MİT tarafından 2018’in Mart ayında Kosova’dan kaçırılan 6 Türk’ten Kardiyoloji Profesörü Osman Karakaya ve öğretmen Cihan Özkan’ın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, Karakaya ve Özkan’ın “Silahlı terör örgütü üyesi olmak” iddiasıyla ayrı ayrı 7 yıl 6’şar ay hapis cezası verdi. İkiliye yöneltilen “Uluslararası casusluk” suçlamasından ise beraat kararı çıktı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, Osman Karakaya ve Cihan Özkan getirildi.
Duruşmada son savunmasını yapan Cihan Özkan hakkındaki suçlamaları reddedetti. Sanık Özkan, “Ben Kosova’daki en iyi eğitim kurumlarında 6 yıl boyunca çalıştım. Benim eğitim faaliyeti yürüttüğüm kurum, ülkemiz tarafından ziyaret edilen bir kurumdur. Eğitim kurumuna yasal hakları Kosova ülkesi tarafından verilmiştir. Yabancı diller, biyoloji, fizik, kimya gibi öğretilen bir eğitim kurumudur. Türkiye’deki hiçbir legal, illegal yapıyla alakası yoktur. Ben sadece biyoloji öğretmenliği yaptım. Bütün bunlar yüzünden 20 aydır hukuksuz bir şekilde tutukluyum. Ben sözde öğretmenlik yapmadım. İyi bir öğretmenlik yaptım. Çalıştığım süre boyunca çalıştığım kurumda hiçbir örgüt faaliyeti olmadı. Ülkemizi zora sokacak hiçbir şey yapmadım. Mağdurum, 20 aydır ne kızımı ne eşimi görebiliyorum” dedi.
Osman Karaya (solda) ve Cihan Özkan
“Yaşadığımız uluslararası adam kaçırmadır”
Kardiyolog Prof. Dr. Osman Karakaya ise, “Ne örgüt üyeliği, ne örgüt yöneticiliği, hakkımdaki suçlamalardan hiçbiri yok bende. Hakkımdaki dosyada delil bulamıyorum. Bizim yaşadığımız uluslararası adam kaçırmadır. Bizimle ilgili deport süreci yaşanmamıştır. Pasaportsuz, biletsiz biz özel bir uçakla getirildik. Ben 20 aydır tutukluyum, tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum” diye konuştu.
Osman Karakaya son sözünde, “Benim suçlu olduğum bir durum yok. Sizi de suçlamıyorum. Umarım hayırlı bir karar olur” dedi. Sanık Cihan Özkan da son sözünde “Ben terörist değilim. Hakkımda isnat edilen tüm suçları reddediyorum” dedi. Sanık avukatları ise, müvekkillerinin örgüt üyesi olmadıklarını, Bylock kullanmadıklarını belirterek adli kontrol hükümleri ile tahliyelerini talep etti.