İhraç edilen subay Malatya’da 4 askerin şehit olduğu uçak kazasıyla ilgili gerçekleri yazdı

Malatya’da 2015 yılı Şubat ayında 7’nci Ana Jet Üssü’nden planlı gece uçuş eğitimi için kalkan iki RF-4E keşif uçağının, dağa düşmesi sonucunda 4 pilotun şehit olmuştu. Kazanın üzerinde yaklaşık 3 yıl geçmesinde sonra gazetelere yansıyan bilgilerle, olayda tüm işaretlerin sözde F…’ye çıktığına yönelik iddia ile algı haberleri yapıldı.

İddiaya delli olarak ise o dönem filo komutanı Kurmay Binbaşı Ali Ertürk ile Ertürk için yapılan idari soruşturmada heyet başkanlığını yapan Korgeneral Hasan Hüseyin Demiraslan ile birlikte hazırlanan raporda imzası bulunan Hava Kuvvetleri Komutanlığı Sistemler Başkanı Tuğgeneral Recep Sabri Özatak ile Kemal Akçınar’ın sözde F…’den tutuklu olması gösterildi.

15 Temmuz’dan sonra ihraç edilen bir subay ise Twitter hesabından o kazaya ilişkin bilgileri paylaştı. İşte o ifadeler;

1/ Elleri kolları bağlı, hakkındaki iddialara cevap verme şansı olmayan, 15/7 den sonra türlü türlü eziyet ve işkenceye maruz kalmış insanlara âdice iftira atmak bu kadar kolay olmamalı.

2/ Şehitlerin kanı üzerinden bu iftiraların atılması ise ayrı bir iğrençlik örneği. Meydan boş değil ağalar… Bakalım o halde olayın aslı ne imiş, herkes öğrensin

3/ Şubat 2015’deki elim kazada 4 silah arkadaşımız şehit olmuştu. Mekanları cennet olsun. O gece 2 RF-4 uçağı ile görev dönüşü meydana alçalıyorlardı. Bulut içindeydiler ve RF-4’lerin radarı olmadığından dolayı genelde olduğu üzere yakın kolda (3 metre) alçalmak zorundaydılar.

4/ Yazıya konu olan Ütğm. Onur Özkaya 1 numara arkası idi. Önünde Ütğm. Özgür Özbahçeci uçuyordu. 2 numarada ise uçuş tecrübesi az olan Ütğm.Yasin Atalay ve arkasında öğretmen pilot olarak Kur.Bnb. Salih Sezer vardı.

5/ Gece ve bulutiçi yakın kolda uçtuklarından, doğal olarak 2 numara sadece liderin kolunda uçmaya çalışırken, arkasındaki öğretmen Salih Bnb. da bir vertigo durumu olmamasına ve kanatların birbirine temas etmemesine yoğunlaşmıştı.

6/ Yakın kol uçuş sorumluluğuna göre 1 numara kolun emniyetle seyrüseferinden sorumludur. 2 numara sadece kolda durur. F-4 standart usullerine göre ise lider uçağın pilotu uçağın uçurulmasından, arka kokpiti ise alçalma planı ve uçağın pozisyon/irtifasının takibinden sorumludur

7/ Bu bilgilerden sonra biraz daha detaya inelim. Meydana doğu istikametinde yaklaşırken yaklaşma hattının doğusuna taşıyorlar. Muhtemelen koldaki tecrübesiz uçucuyu da düşünerek lider bir an önce bulut altına inmek istiyor.

8/ Peki bu esnada uçak hangi yer kontrolün sorumluluğunda? Yazıda belirtildiği gibi uçuş kulesi değil Radar Yaklaşma Kontrolü olarak adlandırılan RAPCON kontrolünde. Bu iki uçuş birimi fiziksel olarak aynı yerde değiller.

9/ RAPCON’da görevli operatör astsubaylar kendi skopları üzerinden uçakları yönlendiriyorlar. Yani sorumlulukları uçakların emniyetle alçalarak iniş yapmasını sağlamak.

10/ Alçalma talebine RAPCON onay veriyor ve bir süre sonra da hattın batısına taşdıklarından inilmemesi gereken bir irtifada Akçadağ yakınlarındaki tepeye çarpıyorlar.

11/ Dolayısıyla olayda aslında iki taraflı kusur var. Birincisi lider uçağın pozisyonunu yanlış değerlendirerek minimum emniyetli irtifanın (MSA) altına inmesi, ikincisi de RAPCON operatörünün uçağı takip etmeyip alçalmaya müsade etmesi.

12/ Yani yazıda belirtilen ‘kule tarafından yönlendirilip bilinçli olarak dağ seviyesine alçaltılması’ şerefsizce bir yalan.Kulede o gece uçuş kontrol amiri olarak görev yapan Bnb. Ali Ertürk’ün adının yazıya dahil edilebilmesi için eklenmiş ucuz bir numara.

13/ Madem olay bu noktaya vardı, şunu da söylemeden edemeyeceğim. Şehidin arkasından konuşulmaz ancak keşke kayınpederi emekli Alb. Tayyip Özsever, damadının olaydaki rolünü daha iyi sorgulasaydı.

14/ 1 numara arkası olarak alçalmadan sorumlu olan Onur’un hatasını değerlendirme dışında tutmasaydı. Ve daha da önemlisi, önceden uçuş disiplinsizliğinden dolayı ceza aldığını da belirtseydi keşke…

15/ Yerine uçma hadisesi ise filolarda her gün yaşanan son derece olağan bir hadise. Kaldı ki Tümg. Semiz’in damadı Ütğm. Çömez’in uçuşu hastalığından dolayı uçuş doktoru tarafından kesiliyor.

16/ Yazıda konu edilmeyen ancak o dönemki kazalarda önemli bir faktör de o dönem Muharip.Kv.K’nı olan Abidin Ünal’ın pervasızca filoları uçuşa zorlayıp tabiri caizse pilotları eşşek gibi kullanması, planlanan eğitim uçuşlarının kesilmemesi yönünde yaptığı baskılardır.

17/ Bu baskıların neticesi olarak pilotlarda meydana gelen mental ve fiziksel yorgunluk, bu kazadan 1 ay sonra Konya’da düşen F-4 uçağında 2 pilotumuzun şehit olmasına yol açmıştır. Bu vesile ile onları da anmış olalım. Allah rahmet eylesin.

18/ Şimdi gelelim olayın örtbas edildiği konusuna. Haberde yer aldığı üzere raporda imzası bulunan 3 general ve sorumluluğu bulunduğu iddia edilen filo komutanı Bnb. ‘fetö’ ye üyeymiş.

19/ Yahu 15/7 den sonra havacı general mı bıraktınız, kurmayların %80’ini sözde ‘fetö’ üyeliği ile ihraç etmediniz mi? Dolayısıyla o dönemde evraklara imza atan adamdan 10 tane seçseniz çoğu zaten bu iddiayla ihraç olanlardan olacak tabi ki..

20/ Peki o halde yazılmayan isimleri konuşalım. Uçak kazalarını soruşturma görevi Değerlendirme ve Denetleme Başkanlığı’nın sorumluluğunda. Peki kazanın yaşandığı dönem ve sonrasındaki 6 ay boyunca HvKK Değdent Bşk’nı kim? Şimdiki HvKK Org. Hasan Küçükakyüz.

21/ Raporun imzalandığı tarihte Değdent Bşk’nı kim? 15/7 de şüpheli bir biçimde Dalaman’da olan Korg. Yılmaz Özkaya. Peki HvKK kim? Abidin Ünal… Yaaa… Raporun asıl sorumlularından hiç bahsetmez tabi bu aşağılık medya.

22/ Hal böyle iken o dönem Kurmay Başkanı olduğu için hiyerarşi gereği rapora imza atan Korg. H.Demirarslan’ın adını ön plana çıkarmak çok âdice bir hareket.

23/Değerli okur, gördüğünüz gibi olaylar hiç de aktarıldığı gibi değil. Kasıtlı olarak pilotların ölümüne sebep olmakla suçlanan Bnb. Ertürk, kendisinden 1 devre üstü olmasına rağmen can arkadaşı olan Bnb. Sezer’i bilerek ölüme yolladı öyle mi?

24/ Peki kazadan sonra üzüntüden haftalarca robot gibi gezmesini nereye koyacağız öyleyse? Bu insafsız, aşağılık haberleri yapan âdiler için bu vesile ile tarihe not düşmüş olduk. Yeri ve zamanı geldiğinde suratlarına çarpabilmek için..