Ne oldu, İran battı mı?

HABER-ANALİZ | SEMİH ARDIÇ

ABD ile Türkiye arasında gerilim tırmanıyor. Başkan Donald Trump ve yardımcısı Mike Pence, “Rahip Andrew Brunson tamamen serbest bırakılana kadar müeyyide uygulamaya hazırız.” çizgisinde duruyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan iki günlük sessizliği müteakip Beyaz Saray’ın tehditkâr beyanlarına cevap verdi. Erdoğan da üst perdeden konuştu.

ERDOĞAN: BİZİM DE GELECEĞE YÖNELİK FARKLI PROJELERİMİZ VAR

“Bize müeyyidelerle geri adım attıramazsınız. ABD’ye göbek bağı ile bağlı değiliz. Bizim de geleceğe yönelik daha farklı projelerimiz var. Bunun ABD farkındadır, değildir, bilemem. Avrupa ülkeleri farkındadır, değildir, bilemem.” cümlelerinin her biri Erdoğan’ın da kapıyı çarpıp gitmeye dünden hazır olduğunu gösteriyor.

Böyle bir tarz-ı siyaset Türkiye’yi NATO’dan koparabilir ki dünyada dengeleri altüst edecek bu adımın sarsıntısı sadece Ankara-Washington arasında mahdut kalmaz.

Erdoğan S-400’de itirazlara rağmen geri adım atmamalarını misal verdiğine göre krizin yegane sebebi Rahip Brunson’ın tamamen serbest bırakılması değil.

F-35 savaş uçaklarının teslimatından kredilere, Venezuela altınlarından diğer malî mevzulara kadar görünen görünmeyen çok sebep var.

BUNLARI BİLMİYOR MU Kİ İRAN’A ATIF YAPTI?

Erdoğan’ın ABD’nin müeyyide tehdidine mukabil neye itimat ettiğini kimse bilmiyor. Türkiye’nin altından kalkamayacağı bir teşebbüste bulunması ekonomiyi yerle bir eder.

ABD’nin İran müeyyidelerine dikkat çeken Erdoğan’ın, “Bunlar İran’a da yaptırım uygulamadılar mı? Ne oldu, battı mı İran?” ifadeleri bütün stratejinin esasını teşkil ediyorsa vay Türkiye’nin haline.

Memleketi hakikaten zor günler bekliyor.

YANLIŞ HESAP ALTIN KONSEYİ’NDEN DÖNDÜ

Erdoğan Afrika turuna devam ederken uçakta ahkam kestiğinde Dünya Altın Konseyi (WGC) ilk hamleyi yaptı.

Konsey, Merkez Bankası’nın (TCMB) altın rezervlerinin hormonlu olduğunu ve 364 ton altını bundan böyle rezerv olarak kabul etmeyeceğini kaydetti.

20 Temmuz 2018 itibarıyla 22,9 milyar dolara tekabül eden altın rezervlerinin 14,1 milyar doları (364 ton) bankaların emaneten tuttuğu altınlardan teşekkül ediyor.

WGC bu miktarı artık hesap haricinde tutacak. Altın rezervleri de 8,8 milyar dolara gerileyecek. Brüt döviz rezervimizi 79 milyar dolar idi. Altın dahil toplam rezerv 87,8 milyar dolara indi. Yanlış hesap WGC’den döndü.

Üstelik brüt rezervlere bankaların munzam karşılık olarak tuttukları dövizler dahil.

Onlar da düşüldüğünde TCMB’nin kasasında 28 milyar dolar civarında net döviz rezervi kalıyor. Bahsi geçen rakam Türkiye’nin 1,5 aylık ithalatını bile karşılamaktan uzak.

HORMONLU REZERVLERE DAHA EVVEL DİKKAT ÇEKMİŞTİM

Zaman zaman tr724.com okurlarına ilan edilen rezervlerin hakiki rezerv olmadığını ifade etmiştim.

WGC’in ABD’nin son çıkışı ile aynı dönemde bu hormonlu rakamlara müdahale etmesi fevkalade manidar. Onlar da biliyordu rezervlerin ilan edilenden daha az olduğunu. ABD’nin dolaylı yollardan Türkiye’yi köşeye sıkıştırdığını görelim.

Yarın da başka kuruluşlar Türkiye’ye matuf müsamahakâr tavırlarını terk edebilir.

Dünyada para sistemi ABD’nin elinde. Döviz transfer sistemi swiftten IBAN’a, kredi kartlarından merkez bankalarının girift işlemlerine kadar hepsi ABD’nin müsaade ve imkânları ile icra ediliyor.

Neticelerine razı olan için ABD ile bilek güreşine girmesi kolay. Kaybedeceğini bile bile beyhude bir kahramanlık gösterisi olarak tarihe geçer böyle bir bilek güreşi.

İRAN RİYALİ 4 AYDA YÜZDE 94 ERİDİ

Erdoğan’ın, “İran battı mı?” suâlinin cevabı da piyasaların tatil yaptığı pazar günü verildi.

Reuters ve Fransız Haber Ajansı (AFP) İran para birimi riyalin perişan halini dünyaya duyurdu. Adeta Erdoğan’a cevap veren o haberlerde, 1 ABD Doları’nın 29 Temmuz 2018 Pazar günü 116 bin 500 İran Riyali’ne tekabül ettiği belirtiliyordu.

Mayıs ayında ABD Başkanı Donald Trump, İran ile 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmadan çekildiğini açıklamıştı. İşte o gün başlayan soğuk savaşın ayak sesleri bunlar.

ABD 7 Ağustos’tan itibaren İran’ın altın ve kıymetli madenleri ticaretine yasak getirecek. Ham veya yarı işlenmiş metaller, kömür ve endüstriyel yazılımlar da müeyyide listesinde yer alıyor.

İRAN HALISINA DA AMBARGO VAR

Müeyyide paketi İran’da imal edilmiş halı ve gıda maddelerinin ithalatını da ihtiva ediyor.

ABD, İran’dan petrol ve doğalgaz ithal eden ülkelere bu ticareti durdurmaları için 4 Kasım 2018’e kadar süre vermişti. Müeyyidelerin ikinci safhası da 4 Kasım’da başlamış olacak.

Ham petrolün yüzde 65’ini İran’dan tedarik eden Koç (TÜPRAŞ) ne yapacak? Türkiye’nin buna dair bile hazırlığı yok.

Bu hususta “Koç yine arada kaldı” (http://www.tr724.com/koc-yine-arada-kaldi/) başlıklı makalemi tekrar nazar-ı dikkatinize arzediyorum.

İRAN, 42 BİNE SABİTLEDİĞİ DOLARI YİNE TUTAMADI

İran batmasa bile yerlerde sürünüyor. İki sene evvel 1.000 riyal bile etmeyen dolar bugün 116 bin riyali geçti.

Mart ayında 60 bin seviyelerini geçmesi üzerine 1 ABD Doları 42 bin riyale sabitlenmişti. Hükümet karaborsacılık yapanların ve 42 bin riyalin üzerinde dolar alıp satanların en ağır şekilde cezalandırılacağını açıklamıştı.

O tarihten bu yana değer kaybı yüzde 100’e yaklaştı. Son iki senelik devalüasyon yüzde 11 bin 347. Paranın pul olduğunu gösteren başka emareye ihtiyaç var mı?

Kurdaki artışın nerede duracağını kimse bilmiyor. Şirketlerin yanısıra şahısların muazzam bir dolar talebi olduğu belirtiliyor.

ABD’NİN İRAN’A ÇIKARDIĞI FATURA KABARACAK

İran petrol ve doğalgaz kaynakları sayesinde nükleer anlaşmanın imzalanmasının akabinde yeniden yabancı sermaye çekmeyi başarmıştı.

Mamafih ABD, verilen sözlerin tutulmadığını iddia ederek masayı tekmeledi. Geriye dönük fatura çıkarıyor. İran’ın ticarî istikbalini de ipotek ediyor.

Erdoğan’ın, “İran’a da müeyyide uyguladılar. Ne oldu, İran battı mı?” suâlinin cevabı o kadar berrak ki!

Şirketlerin yerinde olsam bugün itibarıyla İran’dan tası tarağı toplar çıkarım.

Nakit ve ABD’nin çizdiği çerçeve içinde ödeme garantisi almadan toplu iğne dahi satmam.

ZARARLARI ERDOĞAN ÖDEMEYECEĞİNE GÖRE

Türkiye’den onlarca şirket daha evvel müeyyideler yüzünden İran’da 100 milyonlarca dolar batırdı.

Bundan sonraki zararları da Erdoğan ödemeyeceğine göre herkesin aklını başına devşirmesinde fayda var.

Temennim o ki bu içi boş hamaset ile Türkiye daha fazla vakit ve sermaye kaybedilmez.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

2 YORUMLAR

  1. İranda yaşamış biri olarak bu cümle “İki sene evvel 1.000 riyal bile etmeyen dolar bugün 116 bin riyali geçti.” yanlış. Bu değer en az 6-7 sene önce doğruydu…

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin