İki salla bir bağla

YORUM | LEVENT KENEZ

Demirtaş’la işi bitti. En büyük meselesi referandumdu. Kendisini siyaseten en fazla rahatsız edecek lider de Demirtaş’tı. Sadece kendi tabanına değil muhalefete verdiği rüzgar hapiste olma sebebiydi, referandum ve genel seçimi hapiste geçirterek amacına ulaştı. ‘Kayyım atanırsa yakarız, yıkarız, vururuz’ diye açıklamalar yapan, ‘dünyanın en barışcıl sivil toplum kuruluşu KCK’ Yürütme Konseyi büyükleri de belediye başkanları kulaklarından tutulup hapse atılırken, Demirtaş ekip aracında paket yapılırken keyif sigaralarını yakıyordu. “Kobani düştü, düşecek” dendi diye ülkeyi yakıp yıkanlar çok daha ötesi bir olay için sessiz kaldılar. Bir olay olsun istediğimden değil hani gerçek terör örgütünden bahsederken gerçekçi olalım diye. Anlaşılır sebeplerle, Erdoğan’ın yaptığı tasfiye ve mühendisliğe en fazla destek veren örgütün PKK olduğunu  unutmamak gerekiyor. PKK bugün sessizse güç kaybettiği için değil Suriye’nin kuzeyindeki kazanımlarını korumak için. Dengeler değişip haydi sahneye dendiğinde kanlı eylemlerini yeniden gerçekleştirecek güçte. Yani Soylu’nun palavralarına inanan inanabilir. Hatta ihtiyaç olursa çok kanlı bir eyleme imza atarak Demirtaş’ın tutsaklığına bir 6 ay ilave ettirebilirler.

Demirtaş’ın alınması medyanın kademe kademe susturulması, 15 Temmuz ve sonrası OHAL paketinin içinde bir şeydi ve gerçekleşti. Demirtaş, dün Erdoğan’ın muhtarlara yaptığı konuşmadaki şeylerin hiçbirinden yargılanmıyor. Hoş, Demirtaş da hakkımda davaları açanlar Fetö’cüydü diyerek kendisinden beklenmeyecek şekilde bıçak yaladı ama nafile işe yaramadı. Demirtaş, bu rejim sonrasında bedel ödemiş, şiddeti reddeden ve her türlü şeytanlaştırmaya rağmen Kürt kesimleri dışında da sempatisi olan bir isim olarak siyaset sahnesinde önemli işler yapabilir. İmralı-Kandil arası dengelerde ismi çizilmiş olmasına rağmen kendisine yönelik dış destek bu sorunu çözebilecek güçte. Ama yine de dostlarına dikkat etmesi gerekiyor.

Dün o kadar yüksek perdeden konuştu ki Demirtaş’ın salınacağı neredeyse kesinleşti. Biraz seçim atmosferinde üzerinde tepinir malum dinci-milliyetçi tabana oynadığı için milliyetçilere hoş görünmek için -ki bunun çok da zeki şeyler söylemeye gerek yok- Demirtaş’ı AB, Haçlılar, şehit edebiyatına meze yapar. Dün Soros’tan bahsederken Yahudi demesi zaten seçimin nasıl geçeceğini gösteriyor. İkna edebilirse Avrupa’yı, seçimlerden sonra salacağı sözünü verir bu esnada kapalı kapılar ardında yine ihaleler gider gelir.

Avrupa’yı ikna edemezse bir sabah Demirtaş salınmış olur. Öğlen saatlerinde bizimkisi yerel mahkemeye eser gürler. Sanırsın ki kendisinden habersiz bir şey yapılmış. Vay be bağımsız mahkemeye bak Erdoğan’a rağmen karar almış diye havasını atarlar. Abdülhamit Gül falan yargı bağımsızlığında dünyanın en ileri ülkesi olduğumuzu bir kez daha dillendirir.  Akşam yine konuşur bizimkisi nasıl bir teröristi mahkemeler serbest bırakır diye. En çok istediği de Demirtaş’ın yurtdışına çıkmasıdır.

Demirtaş, inşallah,çıktığında kendi tabanı dışında sesini kimsenin duymadığı bir siyasetçi olarak devam edecek. CNN Türk, HaberTürk, NTV gibi havuzdan daha mide bulandıran ama sorsan gazetecilik yapan hiçbir kanala dahi çıkmayacağına göre. Bugünkü Cumhuriyet salındığına tepki verebilir bakmayın AİHM vs dediklerine.

Rahip Brunson gibi, 15 Temmuz’u planlayan ve başarılı olsaydı CIA’nin başına geçecek, Kürtleri Hristiyanlaştıran, YPG’ye talimat veren, ABD uçaklarına koordinat veren terörist salındıktan sonra gerisi hikaye tabi ki.

Ama şöyle bir durum var. Diktatörlükler maliyetlidir ilkesi karşımıza çıkıyor. Birinci sebep tahmin edildiği gibi bir denetim mekanizması olmadığı için en baş komisyoncu lider ve hanedanı olmak üzere rüşvet ve suistimalin sonu alınmaz. İkincisi de Türkiye’nin yaşadığı ve yaşayacağı maliyet. Bakınız zaten seve seve  salacağı belli, sırf pazarlık yapmak için elinde rehin tuttuğu Amerikalı için attı tuttu. Adamlar, adamları salınacağını sandıkları gün ev hapsine çıkınca ‘Tamam o zaman anladığın dilden’ deyip yapabilecekleri ekonomik ve siyasi manevralarının ucunu gösterdiler. Dolar tarihinin zirvesini görmekle kalmadı birçok firmanın halen devam eden iflas haberleri patladı. Peki zaten salacağı bir adam için karşılığındaki kazanca değdi mi? Hayır. Peki çıkan milyarca lira maliyet kime fatura edildi? Tabii ki sana bana.

Dünyanın en güzel ambargosu olan İran ambargosunu ele alalım. Bölgesel ve tarihsel rakibimiz  İran’dan ‘petrol ve doğal gaz al ama karşılığında para verme senden mal alsın’ kadar piyango bir şeye İran sevgisinden ve avanta peşinde koşmaktan Türkiye’nin çıkarlarını sattılar. Sadece ekonomik yolsuzluktan değil vatana ihanetten yargılanacak kirli operasyonu ellerine gözlerine bulaştırdılar. Esnaf milyarlarca liralık maldan, devlette vergisinden oldu. Ve şimdi son durum ne? Amerikan Hazine’sinin keseceği cezayı bekliyorlar. Kitabına uygun iş yapsalar ülkenin ekonomik, siyasi her yönden kazançlı çıkacağı bir işten şimdi rekor ceza yiyeceğiz. Ekonominin en kırılgan zamanında.

Ve şimdi Demirtaş olayında gerilimi tırmandıracağı sinyallerini veriyor. Bu sefer de Euro’yu patlatacak. Seçim öncesi bunu yapmaktan kaçınacağını sananlar yanılır. şimdiden yapılacak döviz operasyonunun hazırlıklarına başlamışlardır.  Ne de olsa Türkiye’ye operasyon diye yolunacak çok kaz, biraz düzelmeden sonra kapılacak çok şirket var. Ama her zaman kontrollü yangın çıkaramazsın. Bir gün cayır cayır yakacak ülkeyi…

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

1 YORUM

  1. Hepsi dogru eksigi olmayan fazlasi olan harika yazi. Soz konusu cemaate vurmak olunca dusman gorunumluler ayni safta kabane olaylarini demirtasla beraber oynadilar.

    Ah mazlum kurt halki bilsen ki senin uzerine ne oyunlar oynaniyor ve bu oyunlar senin sunni (peygamber adimlarini takip eden olma anlaminda) musluman kimlikli olmanda bu yonunle seni parcalamak dininden uzaklastirmak icin seni ne savaslarin icine cekiyorlar bir parca dinden uzaklastirma tavri goster hemen senin sirtini sivazliyorlar. Dini degerlere uzak siyasi anlayislarin parcasi yapmak icin o anlayislari on plana cikariyorlar. Yeterki seni onlarin pesine kurt hareketi adi altinda ayrilikci bir soyleme sabitlesinler. Evet yavuzdan beri ittihadi islamin icinde turklerle beraber olan son musluman birligi olan Kurtleri turklerden koparip son musluman birligini parcalamak ve ortada ornek birakmamak birileri icin cok onemli. Bunu kavrayabilse kurt halki.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin