HABER-ANALİZ | SEMİH ARDIÇ
‘Bütçede para kalmadı, pamuk eller cebe’ paketinde geri adım atılacağına dair beyanlar havada kaldı. Hükûmet, Motorlu Taşıtlar Vergisi’nde (MTV) yüzde 40 zammı gösterip yüzde 15 ila yüzde 25 arasında değişen artışlara razı etti.
Motor silindir hacmi 1300 CC ve fevkindeki taşıtlarda zam yüzde 25 oldu. Bu aralıktaki taşıtların sayısı diğer motor hacimlerine sahip arabalara nazaran daha fazla. Paketin ilk haline göre vergi zammı 2.000 CC’ye kadar geçerli olacaktı. ‘İndirim’ denilerek artışlar hem bütün taşıtları şamil hale getirildi hem de ilave yük orta sınıfın üzerine bindirildi.
ZAMLAR MTV İLE MAHDUT DEĞİL
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 28 milyar liralık ilave vergi artışını ihtiva eden zam paketinin müzakereleri devam ediyor. Maliye bürokratlarının hazırladığı taslağa göre MTV yüzde 40 zam yapılacaktı.
Pakette banka, katılım bankası, sigorta şirketleri, döviz büfeleri, leasing ve faktoring şirketleri gibi malî kuruluşlardan alınan Kurumlar Vergisi’nin yüzde 10 artırılması, şirketlerin dağıtmadığı temettüden (kâr payı) yüzde 1 tevkifat (kesinti) yapılması, ev sahiplerinin gider oranlarının yüzde 25’ten yüzde 15’e indirilmesi gibi düzenlemeler bulunuyor.
AKP TABANINDA BİLE İNFİAL VAR
MTV 22 milyon taşıt sahibini birebir alakadar ettiği için en fazla itiraz bu kalemdeki zamma geldi. Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) seçmenlerinin de itiraz sesleri yükselmesi ile Cemil Ertem gibi Saray müşavirlerinden bazıları hükûmetin lüzumsuz yere telaşa kapıldığı minvalinde tribünlere matuf ifadeler kullanmaya başladı. Oysa bahse konu zamların Saray’ın tensibi olmadan hazırlanma ihtimali sıfıra yakındır.
İtirazların arkası kesilmeyince AKP lideri, Reis-i Cumhur Recep Tayyip Erdoğan da paketin Bakanlar Kurulu’nda geri alınabileceğine dair sözler sarf etti. Tam bir danışıklı dövüş… Bakanlar Kurulu geri adım atmadığı gibi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yapılan değişiklik vatandaşın sırtına binen yükü azaltmadı.
ZENGİNDEN VERGİ ALMAK YERİNE…
En basit bir hesapla bile 2018 vergilerinin yüzde 15’ten fazla arttığını teyit ediyor. 1.300 CC ve fevkindeki taşıtları aynı oranda zamma tabi tuttular. Adaletsizliğe bakın ki Hyundai, Dacia ile lüks Range Rover aynı sepette.
Madem kaynağa ihtiyaç var lüks teknelerden, özel jetlerden, jiplerden daha fazla vergi alsanıza. Orta gelirlilerle zenginleri bir gören zihniyetin vergi indirimi de bu kadar oluyor.
Gelir Vergisi’nde aylık geliri 7 bin lirayı geçenler için vergi oranı yüzde 27’den yüzde 30’a çıkarılacaktı. O madde de AKP mebuslarının verdiği önerge ile torbadan çıkarıldı. Biraz evvel işçinin, memurun borç harç aldığı 1.4, 1.5, 1.6 motor arabaya yüzde 25 MTV zammı yapanlar süper maaşlardan alınacak vergiye gelince müdahale etti. Milletvekili maaşları da aynı tarifeye girdiği için olmasın!
BU PAKET ÖLÜ DOĞDU
Vatandaşın alım gücü kur artışı ve yüzde 12’lerde seyahat eden enflasyon yüzünden zaten mum gibi eridi. Hal böyle iken MTV’ye yüzde 25 zammı ödeme ihtimali yok. Vergi borçlarının iki affa rağmen nasıl katlandığını (http://www.tr724.com/iki-kere-af-da-care-olmadi-vatandasin-vergi-borcu-1793-milyar-lira/) tr724.com okurları ile paylaşmıştım.
O makalede bahsi geçen borçlar 1 milyon lirayı geçen borçların toplamı. Elektrik, su, doğalgaz, SGK primi, trafik cezası, idarî para cezaları ve 1 milyon liradan az olan vergi borçları ilave edildiğinde yekûn 300 milyar lirayı aşıyor. Maliye Bakanı Naci Ağbal bu paketten kaç lira tahsilat bekliyor bilmiyorum. Mamafih vergi gelirlerinde tahsilat tutarı 2017’nin bile altında kalacaktır.
Paket bütçenin yaralarını sarmaya kâfi gelmeyecek. Hükûmet de açığı kapatmak için yine zamlara sarılacak. Dolayısıyla 2018’de kamu zamları sağanağı hiç sürpriz olmaz.
AB HER AN KAPIYI GÖSTEREBİLİR
Vergi zammı için hazırlanan paketin Türkiye’nin 430 milyar dolar döviz borcuna, 70 milyar lira bütçe açığına merhem olması mümkün değil. Havuzun dibi delikse su nasıl birikecek? Faiz, enflasyon, kur artarken, hormonlu büyüme rakamları karın doyurmuyor.
Yatırımlar için Deniz Feneri mesabesindeki Avrupa Birliği, Türkiye’ye her an kapıyı gösterebilir.
Bu risk yetmezmiş gibi ekonominin üzerine vize krizi kâbus gibi çöktü. Vize krizinin esasında Erdoğan’ın ‘itirafçı yapacaklarmış’ dediği Reza Zarrab (17/25 Aralık 2013 soruşturmasının bir numaralı şüphelisi) ABD’de serbest bırakılmadığı için çıkarıldığını bizzat Erdoğan itiraf etti.
AKP ZAMLA UĞRAŞIRKEN S&P ‘KRAL ÇIPLAK’ DEDİ
Şahısların ikbali uğruna Türkiye’nin menfaati bozuk para gibi feda ediliyor. Bu aymazlık yüzünden iktisadî ve malî fatura katlanıyor.
Yatırımcıların akıl hocalarından Standard and Poor’s (S&P) Global Ratings, Türkiye’nin ucuz ve bol para devrini popülizm uğruna nasıl heba ettiğini şu tespitlerle ortaya koydu: “Birçok hükûmet bu kolay fonlama döneminde gözlerini makroekonomik istikrar konularından ayırarak daha kısa zamanda yurt içinde siyasi ödülü olan politikalara yöneldiler. Bu yurt içi siyasî risk, gevşek fonlama şartları fırsatını kaldıraç ve borç azaltmak için kullanmayan çok sayıda gelişmekte olan ülkede mevcut. Türkiye ve Güney Afrika bu trendin iki önemli misalleri.”
O vergi zamları böyle bir iklimde, zemherinin arefesinde yapılıyor.
Ucuz ve bol para devrini keman çalarak geçiren AKP iktidarı zemherinin ortasında karıncaların kapısını çalıyor. Karıncalar da haklı olarak, “Madem öyle bütün yaz keman çalıp, şarkı söyledin. Şimdi de oyna!” diyerek bütün kapıları AKP’nin suratına kapatıyorlar.
Güzel cevap: Şimdi de oyna!