Hollanda hükümeti, Meclis onayı olmadan mülteci krizine karşı önlem almayı planlıyor

BASRİ DOĞAN | AMSTERDAM

Hollanda hükümeti, mülteci krizini hafifletmek amacıyla Meclis’in onayı olmadan yeni bir acil durum önlemi almayı planlıyor. Bu özel düzenleme ile birlikte sığınmacı akışını sınırlandırmak hedefleniyor. Perşembe günü yapılan bir oturumda bazı milletvekilleri bu kararı “antidemokratik” olarak nitelendirerek tepkilerini dile getirdi.

Göç ve Mülteci Bakanı Marjolein Faber, göreve geldikten sonra yaptığı ilk konuşmada, koalisyon anlaşmasında yer alan bu planın nasıl uygulanacağını açıkladı. Kabinenin bir “Genel Yönetmelik” (AMvB) ile bazı yasaları geçici olarak askıya alabilmesine olanak tanıyan bu düzenleme, Bakanlar Kurulu’nun onayı ile yürürlüğe girebiliyor. Başbakan Dick Schoof’un özel bir kararname ile bu önlemleri onaylaması gerekiyor.

Bu düzenleme, hükümete ‘Meclis’in onayı olmayan çok hızlı ve kapsamlı tedbirler alma imkanı tanıyor. Ancak Bakan Faber, hangi önlemlerin alınacağına dair ayrıntı vermedi. Hollanda’nın ulusal haber kanalı NOS’a göre ise planlar arasında reşit olmuş çocukların aile birleşiminin sınırlandırılması ve birden fazla sığınma talebi yapma hakkının kısıtlanması yer alıyor. Bu önlemlerin Cuma günü 4 partiden oluşan koalisyon hükümetinin anlaşmasında açıklanması bekleniyor.

Muhalif milletvekilleri tepkili

Plan, özellikle muhalefet milletvekillerinin tepkisini çekti. SP’li Michiel van Nispen, bu durumu “Tam anlamıyla antidemokratik” olarak nitelendirdi. Van Nispen, “Bunu Meclis olarak kabul etmemeliyiz.” dedi.

Bakan Faber ise hiçbir şeyin yasa dışı olmadığını savunarak, her şeyin yasal çerçevede olduğunu iddia etti. Bunun üzerine Van Nispen, “Bir yetkinin yasal olması, her zaman iyi bir fikir olduğu anlamına gelmez.” karşılığını verdi.

CDA lideri Henri Bontenbal ise bu adımın, parlamentoyla nasıl bir ilişki kurulması gerektiğine dair ciddi sorular doğurduğunu söyledi. Bontenbal, “Bu, kabul ettiğimiz demokratik ilkelerle uyumlu mu? Bu konuda endişeliyim.” diye ekledi.

GroenLinks-PvdA milletvekili Kati Piri ise, “Parlamentoyu devre dışı bırakmak, NSC’nin ‘parlamento dışı’ ifadesiyle kastettiği şey olmasa gerek.” dedi.

 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin