ORHAN AKKURT | NEW YORK, TR724
Uluslararası Dil ve Kültür Festivali (IFLC)’nin “En Güzel Öykü” müzikali Kuzey Amerika turnesine hazırlanıyor. 7 bölümden oluşan En Güzel Öykü Müzikali, büyük bir tarihsel arka plan eşliğinde güncel dans ve yorumlarla süslediği anlatımını, müzikale özel bestelenmiş şarkılar, yazılmış şiirleriyle görsel ve işitsel estetiği zirveye taşıyor.
Doğu ve Batı klasik eserlerinden yararlanılarak yazılan öykü, bilinen en eski hikayeler ile günümüz olaylarını birleştiren bir anlatıma sahip. Tarihin hangi zaman diliminden olduğu kesin olmayan, çok çocuklu bir ailenin mutlu günlerinde başlayan öykü, zamanla kardeşlerin arasının açılması ve birbirine düşmanlık yapabilecek kadar uzaklaşmaları neticesinde gelişen olayları anlatıyor. Kıskançlık ve hasedin insanı nasıl zalimleştireceğini gösteren gelişmeler neticesinde, masum bir genç bizzat kardeşleri tarafından kötülüğe maruz kalıyor.
Olaylar bambaşka bir hal alırken, genç ölüme mahkum olmaktan kurtulup bambaşka maceralara doğru yol alıyor. Şaşırtıcı ve görkemli finale kadar gencin yaşadıkları adeta dünya tarihinin özeti niteliğinde. Müzikalde, belirli belirsiz periyotlarla, coğrafya ayırt etmeksizin hemen her kültürde yaşanmış olan olayların şaşırtıcı benzerliği izleyiciyle paylaşılıyor.
ÖYKÜYÜ DESTEKLEYEN GÖRSELLER DEV EKRANDA SAHNELECEK
Dev ekranda öyküyü destekleyen görsellerle ilerleyen müzikal, dünya üzerindeki pek çok kültürün müzikale adapte edilmiş yorumlarıyla süsleniyor. IFLC’nin klasiği olan şarkı yorumlamaları da müzikalde yer alıyor.
Dünyanın pek çok farklı ülkesinden bir araya gelen gençler, hem klasik, hem de yeni şarkıları müzikalin ruhuna uygun olarak yorumlayacak. Bununla beraber En Güzel Öykü, anlattığı öykünün akışına uygun yepyeni şarkılar da besteledi.
Aktarılan dramdaki duyguyu daha da yukarı çekmeyi amaçlayan bu şarkılar ilk kez sanatseverlerin beğenisine sunuluyor.
Dünyanın değişik ülkelerinden 30 genç dansçı ve 20 şarkıcının icra edecekleri müzikali konuya özel hazırlanmış kareografileriyle duyguya göre bestelenmiş müzikler eşliğinde ve özel tasarlanmış kostümleriyle izleyeceğiz. En Güzel Öykü Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca ve daha pek çok dilde şarkının da icra edildiği bir müzikal olacak.
Müzikal 21 Ekim’de Washington DC, 26 Ekim’de Toronto ve 30 Ekim’de California’da seyircinin karşısına çıkacak…
Fethullah Gülen: En Güzel Öykü Müzikali’ne özel mesaj gönderdi: IFLC hicranlı gönüllerimize bir huzur meltemi sunuyor
Fethullah Gülen Hocaefendi, Uluslararası Dil ve Kültür Festivali (IFLC)’nin Washington DC’de düzenlediği “En Güzel Öykü” müzikali için özel bir mesaj gönderdi. Gülen, “Bütün bir insanlık olarak içinden geçtiğimiz şu zor zaman diliminde, farklı ülkelerden gençleri sevgi etrafında bir araya getiren Uluslararası Dil ve Kültür Festivali hicranlı gönüllerimize bir huzur meltemi sunmaktadır.” dedi.
İnsanlığın bu badireleri aşabilmesi ve huzur soluklayabilmesi için dünyanın her yerinde vicdanı engin, gönlü zengin, düşüncesi derin, insanlığa karşı muhabbet ve saygıyla dolu, insanlığın dertleriyle dertlenen gençlerin yetişmesinin çok mühim olduğuna dikkat çeken Gülen “Böyle bir gençliğin yetişmesi için hepimize bir mesuliyet düşmektedir. Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’nin bu mesuliyet bilinci ile tertip edilen bir program olarak görüyor ve takdir hisleriyle karşılıyorum. Bu festival, dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan gençleri bir araya getirerek bu genç dimağlara ve kalplere “insanlık kardeşliği” tohumları ekiyor. Onlara birbirini tanıma, empati yapabilme ve karşılıklı sevgi yollarını açıyor.” ifadelerini kullandı.
Fethullah Gülen’in gönderdiği mesajın tamamı şöyle;
“Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’ni tertip eden, bu festivale ev sahipliği yapan ve destek olan pek kıymetli dostlar; saygıdeğer misafirler.
Bütün bir insanlık olarak içinden geçtiğimiz şu zor zaman diliminde, farklı ülkelerden gençleri sevgi etrafında bir araya getiren Uluslararası Dil ve Kültür Festivali hicranlı gönüllerimize bir huzur meltemi sunmaktadır.
Sizlerin muhabbetle bir arava geldiği bu günlerde maatteessüf dünyanın değişik yerlerinde çatışma ve savaşların dur durak bilmeden devam ettiğine şahit oluyoruz.
Ne acıdır ki, insanoğlu tarih boyunca hedeflerine ulaşmak veya anlaşmazlıkları çözmek için çok defa kin ve nefretten beslenen şiddet ve savaş yoluna tevessül etti. Şiddet şiddeti netice verdi, insanlık adeta şiddet sarmalına kapıldı. Böyle bir fasit daire içerisinde başkalarına şefkatle yaklaşamadı, onlara empati yapamadı, acılarını hissedemedi ve “öteki” olarak gördüklerinin dertlerine vurdumduymaz bir tavırla yaklaştı.
İnsanlığın bu badireleri aşabilmesi ve huzur soluklayabilmesi için dünyanın her yerinde vicdanı engin, gönlü zengin, düşüncesi derin, insanlığa karşı muhabbet ve saygıyla dolu, insanlığın dertleriyle dertlenen gençlerin yetişmesi çok mühimdir.
Böyle bir gençliğin yetişmesi için hepimize bir mesuliyet düşmektedir. Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’nin bu mesuliyet bilinci ile tertip edilen bir program olarak görüyor ve takdir hisleriyle karşılıyorum. Bu festival, dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan gençleri bir araya getirerek bu genç dimağlara ve kalplere “insanlık kardeşliği” tohumları ekiyor. Onlara birbirini tanıma, empati yapabilme ve karşılıklı sevgi yollarını açıyor.
Zamanın ve mekânın darlığına ve katılan gençlerin sınırlı sayısına bakıp ümitsizliğe düşmek doğru değildir. İnsanlık barışı için büyük çapta girişimlere hali hazırda imkanlar el vermeyebilir; ama o niyetle ortaya güzel bir örnek koymak çok anlamlıdır, çok değerlidir ve kim bilir nice insana ilham kaynağı olacaktır.
Sağlık durumumun, insanlığın geleceği adına çok manidar bulduğum bu buluşmaya iştirak etmeme el vermediğini teessürle ifade etmek isterim. Programınızın bereketli geçmesini ve pek çok hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Hakk’tan diliyorum.
Bu güzel birlikteliğe vesile olan tertip heyetine, iştirak eden gençlerimize, maddi-manevi destek olan dostlara ve vakit ayırıp gelen kıymetli misafirlere teşekkür ediyor ve bütün Virginia, Washington DC ve Maryland halklarına selamlarımı iletiyorum.”
Bırakın artık bu tiyatroyu