İYİ Parti Sözcüsü Prof. Dr. Kürşat Zorlu, gündeme ilişkin parti merkezinde değerlendirmelerde bulundu. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay arasında yaşanan ‘hukuk krizine’ değinen Zorlu, yürütmenin tavrının da krizi derinleştirdiğini anlattı. Kürşat Zorlu, “Eğer bu adımlar anayasa değişikliği için yapılıyorsa, durum daha da vahimdir.” dedi.
Kürşat Zorlu’nun açıklamalarından bazı bölümler şöyle:
- Bu tartışma ikliminden faydalanarak Türkiye’yi bir ‘anayasa’ tartışmasına sokmak gibi bir niyetleri varsa biz buna tamamen karşıyız. Türk Anayasası, ‘sahibinden satılık’ bir ev değildir arkadaşlar. Evin sahibi Türk milletidir, satmaya da kiralamaya da niyeti yoktur. Biz de sonuna kadar milletimizin bu kararının arkasında duracağız.
- Sayın Erdoğan, AYM kararlarının ‘bağlayıcı’ olmadığını ısrarla ifade etmektedir. Buradan hareket edilerek dünden bu yana ‘bireysel başvuru yolunun bir anlamı ve işlevi olmadığına yönelik’ değerlendirmeler de devam ediyor. Bu çok tehlikeli bir yaklaşımdır.
- AYM’lere ancak iç yargı yolunun tüketilmesi sonrası ‘ihlal’ iddiasıyla bireysel başvuru yapılmaktadır. Yüksek mahkemelerin kararlarında Anayasa’ya aykırılık tespit edilmesi durumunda Anayasa Mahkemesi kararı tavsiye niteliğinde değil, bağlayıcıdır ve uygulanmak zorundadır. Bu net bir anayasal hükümdür.
- Bireysel başvuru yolunun amacı ve sonucu budur. Şimdi bireysel başvuru yolunun lafzına ve ruhuna bile aykırı olarak bile yaratılan sözde krize bakıyoruz ki; sanki bireysel başvuru hakkını ortadan kaldırmaya ya da yeniden düzenlemeye yönelik bir irade ve işaret hasıl olmaktadır.
- Bu gerçekten tartışmalı bir durumdur ve biz bunu asla kabul etmiyoruz. Vatandaşımızın böyle bir temel hak ve güvencesini esas alan hakkını elinden almaya çalışmak her bir vatandaşımızın hukuk güvencesinin kalmadığı bir ülkeyle bizi karşı karşıya getirecektir.
- Çözümsüzlük ve gayri milli yargı temasının seçilmesinin sebebi acaba yerel seçimlerde bunu bir argüman olarak kullanma isteği midir?
- Biraz hukuk bilen, anayasal devlet olgusuna inanan herkes bu kaosun bir karanlığın başlangıcı olduğunun farkında. Ama insanlarımızın pek çoğu sesini çıkaramıyor. Maalesef ülkemizi getirdiğiniz durum budur. Bir kutuplaşma aracı oluşturmakta çok mahirsiniz. Erdoğan bu açıklamaları yaparken hukukçu kurmaylarına mı yoksa başkalarına danışıyor, göreceğiz.
- Hali hazırdaki krizi çözmenin yolu çok basit. Anayasa’nın 153. Maddesini uygulamak. AYM’nin kararı kesindir ve bağlayıcıdır. Türkiye Cumhuriyeti, tek bir kişinin şahsı malı değildir.