Madem hibe, uçağı satalım

HABER-YORUM | SEMİH ARDIÇ

“Katar’dan gelen uçak hediye mi, satın mı alındı?” münakaşası bitmedi. Haklı itirazlar var.

Biz bir an için Reis-i Cumhur Recep Tayyip Erdoğan’ın beyanını esas alalım. Erdoğan, “Biz uçakla alakadar olduk. Bunun üzerine Katar Emiri Temim sağolsun hediye etti.” dedi.

Bir devlet başkanının bir başkasına “uçan saray” diye nitelendirilen bir uçağı hediye ettiği vaki olmasa da Erdoğan’ın beyan ettiği husus kendisi için de bağlayıcı.

Aslolan beyansa Erdoğan’ın sözleri krizle boğuşan Türkiye’ye bu mevzuda daha fazla vakit kaybetmeme ve münakaşayı tatlıya bağlama fırsatı sunuyor.

“SATILIK VIP UÇAK” İLANI VERELİM

Madem hediye, madem hibe o uçağa tek kuruş masraf yapılmasın. Katar’ın daha evvel Fransa’da, İsviçre’de verdiği ilanlar gibi Türkiye de “satılık” ilanı versin.

İkinci el fiyatı 500 milyon sterlin olan Boeing 747-8 tipi uçaktan elde edilecek gelir Hazine’ye irat (gelir) kaydedilsin.

18 Eylül tarihli kur üzerinden hesap yaparsak 500 milyon sterlin yaklaşık 4 milyar 200 milyon TL’ye tekabül ediyor.

4,2 MİLYAR TL AZ PARA DEĞİL

Cumhurbaşkanlığı’nın filosunda irili ufaklı 20’ye yakın uçak ve helikopter mevcut olduğuna göre Katar’dan bir şekilde gelen uçağın satılmasından mütevellit bir zaafiyet ihtimali de yok.

Bir başka ifadeyle itibardan da tasarruf edilmeyecek. Bütçesi bir ayda 6 milyar TL, ilk 8 ayda 51 milyar TL açık vermiş bir memleket için 4,2 milyar TL hiç de hafife alınacak bir tutar değil.

Krizde ilk iş olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçesinden 2 milyar TL kesintiye gidilmişti.

KRİZDE UÇAĞA PARA HARCANIR MI?

Kiralanmış lüks makam arabaları ve plazalardan vazgeçmek yerine MEB’in zaten yetersiz bütçesi tırpanlandı.

Latife bir tarafa Türkiye’nin ağır bir krizden geçtiği şu günlerde uçağın satın alınması ve tadilatına bir kuruş dahi harcanması abestir, israftır.

AKP’ye rey veren insanlar bile birebir sohbet ederken rahatsızlığını ifade ediyor.

Hazine 18 Eylül tarihli ihalede 2,1 milyar TL borç alabilmek için yüzde 25,1 faiz ödeyeceğini taahhüt etti. Yüzde 25 faiz. Bir senenin sonunda aldığı paranın dörtte biri kadarını faiz olarak ödeyecek.

LOBİLERE ÇALIŞAN İKTİDAR

Faiz, döviz, inşaat ve banka lobileri derken garibanın sofrasından eksilen erzak başkalarının kuş sütü eksik sofralarına altın tepside taşınıyor.

8 ayda 50 milyar TL’yi faize ödeyen Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) faizden ne kadar rahatsız olduğunu vatandaştan toplanan vergilerin nerelere harcandığına bakarak anlayabiliriz.

Vergiler maalesef faize, Saray’ın lüks harcamalarına ve kamudaki makam saltanatına gidiyor. Kalanla da memur, işçi ve emeklinin maaşı ödeniyor. Yatırım, istihdam, araştırma-geliştirme faaliyetleri hükûmet için tali meseleler.

O SUÂLE KADAR DOLU DİZGİN YAZDIM…

Üstelik krizde vatandaş ile empati yapmak içtimaî tesanüdü kuvvetlendirir.

7 yatak odalı VIP uçak madem hibe edilmiş yarından tezi yok satılsın. Geliriyle de vatandaşın bir eksiği ikmal edilsin. Zinhar kömür ve makarna dağıtılmasını kastetmedim.

“Hayalperest olmayın. Erdoğan’ın tek adamlığını ilan ettiği Türkiyede bunlar mümkün mü?” suâline kadar dolu dizgin kaleme aldım. Orada durdum, tükendim.

Mamafih 10-15 dakikalığına da olsa idealizmin yamaçlarında bol oksijen ve umut depolamak iyi geliyor insana…

Tecrübe ile sabittir, herkese tavsiye ederim.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin