırlı; MHP tek ayak üstünde yakalandı 

TARIK TOROS | YORUM

Türkiye’de 10-12 yıldır büyük gerilim birikti. Ekonominin battığını gören halk, önce iktidara kredi verdi. Bunun vadesi doldu ve “Çözerse yine Erdoğan çözer!” inancı bitti, 31 Mart budur. İktidara karşı biriken öfke, CHP’yi yerelde iktidara getirdi.

Kelimenin tam anlamıyla çivisi çıkmış bir ülkeden bahsediyoruz.

Yüzde 38’le 47 yıl sonra ilk kez birinci parti olan CHP ‘erken seçim’ istemiyor, iktidarla müzakere yoluyla siyasetin normalleşeceğini savunuyor. Medya mahallesi, pozisyon almakta problem yaşıyor, bariz yayın politikası değişiklikleri hemen fark ediliyor. Bu anlaşıldıkça da insanlar önce garipsiyor sonra uzaklaşıyor.

Bir politikacının ya da medya mensubunun daha önce eleştirdiği konuları tevil etmeye çalışması, siyasetin ve gazeteciliğin ideal biçimde sürdürülebilir hali kalmadığını gösteriyor. 

CHP lideri Özgür Özel çok konuşuyor, her defasında “sürecin sürdürülebilir” olduğunu vurguluyor, bu “önermeyle” yürüyor. Fakat bu söylem, bunalmış, gerilmiş, 4 yıl değil 4 ayı çıkaracak takati kalmamış, ezilmiş topluma yetmiyor. CHP liderliğinin bunu görmesi gerekiyor.

Türkiye’de iktidar ve muhalefetin asla gözardı etmemesi gereken 1 numaralı unsur halktır. Medya yoluyla algı yönetimi ise size ancak ‘geçici’ zaman kazandırır.

***

Geçen hafta, başta Selahattin Demirtaş olmak üzere HDP’li politikacılar, AKP ile birlikte yürüttükleri çözüm sürecinden yargılanıp hüküm giydiler. AKP daha önce de 2007-2012 sürecinde koalisyon yaptığı Cemaat’e aynını yaptı, kendinin de içinde olduğu konularla suç üretti ve yargılamalar halen devam ediyor.

Tayyip Erdoğan, muhtemelen önümüzdeki günlerde ziyaret edeceği Özgür Özel’e, “Bak görüştüğümüz üzere 28 Şubat paşalarını affettim. Gezi sanıklarında Osman Kavala kırmızı çizgim, diğerlerine bakarız belki. Kürt meselesine girme, onlara af yok.” diyecek.

Paket bu ve Özgür Özel’in bu çerçevede müzakerelere devam edeceği görülüyor. Anayasa konusunda, “Önce mevcut olana uyun.” gibi bir söylem götürüyor. Halbuki, “Sizinle anayasa görüşmem.” deyip kestirip atabilir ve en azından bir konuda muhatabı gibi kararlı olabilirdi, fakat yapmıyor bunu.

Özgür Özel’in 18 Mayıs Cumartesi günü, Saraçhane’deki büyük eğitim mitingine katılım zayıftı.

Ekrem İmamoğlu ise “CHP’deki iki başlılığı” kurcalayan içerideki ve dışarıdaki risklerin farkında. Şu son hafta, 2027’de İstanbul’da düzenlenecek Avrupa Olimpiyat Oyunları imza töreni vesilesiyle bir uçak dolusu gazeteci ile Roma’ya adeta çıkarma yaptı, pazar günü görkemli 19 Mayıs kutlamasıyla “cumhurbaşkanı adaylığının” tozunu aldı. Dilek İmamoğlu da artık sadece eşinin yanında fotoğraf veren bir kadın değil, sosyal ağlarda ve katıldığı etkinliklerde hayli aktif.

***

İktidar, 2015’te çözüm masasını devirip 7 Haziran seçimlerinin ardından Kürt siyasetini şeytanlaştırdı. Kobani olaylarında birkaçı hariç tüm öldürülenler HDP ve çevresinden isimlerdi. Demirtaş ve HDP’liler yıllarca resmi rakamla 37 kişinin katili olma suçlamasıyla yargılandılar, mahkeme bu suçla HDP’liler arasında bir bağlantı kuramadı ve beraat ettiler. Demirtaş, yaptığı açıklamalar ve attığı tweet’ten 42 yıl ceza aldı.

Rejimin anlaşılacak yönü kalmamıştır, politikası ve sonuçları bellidir. Bunun için tek başına Kobani davası kararlarına bakmak yeterlidir.

Yargıtay’a başkan seçilen kişinin (Ömer Kerkez) ideolojik kimliğinin, en soldan en sağa kadar tüm kalıplara oturtulması da anlamak isteyen için mühim veridir.

***

MHP, Sinan Ateş cinayetinde adeta diken üstünde tutuluyor. Bahçeli can havliyle Pensilvanya’ya bağlamaya çalıştı fakat kendi camiası bile destek vermedi.

En son Ankara Emniyeti’nde yaşanan “Ayhan Bora Kaplan” merkezli görevden almalar, iktidar içi mücadelenin dışa vurumu oldu.

Bu sökük artık kolay dikiş tutmaz, rejimin ömrü sınırlı. Soru şu: İktidarın hangi ortağı masayı devirir, bunu ister mi? AKP’nin MHP’den sıkıldığı doğrudur, fakat kısa vadede yerine konulacak bir alternatif yoktur. Bahçeli ise tek ayak üstünde yakalanmıştır. Kendi ipini çekmez, bilakis sımsıkı sarılır. Gidişatı, CHP’nin aktif ya da pasif tutumu belirler.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

2 YORUMLAR

  1. Sayın Toros hayal satmaya devam ediyor. Bizim camia gazetecilerine kalsa Erdoğan çoktan gitmiş, rejim çoktan yıkılmıştı. On yıldır aynı şeyleri pazarlamaktan bıkmadılar.
    Benim kanaatime göre Erdoğan gitse de (zaten yaşı belli) rejim yine devam edecek ve olan yine bize olacak. Keşke bu tür başlıklar yerine realist yorumlar yapsa bizim gazeteciler. Ama realist olunca elbette cemaat de ilgi duymuyor. Hayal satmak her zaman daha iyi. Cemaatimiz böyle olunca gazeteciler de bundan prim yapıyor.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin