Kara bahis çeteleri ne derse o

YORUM | ALPER ENDER FIRAT

Türkiye’de futbol ile ilgilenen herkes önceki gün oynanan Sivasspor-Galatasaray maçında, ev sahibi takımın beraberlik golünün hangi sebeple iptal edildiğini tartıştı. Bütün spor kanalları, yorumcular, spor yazarları bu konuyu konuştu ve bununla ilgili yorumlar yaptı. 

Onlarca yıldır futbolu yakından izlemeye çalışan biri olarak bugüne kadar böyle bir gol iptaline sadece bir kere şahit oldum. Mısırlı hakem Gamal Al Ghandour, 2002 Dünya Kupasında Güney Kore-İspanya çeyrek finalinde, İspanya’nın attığı golü iptal etmişti. Hakemin o golü hangi gerekçe ile iptal ettiğini maçı anlatan spiker gibi bütün dünya da hiç bir zaman öğrenemedi. 

Aslında Türkiye’de adına futbol denen çadır tiyatrosunda her hafta onlarca skandal hakem kararı oluyor ama hiçbirinin üzerine Sivasspor-Galatasaray maçı kadar gidilmedi. Bu konunun üzerine gidenlerden birisi de Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’tu. Dün yaptığı basın toplantısında, Sivas’taki maçı kast ederek, burada bir bahis işi de olabilir dedi. Ali Koç’un başka konuşmalarında da sonuçlara etki eden futbol dışı unsurlardan bahsetmesine sıklıkla rastlıyoruz.  

Devletin mafyayla bu kadar iç içe olduğu bir zamanda milyarlarca dolar paranın döndüğü ‘kara bahis’ sektörünün futbola sirayet etmeyeceği düşünülemez. Hatta Türk futbolu artık bu şebekenin elinde bir çadır tiyatrosundan başka bir şey değil desek yeridir. Ali Koç’un bahsettiği futbol dışı unsurların sonuçlara belki de en çok etki ettiği dönemi yaşıyoruz.

Cevheri Güven bununla ilgili çok detaylı bilgiler verdiği yayınlar yaptı. Sarayın bahis şebekeleriyle ilişkilerini ve futbola siyasetin ve kara bahisin nasıl sirayet ettiğini ince detaylarıyla anlattı. Türkiye’de sivrisineğin kanadındaki yağdan bile haracını alan AKP iktidarının, hamuduyla vurgunlar yapabileceği futbolu nasıl es geçmediğini somut bilgilerle gerçeği öğrenmek isteyenlere  gösterdi. Konuyu daha detaylı hatırlamak isteyenler bunları tekrar dinleyebilir.

Ali Koç da arada bir kara bahisin kıyısından köşesinden bahsedip konuyu değiştiriyor. Fenerbahçe Kulübü başkanının bu konuda artık bundan bir tık ileriye gidebilmesi mümkün değil çünkü atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti. Bundan böyle kara bahis şebekesi Fenerbahçe’yi lig sonunda nereye yazdıysa onu kabul etmekten başka çaresi yoktur. 

Bu ülkede şikeyi ortadan kaldırmak ve futbolu sadece sahada oynanan bir oyun haline getirmek için bir fırsat vardı. 2011 yılında suç üstü yapılan şike bir temiz eller operasyonuna dönüştürülebilseydi Türk futbolu kurtulabilirdi. En başlarda Ali Koç da bundan yanaydı, hatta kendisinin de ‘yapanlar cezası neyse çekmeli bu deliller çok ciddi deliller’ diye beyanları olmuştu. Aziz Yıldırım’ın kara kutusu Bülent İbrahim İşcen’in savcılık ifadelerini Hürriyet Gazetesi’ne bizzat kendilerinin götürüp verdiği de söyleniyordu.   

Sonra ne oldu, konjonktür değişti. Bu kadar somut delillerin olduğu şike davası, şikeciliği suçüstü yapılmış emek hırsızlarının kahramanlık hikayesine dönüştürüldü. Futbol sahalarındaki sonuçların saha dışında belirlendiği bu en somut olayın üzerine hukuk ve adalet gözetilerek gidilseydi bugün başta kendisi olmak üzere kimse şikayet etmeyecek, ülkede temiz futboldan bahsetmek mümkün olacaktı. 

Ama Ali Koç ne yaptı? Değişen konjonktüre anında kendini adapte etmekle kalmadı, gidip Hidayet Karaca gibi masum ve mazlumlara iftira atmayı kendisine yakıştırdı. Bahis şebekeleri, mafya, çeteler, suç örgütleri, siyaset aracılığıyla ülkedeki polis ve savcıların gözünü öylesine korkuttu ki, onların maç sonuçlarını tayin ettiğini canlı yayında izleseler dahi hiçbir polis ve savcı bu olayla ilgilenmeyecek hale getirildi. 

Ali Koç, ‘Sivasspor-Galatasaray maçında yaşananları Allah’ın bir lütfu olarak görmek ve köklü değişiklikler yapmak için bir fırsata çevirebiliriz’ anlamına gelecek sözler söylüyor da insan dinledikçe acı acı gülüyor. Bahis çeteleri, şikeciler atı alıp Üsküdar’ı çoktan geçti. Hırsızları kayıklarıyla Üsküdar’a geçiren de Ali Koç’un kendisi oldu. 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

2 YORUMLAR

  1. Ne zaman Fener düşmanlığınız bitecek! Türk futbolunda Fener olmasa tertemiz bir bahçeye dönüştürmüşsünüz ligi. Tayyip ağzı ile güzel yazmışsınız yine. Tek taraflı.

  2. Neden sevmediğiniz yorumları siliyorsunuz? İnsanlar sizinle aynı fikirde olmak zorunda değil. Hakaret etmeden istediğimiz yorumu yazabilmeliyiz. Farklı fikirlere saygınız yoksa; sahte özgürlükçü takılmayın.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin