HABER ANALİZ | İLKER DOĞAN
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dün siyasi hayatının en önemli hamlelerinden birini yaptı. Rejimin ‘paramiliter gücü’, Erdoğan’ın ‘Devrim Muhafızları’ olarak tanımlanan SADAT’ın kapısına dayandı. İçeriye alınmadı. SADAT’ın kapısında sert bir konuşma yaptı. Seçim güvenliğin konusunda endişelerinden bahsetti.
SADAT’ı, AKP rejiminin emrinde faaliyet gösteren ‘paramiliter’ bir kuruluş olarak tanımladı: “Düne kadar Erdoğan’ın danışmanlığını yapıyordu bunlar. Bu kuruluşun hedefleri arasında gayrı nizami harp eğitimi de var. Yani sabotaj, baskın, pusu kurma, tahrip, suikast ve tedhit. Türkçesi terör. Aynı zamanda terörist yetiştiren bir kuruluştur.”
BU SEÇİM OLACAK!
Kemal Kılıçdaroğlu, daha sonra sosyal medya hesabından paylaşımlarda bulundu. Satır aralarında önemli mesajlar vardı. Rejimin, seçim öncesinde ülkede kaos çıkarmak için SADAT’ı kullanmayı planladığını ima etti. “Her türlü kaostan SADAT gibi paramiliter danışmanlar sorumlu tutulur. Bil. Öyle heveslere girişme. Buradan mafyacıklara da sesleniyorum. Size de sokaklarımızı teslim etmeyeceğiz. Bu seçim olacak. Seçim güvenliği ne pahasına olursa olsun sağlanacak.” dedi.
SEÇİM ÖNCESİ SADAT DEVREYE Mİ GİRECEK?
CHP liderinin SADAT ziyareti kamuoyu için sürpriz oldu. CHP’li vekillerin açıklamalarından söz konusu ziyaretin bu sabah planlandığını anlıyoruz. CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, Halk TV’de İpek Özbey’in, “SADAT’a gideceğinizi biliyor muydunuz?” şeklindeki sorusuna, “Hayır, bilmiyorduk. Karar bu sabah alınmış.” diye cevap veriyor.
Ziyaretin nedenini ise şöyle anlatıyor: “SADAT’ın kirli bir yönü var, bunu sorgulamak istedik. Seçim güvenliği için, ülkenin güvenliği için gittik. Çünkü gündemimizde seçim var. Sandık güvenliği, halkın iradesinin güvenliği çok önemli. Bu yapının Saray’la çok ciddi bir ilişkisi var.”
Hem Ali Mahir Başarır’ın hem de Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından anlaşıldığı üzere; ana muhalefet partisi, rejimin SADAT eliyle seçimlere müdahale edeceğine dair sağlam duyumlar alıyor. Kılıçdaroğlu’nun, “Bu seçim olacak.” vurgusu da çok önemli… Zira bu vurgu, iktidarın kaos çıkartarak seçimi ‘öteleyeceğine’ dair iddiaların da ciddi olduğunu gösteriyor.
ERDOĞAN’IN ‘DEVRİM MUHAFIZLARI’
SADAT, 2012 yılında Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nden atılan 23 subay tarafından kuruldu. Adnan Tanrıverdi, söz konusu dönemde yaptığı açıklamalarda SADAT’ı AKP hükümeti yetkililerinin talimatıyla kurduğunu bizzat açıklamıştı. Tanrıverdi, 15 Temmuz’dan 1 ay kadar sonra Erdoğan’ın ‘askeri başdanışmanı’ olarak atanmıştı. ‘Mehdi’ açıklamasından sonra istifa etmek zorunda kalana kadar bu görevi yürüttü.
Adnan Tanrıverdi’nin, “Mehdi gelecek. Ortamı buna göre hazırlamalıyız.” açıklamaları uzun süre gündem olmuştu. Tanrıverdi, başka bir konuşmasında ise TSK’yı 15 Temmuz sonrası yeniden yapılandırdıklarını söylüyordu.
MERAL AKŞENER, 2018’DE GÜNDEME GETİRMİŞTİ
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 2018 yılı ocak ayında SADAT’ı gündeme getirmişti. Akşener, Konya ve Tokat’ta silahlı eğitim kampları kurulduğuna yönelik duyumlar aldığını belirterek konunun araştırılmasını istemişti. Gazeteci Saygı Öztürk’e konuşan Akşener, “Bunların seçim döneminde rol alacakları, istenmeyen bir sonuç çıkması halinde karışıklık yaratacakları yolunda yoğun söylentiler var. Bunlardan birisi de SADAT diye bir yapı.” ifadelerini kullanmıştı. SADAT, iddiaları yalanladı.
Suç örgütü lideri Sedat Peker, SADAT’la arasındaki irtibat sağlayan kişilerin, Meral Akşener aleyhine bazı tweetler hazırlayarak insanların kafasını karıştıralım dediğini öne sürmüştü. Peker, Peker, AKP yetkilileri ve SADAT temsilcilerinin yönlendirmesiyle Meral Akşener hakkında aslı astarı olmayan ‘şüphe uyandıran’ paylaşımlar yaptığını anlatmıştı.
SADAT ARAŞTIRILSIN TEKLİFİ, AKP VE MHP OYLARIYLA REDDEDİLDİ
Geçtiğimiz yıl haziran ayında HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç, SADAT’ın El Nusra’ya silah gönderdiğine dair iddiaları Meclis gündemine taşıdı. Önerge AKP ve MHP’li vekiller tarafından reddedilmişti.
SADAT’LA İLGİLİ İDDİALAR KORKUNÇ
SADAT kendisini ‘savunma alanında danışmanlık ve askeri eğitim veren şirket’ olarak tanımlıyor. Ancak gerçekler çok farklı…
Suç örgütü lideri Sedat Peker, SADAT’ın Suriye’deki El Nusra örgütüne silah taşıdığı ifşa etmişti. Peker, “SADAT’ın güvenlik şirketi olduğuna bizi inandırmak isteyen şeytanlar! Hangi güvenlik şirketi dünyanın en özel timlerinden biri olan Rusya’nın Alfa timlerindeki kişilerle anlaşıp en yetenekli personeline kayıt dışı özel eğitim verdirttirir? Alfa timlerinin uzmanlığı hem istihbarat hem de suikast neticeli operasyonlardır. Kimi kandırıyorsunuz?” demişti.
Suriye ve Libya iç savaşlarında cihatçıları toplayıp eğittiği ileri sürülen SADAT’ın, suikast tekniği ve gayri nizami harp hizmeti verdiği ortaya çıkmıştı. SADAT, verdiği hizmetleri AKP döneminde aldığı özel güvenlik yetkisi ile yürütüyordu.
- HDP’nin İzmir İl binasındaki saldırıda Deniz Poyraz’ı katleden katil Onur Gencer’in de SADAT’la irtibatı olduğu iler sürülmüştü. HDP’li Hüda Kaya, tetikçinin Suriye’de AKP rejiminin ‘Devrim Muhafızları’ olarak tanımlanan SADAT tarafından eğitildiğini iddia etmişti.
15 TEMMUZ’DAKİ ROLÜ HİÇ ARAŞTIRILMADI
SADAT’ın 15 Temmuz kumpasında görev aldığı ve 250 kişinin hayatını kaybettiği olaylardan sorumlu olduğu iddiaları hiç bir zaman soruşturma konusu yapılmadı.
15 Temmuz’a katılan SADAT üyesi Osman Görer’in itirafları geçtiğimiz yıl gündeme bomba gibi düşmüştü. YouTube’da yayın yapan ‘Öteki Yorum’ programında gazeteci Adem Karaçoban’ın konuğu olan Osman Görer, özetle, 15 Temmuz’u emekli general Adnan Tanrıverdi’nin kurduğu SADAT’ın gerçekleştirdiğini anlatıyordu. “15 Temmuz’u Gülen Cemaati yapmadı, buna şahidim.” diyordu. Tankla insanları ezdiklerini söylüyordu Görer… Terör saldırısı var denilerek, tuzağa çekildiklerini iddia etmişti.
RUBİN: SİVİLLERİN ÇOĞUNU SADAT VURDU
15 Temmuz darbesini aylar öncesinden tahmin eden eski Pentagon yetkilisi Michael Rubin, 2016 yılı kasım ayında çok çarpıcı bir yazı kaleme almıştı. Rubin, söz konusu yazısında 15 Temmuz gecesi sivillerin çoğunu Saray’a bağlı SADAT milislerinin vurduğunu ileri sürüyordu.
NEVZAT TARHAN’DAN İTİRAF
SADAT danışman kadrosunda adı geçen isimlerden emekli Albay Prof. Dr. Nevzat Tarhan 15 Temmuz’dan birkaç gün sonra Habertürk Televizyonunda katıldığı bir programda bu iddiayı destekleyen ifadeler kullanmıştı. SADAT’ın psikolojik harp sorumlusu olarak ismi gündeme gelen Tarhan, 15 Temmuz’da ASDER mensuplarının görev aldığını açıkladı. Kendisinin SADAT’la bağlantısı olmadığını iddia etti.
TANRIVERDİ: ASDER’LE BAĞLANTILIYIZ
Peki ASDER’in SADAT’la bağlantısı var mı? Söz konusu soru 2014 yılında Adnan Tanrıverdi’ye soruluyor. Cevabı aynen şöyle: Tabii ki var. ASDER, bir hak arayışı, bir mağduriyetin giderilmesi için kurulmuştu. SADAT ise ülkemize ve İslam ülkelerine, inancımız ve üstlendiğimiz misyonumuz gereği hizmet etmek için yine ASDER bünyesindeki arkadaşlarımızın bir araya gelmesiyle kuruldu.”
Bütün bu açıklamalardan anlaşıldığı üzere, SADAT 15 Temmuz’da görev almış.
SEDAT PEKER: TARHAN, SADAT’IN HİSSEDARI
Nevzat Tarhan’ın açıklaması neden önemli?
Nevzat Tarhan, yukarıda aktarılan açıklamasında SADAT’la ilgisi olmadığını savunuyor. Ancak Sedat Peker kendisi yalanladı. Peker, Tarhan’ın söz konusu açıklaması üzerine bir evrak paylaştı. Tarhan’ın SADAT hissedarı olduğunu iddia eden Peker, “SADAT’la ilgili ben açıklamalar yapmaya başlayınca Nevzat Tarhan hisselerini SADAT’ın başkanı Adnan Tanrıverdi’ye satıyor. Yani yine hileye başvuruyorlar.” ifadelerini kullandı.
ŞİMDİ GÖZLER KILIÇDAROĞLU’NDA…
SADAT’ın AKP rejimiyle bağlantısı sır değil. Sabıkasının kabarık olduğu da herkesin malumu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun çıkışından da anlıyoruz ki SADAT’da bir hareketlenme var. Seçim öncesinde bir ‘kaos’ planı devreye alınabilir. Şimdi gözler Kemal Kılıçdaroğlu’na çevrildi; zira CHP lideri siyasi hayatının en önemli hamlelerinden birini yaptı dün.
Asıl önemli olan bundan sonrası; Kılıçdaroğlu ya SADAT’ın üzerne giderek rejimin paramiliter ordusununun tamamen deşifre olmasını sağlayacak ya da yaptığını ‘yeterli’ görerek geriye çekilecek… ‘Devam’ ederse kazanacak; ‘yeterli’ görürse kaybedecek…