Kızılay Başkanı Kerem Kınık ve 6 Kızılay yöneticisine son 2 yılda ‘huzur hakkı’ adı altında 2.5 milyon lira ödendiği ortaya çıktı.
CHP Ankara Milletvekili Tekin Bingöl, “huzur hakkı” belgelerini açıkladı. Kınık ve 6 yöneticinin her ay 9 şirketten ‘huzur hakkı’ adıyla 3’er asgari ücret aldıklarına dikkat çeken Bingöl, “Geçen yıl bu şirketlerden 1 milyon 717 bin 662 TL, bu yılın ilk 6 ayında da 844 bin 633 TL huzur hakkı verildi” dedi.
”KIZILAY’DAN MAAŞ ALMIYORUM DİYEREK HALKI YANILTIYORLAR”
Sözcü’de yer alan habere göre, Kızılay’ın 9 şirketi olduğunu, şirketlerin yönetim kurulu üyelerinin her ay “huzur hakkı” aldıklarını belirten Bingöl, şunları söyledi:
”Kızılay’dan ‘maaş almıyorum’ diyerek halkı yanıltıyorlar. Ortada maaş yok ama şirketlerden ‘huzur hakkı’ altında alınan milyonlar var. Kızılay bünyesinde 9 farklı şirket var. Bunların ilki 30 Kasım 2018’de 100 milyon TL sermaye ile kurulan Kızılay Yatırım Holding A.Ş. Bu şirket aynı zamanda diğer şirketleri şemsiyesi altında tutuyor. İkinci şirket Ocak 2019’da 50 milyon TL sermaye ile kurulan Kızılay İçecek. Ardından 2019’da sırasıyla 10 Mayıs’ta Kızılay Gayrimenkul ve Girişim Sermayesi Portföy Yönetim Şirketi, 16 Mayıs’ta Kızılay Sağlık A.Ş., 20 Haziran’da Kızılay Kültür ve Sanat Ticaret A.Ş., yine 20 Haziran’da Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş., 2 Ağustos’ta Kızılay Sistem Yapı A.Ş. ve 2020 4 Mart’ta Kızılay Bakım A.Ş., 3 Temmuz’da da Kızılay Lojistik A.Ş. kuruluyor. Ve kurulan bu şirketlere Kızılay’ın bütün mal varlıkları ile faaliyet alanlarına göre çadır fabrikaları, maden suyu fabrikaları, hastaneler ve 6 binin üzerinde gayrimenkul devredildi.”
22 Ağustos’taki “Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın 13 maaş iddiası Meclis’e taşındı” haberine aşağıdaki yorumumu yayınlamıştınız.
“Ege bir Türk gölü değildir, Ege bir Yunan gölü de değildir, binanaleyh Ege bir göl değildir…” gibi bir söz vardı.
Siz “13 yerden maaş” dersiniz, bir kısmı “maaş”, bir kısmı “ücrettir”; kalkıp “yalan söylüyorsunuz” derler…
Tamamını tespit edememişsinizdir, 13’den fazladır yine “haysiyetsiz yalancılar” diye bağırırlar.
“13 yerden maaş alıyor” dersiniz, aslında kendisinin aldıkları için bir talepte bulunmadığını, onların verdiğini düşünür, “biz almıyoruz onlar veriyor” anlamında “yalannn!” diye höykükürler.
Onlar 13 maaş almıyordur; banka hesaplarına yatıyordur; “utanmaz yalancılar” derler.
Gelenlerin bir kısmını, yakınlarına, büyüklerinin (!) gösterdikleri adreslere paslıyorlardır; yine sizi suçlu çıkarırlar..
Allah, “devletin malı deniz…” felsefesiyle devlete çöreklenip, milletin kalem-kağıdını kullanmayanları çoluk çocuk nehir geçmek zorunda bırakanları bildiği gibi yapsın inşallah…”
Aklıma diğerleri gelmişti ama “huzur hakkı” gelmemişti. Düzeltir özür dilerim…