CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Özel, Bahçeli’nin bugün yaptığı, “Öcalan Meclis’te konuşsun.” açıklamasını hatırlatan Özel, “El yükseltiyorum Devlet Bey. Kürtlere bir devlet teklif ediyorum. Tam olarak kendilerine ait hissetmeyen bütün Kürtlere Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum.” dedi.
CHP lideri Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Özel’in MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin Abdullah Öcalan çağrısına ilişkin sözleri dikkat çekti. Özel, “Devlet bey zaten çok sık döner, o döndü diye biz de doğru bildiğimizi söylemekten geri durmayacağız. Geçmişteki laflarının tekrarıdır, yine Meclis’i dışlamaktadır. Ne yapılacaksa TBMM’de yapılacak, şeffaflıkla yapılacak, tutulamayacak bir söz verilmeyecek ve samimiyetle yürütülecek. Tam bir mutabakat olmadan sonuç olmaz, olmayacak. Daha sonrası daha kötü başlayacak ve daha kötü üzüleceğiz.” ifadelerini kullandı.
Devlet Bahçeli, MHP grup toplantısında, “Terörist başı işin içinde olmazsa bir şey çıkmaz diyenlere sesleniyorum; Türkiye’ye getirilirken her türlü hizmete hazırım diyen terörist başı buyursun gelsin TBMM’de DEM sıralarına katılıp silah bıraktığını ilan etsin, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayeti gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılmasının önü de ardına kadar açılsın. Her adımı atmaya kararlı, inançlıyız.” ifadelerini kullanmıştı.
Özgür Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Geçen hafta insanlık adına utandığımız haberler aldık, para için yeni doğmuş bebeklere musallat lan bir şebeke ortaya çıktı. Bebekleri annesinin kucağına kavuşmadan kuvöze alan ve bunu yaparkenki süreçte bebeklerin sağlığı ile oynayan çetenin yaptıkları hepimizi insanlığımızdan utandırdı.
Devlete olan güvenin azalmasıyla CHP’ye ihbarlar yapıyor. Meselenin şu ana kadarki kısmı gösteriyor ki maalesef yine haklı çıktık. Sağlığı piyasalaştırmayın, özel hastanelere bu kadar alan açmayın, devleti bu alandan çekip bu alanı sermayeye açmayın derken, ne kadar haklı olduğumuz bir kez daha ortaya çıktı. Öyle bir noktadayız ki son 3 sağlık bakanının 2’sinin özel hastanesi var zaten. Bir tanesi de bu olaylar yaşanırken il sağlık müdürü o da şimdiki bakan.
Savcı tehdit edilmese, o hastanelerin yenidoğan ünitelerinde bebekler yatıyor olacak. Geçen sene eylülden ekimden itibaren bebekler ölmeye devam etmiş, bebekler ölmeye devam edecekti. Yenidoğan bebekleri hasta ederek kazanç sağlamaya çalışanlara olanak sağlayanın bu iktidarın sağlık politikaları olduğunu görmeyenler hiçbir şeye şaşırmasın bu ülkede.
İlk yapılması gereken iş şu anki Sağlık Bakanı’nın, toplumla inatlaşmamak için görevi bırakması lazım Kendisini kişisel sebeplerle değil, ilkesel bir yerden istifaya davet ediyorum. Şu anda işgal ettiği konum adaletin önünde engeldir, milletin vicdanının önünde fevkalade engel bulunmaktadır. Bugün arkadaşlarımız gerekli başvuruları yapacak. Suç duyurularında bulunuyoruz, bu meselenin hukuken takipçisi olmaya devam edeceğiz.
Bugün Esad Suriye’de genel af ilan etti. Tam zamanı Esad ile el sıkışmanın Türkiye’dekileri Suriye’ye geri yollamaya. Bu (Erdoğan) Esad’la konuşacağına, Almanya’ya ‘Korkmayın Lübnan’dan gelirlerse de size geçemezler’ demektedir. Sayın Erdoğan bizim işsizimiz bize yetmektedir, bizim yoksulumuz bize yetmektedir. Evlatlarımız işsizlikten kırılmaktadır. Buradan sonra yapılacak anlaşmanın Avrupa’nın mültecisini Türkiye’de tutup aferin almak değil Türkiye’deki sığınmacı sorununu çözmektir. Yapacaksan yap yoksa çekil oradan. Yoksa biz geleceğiz biz yapacağız.
Terörün bitmesi için tam destek vereceğiz
Kimileri tarihin akışının değişeceği bir değişikliğin olduğu bir gün olarak ifade ediyorlar. Sayın Bahçeli’nin TBMM’de yaptığı konuşmayı takip ettik. Kapalı kapılar ardından bir takım müzakereler yürütülüyor. TBMM’nin yetkisinde olan bir af Bahçeli’nin kendi ifadesiyle, başka hiçbir şeye gerek olmadan tecrit kaldırılsın, Öcalan Meclis’e gelsin. Örgüte silah bırakma çağrısı yaptın. Bütün sorunlar bitmiştir diyen bir dille karşı karşıyayız.
Türkiye’de bir daha şehit gelmeyecekse, kan akmayacaksa, anaların gözyaşı duracaksa, Türk’ün de Kürt’ün de gözünden akan yaş duracaksa, askere Mehmetçiğe namlular doğrulmayacaksa, söylenen her söz kıymetlidir.
Bütün geçmişte yaşadıklarımıza rağmen kıymet veriyoruz, CHP olarak diyoruz ki terörün bitmesine biz tam destek vereceğiz. Ancak bunu yapan kişiye, sanki bunu tek başına yapacakmış diye, olmayan bir güç kuvvet atfeden kişiye şunu söylemek isterim.
Geçmişte biz o partiyle sizin kurduğunuz gibi bir ilişki kuruyoruz, sohbet ediyoruz ya da seçimlerde adayımıza Kürt seçmenden destek alıyoruz diye ne sahte videolarınız kaldı ne etmediğiniz hakaret aldı. Ama bu partiye ne terörist dediğini kaldı ne başka hakaret kaldı.
Bahçeli’nin geçmişte söylediği her söz boş ve yalan
Bahçeli’nin geçmişte söylediği her lafın ne kadar boş ve yalan olduğunu siz gördünüz. Ben bunları hepinizin vicdanlarına havale ediyorum. Devlet bey zaten çok sık döner, o döndü diye biz de doğru bildiğimizi söylemekten geri durmayacağız. Geçmişteki laflarının tekrarıdır, yine Meclis’i dışlamaktadır. Ne yapılacaksa TBMM’de yapılacak, şeffaflıkla yapılacak, tutulamayacak bir söz verilmeyecek ve samimiyetle yürütülecek. Tam bir mutabakat olmadan sonuç olmaz, olmayacak. Daha sonrası daha kötü başlayacak ve daha kötü üzüleceğiz.
Biz asla barışa kardeşliğe karşı çelişkili bir söz söylemeyeceğiz. Silahların bırakılmasını savunurken, 86 milyonun kucaklaşmasını savunurken, sesimiz titremez bizim. Çık şeffaf Türküyle Kürdüyle herkesin gözü önünde bir süreci savunuyoruz. Milleti birbirine düşman edecek her hareketin karşısında durduk.
Sayın Bahçeli’nin Erdoğan’ın ‘Kürt sorunu yoktur’ demesiyle Kürt sorunu bitmez. Kürtlerin talep ettikleri barışçıl anayasaya uygun eşit yurttaşlık meselelerini çözmeden, bir kişiye özgürlük, bir kişiye ev hapsi teklif ederek bu sorunu çözemezsiniz.
Kürtlere bir devlet teklif ediyorum
TBMM’nin odak olduğu, içinde olduğu, bir kez daha söylüyorum 86 milyona ‘Biz beraberiz sizin için en doğrusunu yapmaya kararlıyız.’ 86 milyonu barıştırmak adına atılan her adımı önemsiyorum.
Bahçeli el yükseltti diyorlar. Ben de el yükseltiyorum. Devlet bey ben de Kürtlere bir devlet teklif ediyorum. Tam olarak kendilerini devlete ait hissetmeyen Kürtlere, Türkiye Cumhuriyeti’nin sahibi olmayı teklif ediyorum. Kendini öteki hisettmediği tüm demokratik siyaset kanallarının açık tutulduğu, üniversitelerde öğrencilerin haklarının yenmediği, demokratik hakların dünya standartlarında olduğu bir ülke yapalım, Kürtleri Türkiye Cumhuriyetinin sahibi yapalım. Biz kurucu parti olarak buradayız, her şeyi hep birlikte yapmayı teklif ediyoruz. Hodri meydan.