BASRİ DOGAN | AMSTERDAM, TR724
Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi liderliğini ve siyaseti bırakan Başbakan Mark Rutte, 22 Kasım seçimlerinden sonra NATO ve uluslararası bir göreve ilgi duyduğunu ifade etti. Mark Rutte, Hollanda’da yaklaşık 13 yıldır başbakanlık görevini yürütüyordu.
Mark Rutte, 22 Kasım’da yapılacak olan erken genel seçim sonrası, yeni hükümet kurulana kadar geçici olarak başbakanlık görevine devam ediyor. 22 Kasım genel milletvekili seçimleri sonucunda, uluslararası bir pozisyon düşünebileceğini belirtti. Hollanda Radyo 1 röportajında NATO’nun yeni başkanı gibi bir uluslararası göreve ilgi duyduğunu ifade etti.
Siyasi analistlere göre önümüzdeki baharda yapılması planan NATO genel sekreterliği için Mark Rutte favori olarak kabul ediliyor. Rutte’nin bu açıklamasının zamanlaması hem yerel hem de uluslararası düşüncelerin bir karışımından kaynaklanıyor.
Hollanda’daki Liberal Parti VVD seçim kampanyası için uygun bir dönem olduğu düşünülüyor. Ayrıca, Rutte’nin yurtdışına gitmek istediğini ve VVD içinde önemli isimlerin bulunduğunu göstermek istiyor.
Rutte, röportajda üç potansiyel uluslararası işten bahsetti: Avrupa Konseyi Başkanı, Avrupa Komisyonu Başkanı ve NATO Genel Sekreteri. Avrupa Konseyi Başkanlığı onun için yarı zamanlı bir pozisyon olduğunu belirtti. Avrupa Komisyonu Başkanlığı ise şu an için dolu olduğu için NATO Genel Sekreterliği seçeneği ön plana çıkıyor.
NATO’da henüz resmi bir adaylık süreci başlamadı, ancak Rutte’nin niyeti NATO merkezinde konuşulan bir konu haline geldi. Rutte, Fransızlar, İngilizler ve Almanlar gibi ülkelerden destek aldığını iddia ediyor.
Rutte’nin lehine olan faktörlerden biri, Avrupa Birliği’nde en uzun süre görev yapmış liderlerden biri olmasıdır. Ancak Amerika’da adının daha fazla duyulması gerekebilir. ABD’de etkili bir Cumhuriyetçi senatör olan Mitt Romney, Rutte’yi yeterince tanımadığını söyledi.
Ukrayna’ya müdahaleden sonra Rutte, ülkenin sadık bir müttefiki olarak ortaya çıktı. Bu nedenle Polonya ve Baltık ülkeleri için kabul edilebilir bir NATO Genel Sekreteri olabilir.
Ancak Rutte’nin olumsuz yönleri de bulunuyor. Hollanda, hala NATO’nun savunma için belirlediği GSYİH’nın yüzde 2’sini karşılayamıyor. Ancak gelecek yıl bu hedefe yaklaşacak. Daha önemlisi, NATO’nun birinci kadın liderine ihtiyaç duyduğunu düşünenlerin sayısı fazla. Rutte, radyo röportajında bu konuda olasılığını düşük gördüğünü ifade etti, çünkü diğer kadın rakipler bulunduğunu belirtti.
NATO içinde, diğer iki rakibin şanslarının düşük olduğu görüşü hakim. İlk olarak, Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen’in seçilme şansı sınırlı çünkü daha önce Norveçli Stoltenberg ve Danimarkalı önceki Genel Sekreter Rasmussen gibi bir başka Kuzey Avrupalı Genel Sekreter gelirse, bu durum çekici gelmeyebilir.
Ayrıca, Danimarka savunma harcamaları için NATO’nun yüzde 2 normunu karşılamıyor. Estonya bu normu aşıyor ancak Kallas, Rusya karşıtı açıklamaları nedeniyle çekici gelmeyebilir. Bu durumda Ursula von der Leyen, NATO Genel Sekreterliği pozisyonu için en güçlü aday olarak görünüyor. Gelecek baharın gelmesiyle Rutte’nin NATO pozisyonunu alıp almayacağı kesinlik kazanacak gibi görünüyor.