YORUM | ALPER ENDER FIRAT
İslamcı mahallede epey zamandır konuşulan bir konuyu Ahmet Davutoğlu yüksek sesle dillendirdi. Taha Akyol ve Elif Çakır’a konuşan Davutoğlu diyor ki, “Erdoğan kuşatılmış vaziyette, 28 Şubatçıların vesayeti altında, süreç hızla Erdoğan’ı tasfiyeye doğru ilerliyor, tasfiye edilecek ve ülkeye el koyacaklar, otoriter rejim kuracaklar. Muhafazakarlar en büyük sıkıntıyı çekecek.”
Boğaza dolanan ipin farkına varmış ve ıkına sıkına da olsa konuşmaya başlamış bir politikacı Davutoğlu. Ama ne yazık ki hâlâ çıkarcı, hâlâ hesapçı, hâlâ batan gemi endişesinden çok kendi hesaplarını önceleyen bir yurdum politikacısı olmaktan öteye geçemiyor.
BU YAZIYI YOUTUBE’TA İZLEYEBİLİRSİNİZ ⤵️
Davutoğlu’nun tespitini sadece İslamcı mahallede AKP’ye muhalefet etmeye başlamış olanlar fark etmiş değil, AKP’li geniş bir kesimde de gidişatı görenler var. Ancak devlet korkusu, Recep korkusu, oynanan oyunu seyretmekten başka bir şey yapamaz halde tutuyor onları. Nitekim Devlet Bahçeli, Davutoğlu röportajından sonra Taha Akyol ve Elif Çakır üzerinden bütün mahalleyi tehdit etti.
Ahmet Davutoğlu’nun söylediği şu sözleri, “Türkiye demokratik görüntü içinde adım adım otoriterleşmeye alıştırılıyor. Tıpkı bir Ortadoğu ülkesi gibi adı cumhuriyet ama kendisi otoriter rejim! Bu Erdoğan üzerinden yapılıyor. Bir kere otoriter rejim ihdas edildiğinde sonradan kimin elinde, neyin nasıl kullanılacağının bilinemez,” biz söylediğimiz için başımıza gelmeyen kalmadı. Siyasal İslamcı mahalle bir oldu bizi ve söylediklerimizi linç etti, ama konumuz şimdilik bu değil.
Davutoğlu’nun bu tespitlerini artık birazcık kafası çalışan herkes görebiliyor. Erdoğan’ın kendi iktidarı veya güvenliği için, muhafazakarların bugüne kadar elde ettiği bütün kazanımları pazarlık masasında tuttuğunun farkındalar.
Derin devletle ittifakında, onlar şimdilik Erdoğan’ın şahsına ve akçeli işlerine karışmıyor, Erdoğan da onlara devlet bürokrasisini yeniden teslim etti.
Şöyle bir bakın, 2007 yılının meşhur ‘bayrak mitinglerini’ yapanların neredeyse tamamı bugün AKP saflarında, Metin Feyzioğlu, Yaşar Hacısalihoğlu, Yiğit Bulut, Devlet Bahçeli, Doğu Perinçek, Nedim Şener, Engin Altay, Mehmet Ağar vb gibi bir zamanlar ölümüne AKP düşmanı olanların bugün Erdoğan’dan bile Erdoğancı olmalarını azıcık akıl taşıyanlar görebiliyordur.
Geçmiş dönemde hop oturup hop kalkan, bu ülkenin endişeli modernleri bugünlerde niye hiç ses vermiyor? Çağdaş Yaşam Derneği neden hiçbir konuda ağzını açmaz oldu? Bir zamanlar her gün onlarca açıklama yapan, sürekli endişelerini dillendiren Atatürkçü Düşünce Derneği kendini lağvetmiş gibi. Erdoğan’dan korkuyorlar da mı ortaya çıkmıyorlar, yoksa birileri onlara “Ortalarda görünmeyin istediğimiz her şeyi Erdoğan’la yapıyoruz” mu diyor?
Aklı birazcık başında olan herkes CHP’nin muvazaalı muhalefetini de görüyordur. Her kritik kararda Erdoğan’ın yanında yer almalarını kim nasıl izah edebilir? Mesela 16 Nisan referandumunda seçim devam ederken, kaşeli olmayan oy pusulalarının da geçerli kabul edilmesi gibi skandal bir kararı CHP’nin hiç mevzu etmemesi gözlerden kaçmıyor. Tam seçimlerin yasallığı tartışılacakken CHP yöneticileri alelacele ringe havlu atıp yenilgiyi kabul etmesinin izahı hiçbir zaman olmayacak.
Aynı tavrı 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Muharrem İnce üzerinden yaptılar. Hele “Oy ve ötesi”nin bütün umutları birkaç saatte yok eden skandalları başlı başına konuşulması gereken bir konu.
Hasılı otoriter bir rejimin kurulabilmesi için bu iktidarın devam etmesi lazımdı, muhalefet de Erdoğan’ın iktidarda kalabilmesi için bugüne kadar yapabileceği her şeyi yaptı.
Tabanı Abdülhamit, Diriliş Ertuğrul filmleriyle fetihten fethe koştururken aslında, muhafazakarların boğazına ipi doladılar.
Derin devlet, İslamcı mahallenin açgözlülüğünü, hasedini, kıskançlığını, ham hamasetini tepe tepe kullanarak onlarla birlikte asıl korktukları insanlara soykırım uyguladı. Bir yandan da yoldaşlarının boynuna ipi doladı.
İyide kardeşim bukadarda erdoğan masumlaştırılmaz ki. Olan ne biliyormusunuz. Tayyip erdoğanı aklamaktan başka birşey değil. Nasıl ki akp liler ve avaneleri ülkede meydana gelen her haltı cemaate bağlıyor. Cemaat kalemleride maşallah hepsi değil tabiki büyük çoğunluğu işi ergenekona derin devlete bağlıyor. Kusura bakmayında her işi ergenekona derin devlete bağlamak bizamanların türkiyesinde otobüs durağında bekleyen kişinin gelmeyen otobüsü ABD ye bağlaması espirisine döndü. Yani pes diyorum. Arkadaş her işi her haltı her zulmü ve her ihaneti bizzat ve kendi aklı kabiliyeti ile erdoğan planladı ve icra ediyor. Tabiki erdoğan beşer olduğu için eskiyip yerini ona boyun bükmüş biat etmiş başka şerliler devrealacaklar. Tabiki Allah ın takdiri ni bilemeyiz. Ama şu işleri derin devlete ergenekona bağlamayı bırakın. Şimdi size bir örnek vereyim mit adam kaçırıyor bu derin devlet işi değilmi peki erdoğanın bilgisi talimatı dışında olduğuna inanan varmı. Sanıyorum yoktur
İşte senin derin devlet dediğin yine erdoğandır. Devlet bahçeli biraz etkinleşti hareketlendi değilmi şimdi o derin devletin namınamı hareket ediyor. Kardeşim erdoğan istese bir günde alır aşağı ayrıntısını anlatmayım burdan. E ozaman oda erdoğana göre davranıyor. Maalesef siz bu gidişle erdoğanı çözmüş olmadığınızı teyit eder durursunuz. Erdoğanı bitiren onun doğal sona gelmesidir. Ve eskimesidir. Yoksa ergenekon derin devlet falan zaten hepsi onun mekanizmaları. Adam son 1000 yılın belki nemruta kadar gelmiş geçmiş en büyük zalim ve iktidar sahibi kişiliğidir. Ama onun atalarına olan olduğu gibi bununda ilahi adalet ve kader karşısında esamesi yoktur sıfırdır. Komik yahu yok otoriter rejimin kurulması için iktidar devam etmesi lazımmış. Yok ipi derin devlet dolamış. Sen böyle yazdığın için akp li liler yine suçu cemaate atacak sizin yüzünüzden ülkeyi kaybettik diyecek. Tamam yaptığınız hizmetin gazeteciliğin şu dönemde karşılığı yok tarihe geçecek adınız Allah razı olsun. Ama ne olur memlekette işleri erdoğan dışında bişeye bağlamayın. Çok mu ülke dışında kaldınız ne anlamadım.
Anlatın artık şu ayrıntıları, “Kızıldeniz kapandıktan” sonra bir manası kalmayacak.