YUSUF DERELİ | HABER İNCELEME
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) piyasaların da beklediği gibi politika faizini yüzde 10,50’den yüzde 9’a indirdi. Politika faizi, 2020’den bu yana ilk kez tek haneye indirilmiş oldu. Para Politikası Kurulu’nun (PPK) karar metninde, ‘mevcut (yüzde 9) politika faizinin yeterli düzeyde olduğu, faiz indirim döngüsünün bitirilmesine karar verildiği’ aktarıldı.
Açıklamada, “Kurul, mevcut politika faizinin küresel talebe ilişkin artan riskleri dikkate alarak yeterli düzeyde olduğunu değerlendirmiş, ağustos ayında başlatılan faiz indirim döngüsünün sonlandırılmasına karar vermiştir.” denildi. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde artık faiz indirimi beklenmiyor.
Geçtiğimiz yıl ağustos ayında politika faizi yüzde 19, yıllık enflasyon yüzde 19,25’ti. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tezine göre ‘faiz sebep, enflasyon sonuçtu’. Dolayısıyla faileri indirince enflasyon da inecekti.
Peki ne oldu?
Faiz kademeli olarak indirildi ancak yıllık enflasyon tartışmalı TÜİK’in verilerine göre bile bir yılın sonunda yüzde 85’in üzerine çıktı. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında 7,30 TL olan dolar kuru bugün 18,63 TL!
Sonuç; korkunç bir yoksullaşma ve derinleşen bir ekonomik kriz!
NEDEN YÜZDE 8 DEĞİL DE YÜZDE 9?
Merkez Bankası’nın politika faizi kararını ‘anlamlandırmak’ çok mümkün değil. Zira PPK’nın metninde buna dair bir açıklama yok. Ekonomist Prof. Dr. Burak Arzova, çok önemli sorular soruyor bu konuyla ilgili: “Merkez Bankası beklendiği gibi politika faizini tek hane yüzde 9’a çekti ve faiz indirim döngüsünün sonlandırıldığını ifade etti. Şimdi sorabiliriz: 1. Yüzde 9 neye göre belirlendi? 2. Neden mesela yüzde 8 değil de yüzde 9? 3. Madem faiz indirimi ekonomiye iyi geliyor neden durduk?”
Burak Arzova’nın sorularına bir soru da biz ekleyelim; eğer ‘nas’ vardı ise, faiz indirim döngüsü yüzde 9’da neden durduruluyor? Neden yüzde ‘sıfıra’ çekilmiyor?
Bu soruların cevabını kimse bilmiyor; muhtemelen iktidar temsilcileri ya da ekonominin başındaki isimler de bu konuyla ilgili tek kelime bile açıklama yapmayacak.
BU ACELENİN SEBEBİ NE?
Gerçekten de bugün politika faizinin mesela yüzde 1 olmasının bir önemi var mı? Yok… Zira enflasyonun yüzde 85 olduğu bir ülkede politika faizinin yüzde 9 olması ile yüzde 1 olması arasında hiç bir fark yok.
Peki o zaman neden son iki ayda politika faizi 3 puan birden indirildi?
İktisatçı Mahfi Eğilmez tam da bununla ilgili bir paylaşım yaptı: “Enflasyon yüzde 85,5. TCMB politika faizini % 9’a indirdi. Aralık’ta enflasyon baz etkisiyle düştüğünde ‘faizi düşürdük enflasyon ondan düştü’ denilebilecek. Bankalar mevduat müşterisini kaçırmamak için faiz artırmaya devam ediyorlar ama onun önemi yok. Dostlar alış verişte görsün.”
Mahfi Eğilmez haklı; geçtiğimiz yıl aralıkta aylık enflasyon yüzde 13,58 olarak açıklanmıştı. Bu yılın ocak ayında ise yüzde 11,1 olarak kayıtlara girdi. Gelecek ay ve 2023’ün Ocak ayında bu oranda bir enflasyon olmayacak. Dolayısıyla bugün yüzde 85,5 olarak açıklanan enflasyonun, yıl sonunda yüzde 70 civarına, bir ay sonra da yüzde 60-65 seviyelerine gerilemesi muhtemel. Bu olduğunda ise Erdoğan, meydanlarda ve televizyon ekranlarında, “Faizi tek haneye indireceğiz dedik, indirdik mi? İndirdik… Faizler indirilince enflasyon da inecek dedik, inmeye başladı mı, başladı…” diyecek.
‘FİYATLAMA’ EKONOMİK TEMELLERDEN UZAK MI?
PPK’nın karar metninde, ‘enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışları ile ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkili olduğu’ savunuluyor. MB’na göre ‘fiyatlamalar’ ekonomik temellerden uzak!
Peki gerçekten öyle mi? Mal ve hizmet fiyatları maliyetler artmadığı halde mi yükseltiliyor?
TÜİK’in verilerine göre tarım ürünleri üretici fiyat endeksi ekim ayında yıllık yüzde 163,32, aylık yüzde 4,59 arttı. Yine TÜİK’e göre 2022 yılı Ekim ayında Yİ-ÜFE bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 157,69 artış gösterdi.
Dolayısıyla ‘fahiş fiyat’ ya da ‘ekonomik temellerden uzak bir fiyatlama’ yok! Enflasyona bağlı olarak girdi maliyetleri arttıkça, fiyatlar da yükseliyor!
TEK UMUDUMUZ KÜRESEL BARIŞ!
PPK metninde yer alan bazı ifadeler alenen yalan!
Mesela metinde, “Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma artarak devam etmektedir.” deniliyor. FED ve Avrupa Merkez Bankası başta olmak üzere İngiltere ve Japonya gibi gelişmiş ülke merkez bankalarının tamamı faiz artırımına gitti.
‘Ayrışma’ yok yani!
PPK’nın karar metnine göre enflasyon ‘küresel barış’ sağlanmasıyla düşecek. Şöyle deniliyor metinde; “Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir.”
Ya kısa vadede küresel barış sağlanamazsa?