CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da katıldığı partisinin Meclis’teki grup toplantısında yaptığı konuşmada İçişleri Bakanı Soylu’nun İmamoğlu’na yönelik sözlerine tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, “İmamoğlu size büyük lokmadır. Boğazınıza takılır boğulursunuz. Boğarız sizi boğarız.” diye konuştu.
Süleyman Soylu, dün yaptığı açıklamada, “Yargı kararı kesinleşirse görevden alırım.” ifadelerini kullanmıştı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Süleyman Soylu’nun hakkında verilen yargı kararının kesinleşmesi durumunda görevden alacağını söylediği Ekrem İmamoğlu için, “İmamoğlu’yla baba oğul gibiyiz. Kendisi CHP’nin evladı olduğu kadar benim de evladımdır.” dedi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
HDP’YE YÖNELİK ABLUKAYA TEPKİ GÖSTERDİ
Altı lider bir aradayız, hepimiz aynı şeyleri düşünüyoruz demokrasiyi savunuyoruz bu ülkeye demokrasiyi ya getireceğiz, ya getireceğiz, beraber getireceğiz. bazen soruyorlar veya eleştiriyorlar efendim demokrasi diyorsunuz milletin mutfağında bir şey kalmadı diye. mutfakta bir şeyin kalmamasına yol açan temel olan bu ülkede demokrasi olmamasıdır.
Bu çerçevede ilk adım demokrasi sonra hep beraber hızlı büyüme ve kalkınma. bunu yapacağız çünkü her şeyimiz var. İmkanlarımız var, devlet olarak saygınlığımız var. demokrasinin olmadığını gösteren bir olay, bir partinin genel başkanı İstanbul’da kendi ilçe binasına giremiyor! Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır, onlar şeytanlar ve bunu yapıyorlar ve bizler de beraber mücadele edeceğiz.
Bunu yaparken polis arkadaşları asla suçlamıyorum, onlara talimat veren bunların suçlusu. Bu talimatı verenler gücünü saraydan aldığını biliyorum. O nedenle bizler taşkınlığa kapılmadan sağduyu ile hareket ederek sandığı bekleyeceğiz. Saray ve şürekâsını hep beraber yolcu edeceğiz.
İNTİKAM DUYGUSUYLA DEVLET YÖNETİLMEZ
90 yaşındaki adam hapiste tutulmaz. Eğer devlet olarak siz bunu yapmaya kalkarsınız kişilerden intikam alırsınız. İntikam duygusuyla devlet yönetilmez; adaletle, birikimle yönetilir. 90 yaşındaki insanlara ben sizleri hapislerde öldüreceğim derseniz demokrasinin, insan haklarının olmadığı algısı çok daha güçlü bir şekilde ortaya çıkar. Buradan iktidar sahiplerine sesleniyorum; 85-90 yaşındaki insanlar hapiste kalmasın diyorsanız her türlü katkıyı vermeye hazırız. İntikam duygusuyla bir devlet yönetilmez!
Dramatik bir olayı sizlerle paylaşmak isterim. Bir insan hakları ihlali. Van Büyükşehir Belediyesi’nde 306 taşeron işçisi var. Bunlar malum karar çıktı bir sözlü sınav yapılacak kadroya alınacaktı. Sözlü sınava giriyorlar 306 kişiden bir kişi bile kazanamıyor, eliyorlar. Hepsinin işine son veriyorlar. Arkadan bunlar itiraz ediyor, yargı evet haklılar diyor.
Bunun üzerine ikinci kez sözlü sınava alıyorlar yine aynı numara çekiliyor. Allah aşkına bunlarda din iman var mı? Yine bunlar itiraz ediyorlar, burada bir haksızlık var diyorlar. Mahkeme kararı üzerine üçünü kez sınava giriyorlar, 24 kasım 2022 tarihinde yine bu sınavda 306 kişiden bir kişi sözlü sınavı kazanamıyor.
Ya aklı başında olan herkese sesleniyorum Allah aşkına ya bu kadar büyük vicdansızlık olur mu! Bu süreçte 6 işçi hayatını kaybetti. Bunun vebali kimin omuzlarında?
Sınavda neler soruluyor? ‘Barbie bebeğin yanındaki sevgilisi kim?’ Soruya bakın. 40 haramilerin lideri kim. Ben olsaydım biliyorum da ama onlar söyleyemezler. ‘Efsane Çeçen liderinin adı ne?’ Nereden bilsin Allah’ın garibanı yolları süpürüyor bu adam.
SAHTE RAPOR ALIYORLAR, ARKASINDAKİ GÜÇ KİM?
Adalet Bakanlığı’na bütün milletvekili arkadaşlarımla yürüdük. 6 yaşındaki bir çocuğa sistemli tecavüz edilmesi ve bunu karşısında iktidarın suskun olması. Küçük bir çocuk sistematik tecavüze uğruyor, bakan ‘2 yıldır haberimiz var’ diyor, savcıları, polisleri çalıştırmadılar, sahte raporları aldırdılar, bunun arkasındaki güç kim! Ya bunlarda vallahi de billahi de vicdan, ahlak, erdem yok. Bir çocuğun hakkı için Adalet Bakanlığı’na yürüdüm. Sonra ne oldu? Devletin refleksi çalışmaya başladı. Demek ki bu kardeşiniz haklı.
Vallahi de billahi de yemin ediyorum bunlar devleti yönetemiyorlar. Çalışan devleti durduruyorlar. Üretecek devleti engelliyorlar. Süt üretimi düştü, süt veren ineklerin neredeyse tamamını kesime gönderdiler. Üç adım sonrasını bırakın ayrın sabah ne karar alacaklarını bilmiyorlar. Tek söyledikleri bi yaparız. Senin yaptığın meydanda zaten.
Çiftçi borç batağında 276 milyar borcu var. Çiftçiye verilen destek 2022’de 39 milyar 823 milyon lira, oysa kanuna göre verilmesi gereken 134 milyar 290 milyon lira. Çiftçi kardeşim senin de hakkını ben savunuyorum. Sana verilmeyen para tefecilere gidiyor.
SOYLU’YA YANIT VERDİ: SEN ATAMAYLA GELDİN O SEÇİMLE
Son günlerde yaşadığımız tabloya geleyim. Önce düzmece bir dava açtılar. Sonra saray bu mahkemeye müdahale etti. Asla çıkarılamayacak bir kararı bu mahkemeden çıkardılar. Her şeyi alenen yaptılar. 85 milyonun önünde adaleti açıkça katlettiler.
Bir de bunlar olurken malum sarayın bir de fotoromanı var. O da başka bir pisliğin içinde. Bir bakıyoruz o da cesaretlenmiş konuşuyor. Neymiş 16 milyonun sevgilisini görevden alacakmış. Beyefendiye bakın. Sen kimsin Ekrem İmamoğlu kim! Sen Ekrem İmamoğlu’nun tırnağı bile olamazsın! Ekrem İmamoğlu’nun adını ağzına alman için önce bir ağzını yıkayacaksın.
Sen atamayla geldin o seçimle. Senin ne haltlar işlediğini ben gayet iyi biliyorum, senin neler çevirdiğini de biliyorum. Kripto dolandırıcıları senin yanında, mafyaya haber uçurmak senin görevin, uyuşturucu baronlarıyla fotoğraf çektirirsin, kirli paranın da bir numaralı adamısın. Ben bunları bilmiyor muyum! Tamamını biliyorum.
Yine söyleyeyim. İmamoğlu size büyük lokmadır. Boğazınıza takılır boğulursunuz. Boğarız sizi boğarız!
ERDOĞAN’A SESLENDİ: İHTİRASININ ESİRİ OLMA
Belediye başkanımız Ekrem İmamoğlu bugün buradadır. Sizin bilmediğiniz ama bizi yakından tanıyanların iyi bildiği bir şeyi bu kürsüden sizlere ifade edeceğiz; ben Ekrem İmamoğlu ile baba-oğul ilişkisi gibiyiz. Kendisi CHP’nin evladı olduğu kadar benim de evladımdır. Ona sahip çıkmak boynumun borcudur.
Şimdi yan kesici saraylara sesleniyorum, bu kantar sizi çekmez. Erdoğan’a da insanı olarak bir şey söylemek isterim, ihtiras doymak bilmeyen bir canavardır. İhtirasının esiri olma, kin kusma, öfke kusma. Adaletli adil olmaktan ayrılma. İhtirasına teslim oluyorsan ki oluyorsun süren doluyor. 4-5 ay sonra göreceksin.