Özgür Özel, Erdoğan’dan ‘geçer not’ aldı! 

ADEM YAVUZ ARSLAN | YORUM

CHP’nin yeni Genel Başkanı Özgür Özel, sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ‘geçer not’ aldı ve şeytanın bacağını kırdı. Dün itibariyle Erdoğan-Ergenekon ittifakının gözünde ‘Özgür Efendi’den ‘Sayın Özel’e terfi etti.

Bu değişimin nasıl olduğunu anlatacağım ama takvimleri biraz geriye alıp başlamakta fayda var. Hatta bu aşamada biraz daha geriye gidip meşhur ‘istikşafi’ görüşmeleri hatırlatalım.

Herkesin ilk duyduğunda Google’a ‘istikşafi nedir’ diye sorduğu bu konu, Haziran 2015 seçimlerini kaybeden Erdoğan’ın ustaca uygulamaya koyduğu başarı hikayesinin sembolüydü.

Seçimi kaybeden AKP, muhalefeti, “İstikşafi görüşmeler yapıyoruz!” diyerek oyalamış ve ardından yüzlerce insanın hayatını kaybedeceği şeytani planını hazırlayıp ülkeyi kasım seçimlerine götürmüştü.

O dönemin medyasını hatırlayın.

Hilal Kaplan’ın başında olduğu ‘Pelikan Örgütü’nün darbesiyle ‘devrilen başbakan’ Davutoğlu başkanlığındaki  AKP heyeti ile Kemal Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP heyeti, bitmeyen ‘istikşafi’ görüşmelerle ülke meselerini konuştular.

Dışarıdan bakan demokratik bir ülkede seviyeli bir koalisyon görüşmesi yapıldığını sanabilirdi. Oysa ki herşey Erdoğan’ın oyunundan ibaretti. Düşünsenize; AKP ve CHP heyetleri bir araya gelip seçim barajının düşürülmesi ve yeni anayasa filan konuşuyordu.

Erdoğan, dönemin MİT Başkanı Hakan  Fidan’ın da olağanüstü desteğiyle kanlı planı uygulamaya koydu, masayı devirdi ve ülkeyi kan gölüne çevirip koltuğunu korudu.

Gelin görün ki Türkiye’de insanların, hele ki siyasilerin hafızası çok kısa. 31 Mart seçimlerinden tarihi bir başarıyla çıkan Özgür Özel, sanki bu tecrübe yokmuş gibi koşa koşa Erdoğan’a gitti.

Türkiye günlerdir bu görüşmeyi konuşuyor. Tıpkı 2015’teki ‘istikşafi’ görüşmeler gibi. Erdoğan tarihi yenilgiyi gündemden düşürdü. Trajik boyuta ulaşan ekonomik sefaleti konuşturtmadı. Ekranlarda Filistin’e dua edip perde gerisinden İsrail’le ticaretin dibine vurmasını gözden kaçırdı.

Liste uzayıp gidiyor. Yani bu buluşma ve sonrasında oynanan oyun Erdoğan ve AKP için ‘Bundan iyisi Şam’da kayısı’ haliydi.

Şimdi tarih tekerrür ediyor.

Erdoğan, CHP lideri Özgür Özel’i davet ederek uzun süren bir görüşme yaptı ve bugün Cuma Namazı sonrası ‘yumuşama mesajları’ vererek aynı  oyunu sürdürüyor. Tabi bu arada kendi tabanına ve Saray’ın beslediği ‘Aktrol’ tayfasına gollük paslar atarak.

Özgür Özel iki günde 3 büyük ölümcül hata yaptı. Önce 1 Mayıs için meydan okuyan bir açıklamada bulundu. Milleti meydana çağırdı, kendisi ortadan kayboldu. Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanlığı seçimi günü alkolü fazla kaçırıp ortadan kaybolması kadar büyük bir skandal değil ama yine de Özel için ciddi bir hata.

Ardından Erdoğan’la görüşme de ‘boş koltuk’ golü geldi. Özgür Özel ve kurmaylarının unuttuğu şey şu; Erdoğan kaçın kurrası! Sizi orada ezmeden, kendi tabanına mesaj vermeden bırakır mı?

Yaptılar da…

Oturma düzeni, koltukların durumu, verilen mesajlar. Bir dönem İsraillilerin verdiği ‘alçak koltuk’ mesajı gibi bir durum yaşandı. Özel burada da ciddi bir gol yedi. Sonrasında yapılan açıklamalarla da üçüncü gol kalesindeydi.

Lafı uzatmadan amiyane tabirle söyleyeyim; Erdoğan, Özgür Özel’i ve muhalif kamuoyunu ‘dolmuşa bindirdi ve sadece kendinin bildiği bir yöne doğru’ götürüyor.

Gelelim başlıkta vurguladığım ‘geçer not’ meselesine.

Şu ana kadar anlattıklarım da Özgür Özel’in iktidar bileşenleri için makbul birisi olması için yeterdi ama turpun büyüğü o değil. Erdoğan ile Özgür Özel arasındaki görüşmeye dair Saray’dan ‘Havuz medyasına’ servis edilen ‘içerikte’ iki cümlelik bir bölüm var.

Konu 15 Temmuz.

Erdoğan, Özel’in durduğu yeri görmek için konuyu 15 Temmuz’a getirince muhatabından duymak istediği sihirli kelimeyi duymuş. Özgür Özel, bir önceki genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘kontrollü darbe’ diye tanımladığı 15 Temmuz’a  dair, “Hiçbir zaman ‘tiyatro’ demedim.” demiş.

İşte Erdoğan-Ergenekon ittifakının duymak istediği buydu. Zira yeni rejimin iki kırmızı çizgisinden birisi 15 Temmuz. Diğeri de Kürt düşmanlığı.

Özgür Özel bu ifadesiyle Erdoğan’ı rahatlatmış oldu. Erdoğan da cevabı hemen ertesi gün kameralar önünde verdi. Ülkeyi gerim gerim geren, her sorunun kaynağı olan Erdoğan, ‘yumuşamaya ihtiyaç olduğunu’ ve CHP’ye iadeyi ziyaret yapacağını açıkladı.

Özgür Özel artık iktidar medyasının ‘Sayın Özgür Özel’i olacak! Oysa ki bu görüşmeye kadar Erdoğan dahil hepsi ‘Özgür Efendi’ diyordu.

Gelelim Özgür Özel’in  tarihi yanılgısına.

Bugün yaşadığımız sorunların, hukuksuzluğun, ekonomik çöküşün ve toplumsal buhranın kaynağı bizzat Erdoğan-Bahçeli ittifakı. O ittifak ise 15 Temmuz kumpasının üzerinde yükseldi. Eğer bu rejime karşı varlık gösterme niyetiniz varsa öncelikle temele yani 15 Temmuz’a dair sorgulama yapmanız lazımdı.

Çünkü biraz sorgulama yapsanız, ekibinizi bir iki davayı takibe yollasanız, birkaç Harbiyeli ailesiyle konuşsanız, kumpasın üstündeki perdeyi aralardınız. Ancak bunları yapmayıp, üstüne bir de rejimin dilini kullanırsanız Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürmekten başka bir şey yapmazsınız.

Unutulmaması gereken şey şu; bugünkü tek adam diktatörlüğü 15 Temmuz kumpasının üzerinde yükseliyor. Tabi Erdoğan’ın stratejisinin bir başka boyutu daha var; CHP’nin içini karıştırmak.

Erdoğan’ın temel stratejisidir; sana tabi olmayanı satın al; olmadı böl. Hala olmuyorsa terör örgütü ilan edip soykırım uygula. Erdoğan, Özgür Özel’e böyle iltifatlar ederek, medyasıyla onu ön plana çıkarak bir taşla kuş sürüsü vuruyor.

Gündemi belirleme imkanı dışında el bombasının pimini çekip CHP’nin içine bırakıyor. Özgür Özel’i parlatıp Ekrem İmamoğlu’nun önünü kesmeyi istiyor. CHP içerisinde ‘Özelci-İmamoğlucu’ bölünmesi yapmaya çalışıyor.

Yapabilir mi ?

Neden olmasın? CHP’de bu yönetim, bu yandaş medyası olduktan sonra Erdoğan bunların hepsini suya götürüp susuz getirir.

Tabi sağlığı izin verirse.

Özgür Özel ve CHP’lilere çok iyi bildikleri ama söz konusu olan Erdoğan olunca  unuttukları bir kuralı hatırlatarak bitireyim; “Faşizmle mücadele dil de başlar. İktidarın dilini kullanarak onunla mücadele edemezsiniz.”