MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, seçim çalışmaları kapsamında CHP’nin sandıktan birinci çıktığı illere odaklanacaklarını söyledi. Bahçeli, “En son seçimlerde CHP’nin sandıktan birinci çıktığı 6 il ve 125 ilçeyi kapsamına alan 131 ayrı seçim bölgesinde bu partinin gerçek yüzünü, zillete nasıl düştüğünü birer birer anlatacağız.” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Kızılcahamam kampındaki son gününde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Seçim çalışmaları kapsamında CHP’nin birinci çıktığı illere yükleneceklerinin sinyalini verdi. Bahçeli, “Durmayacağız, beklemeyeceğiz, yorgunluk emaresi göstermeyeceğiz. En son seçimlerde CHP’nin sandıktan birinci çıktığı 6 il ve 125 ilçeyi kapsamına alan 131 ayrı seçim bölgesinde bu partinin gerçek yüzünü, zillete nasıl düştüğünü birer birer anlatacağız. Tüm ilçelerimizde çalışmaları yoğunlaştıracağız. Temamızı adım adım 2023 olarak belirlemiş durumdayız. CHP tarihine sırt dönmüş, istikametinden şaşmış, Atatürk’le yollarını ayırmış, siyaset yozlaşmasıdır. Kuvay-i Milliyeyiz demelerine kimse aldanmamalıdır. CHP, HDP ve zilletin diğer çıkar ortakları emperyalizmin mızrak ucudur.” dedi.
TÜRKİYE’DE DEZAVANTAJLI HİÇBİR KESİM YOKTUR
CHP tarafından yapılan afişlere değinen MHP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü: “CHP Genel Başkanı’nın adının olduğu bir afişte yer alan ibareler şu şekildedir: ‘Etnik köken, cinsel yönelim dezavantaj olmaktan çıkarılacaktır.’ Türkiye’de dezavantajlı hiçbir kesim yoktur. Var diyenler, bunu ısrarla iddia ve ifade edenler üç beş kibirli sözde aydın, kuklalaşmış siyaset artıklarıdır. Bunun adı bölücülüktür. İnanç konusunda dezavantajdan bahsetmek tepeden tırnağa iftiradır; izansız ve iffetsiz bir yalandır. CHP’nin maskesini düşüreceğiz, kalelerine teker teker girip bu partiye oy veren kardeşlerimize gerçekleri anlatacağız.”
ERKEN SEÇİM TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİNDE YER ALMAMAKTADIR
“Güçlendirilmiş parlamenter sistem diyorlar ancak içeriğini kendileri de bilmiyorlar. Zillet İttifakında hayal çoktur, hantallık pek çoktur. Türkiye’nin parlak geleceği cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir. Erken seçim Türkiye’nin gündeminde yer almamaktadır. Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri 2023 yılının Haziran ayında yapılacaktır. Aziz Türk milleti kararını vermiş, gelecek ümitlerini cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine bağlamıştır.”
İNSANÜSTÜ ÇABA GÖSTERECEĞİZ
“MHP, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin bütün kurum ve kurallarıyla işlemesi için insanüstü çaba gösterecektir. Milliyetçi Hareket Partisi, 2023 yılının Haziran ayında TBMM’de milletvekili sayısını azami düzeye çıkarıp Cumhur İttifakı’nın Anayasa’yı değiştirme çoğunluğuna ulaşması, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrardan ve açık ara farkla Cumhurbaşkanı seçilebilmesi için olağanüstü bir mücadele azmi sergileyecektir.”
YENİ ANAYASA İÇİN ÇALIŞACAĞIZ
MHP, yeni bir anayasanın yapılması konusunda çalışacaktır. Bizi bir hayli düşündüren çarpıklık, zillet ittifakının yabancılardan beklediği ayıplı ilgidir. ABD’nin yeni Ankara Büyükelçisi Flake, 7 Ocak’ta Türkiye’ye gelmiştir. Flake, 26 Ocak’ta sayın Cumhurbaşkanı’na güven mektubunu sunmuştur. 31 Ocak’ta İBB Başkanı’nı ziyaret etmiştir. Bu ziyaret sorgulanmaya açık bir tercihtir. ABD’nin Ankara Büyükelçisi’nin ayağının tozuyla, henüz çiçeği burnundayken koşa koşa İmamoğlu’na gitmesi zarfsız bir mesajdır.
ABD ELÇİSİ’NE SESLENDİ: SEN KENDİNİ NE SANIYORSUN!
“Be hey büyükelçi sen kendini ne sanıyorsun? Sen kim oluyorsun? Kimi kandırıyorsun? Ters diplomasiyle nereye varmayı aklından geçiriyorsun? Askıda ekmek projemizden haberin oldu mu? Diplomatik nezaketi çiğneyerek soluğu İBB’den alması kasti ve programlanmış bir tahriktir. Ankara’da ziyaret edilecek makamlar bitti de geriye İBB mi kaldı? Türkiye’ye bir nevi müstemleke ülke muamelesidir. Kılıçdaroğlu’nu da mı evvelde ziyaret etmeyi aklına getirmedi. Bu ne telaştır, neyin işaret fişeğidir. Türkiye’de iktidarın yolu yabancı başkentlerden geçmez, geçmeyecektir. Herkes haddini, hududunu bilsin.”
KAVALA KARARINA TEPKİ
“Asıl bu sözde karar, Türkiye’nin egemenlik haklarını ihlal etmektedir. Hukuk demek devlet demektir. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi hukukumuza zehir saçmıştır. Türk yargısı bağımsızdır. Görülen bir dava ile ilgili görüş bildirmek kabul edemeyeceğimiz bir çirkinliktir.”
