Hizmet kavramları üzerine felsefi mülahazalar

Yorum | Türkmen Terzi

Hizmet Hareketi tarihte eşine az rastlanır bir işkenceye, baskıya, toptan yok etme muamelesine maruz kalıyor. Tabi bu durum ağırlıklı olarak Türkiye’de yaşayanlar için geçerli oldu. Yurtdışındaki bazı beldeler ise cebri hicret ile daha fazla insanın gelmesi ile canlandı. Hizmet üzerine ilk defa içerden diyebileceğimiz eleştiri dozu yüksek yazılar yazılıyor. Eleştirilere karşı savunma yazıları da çok fazla. Felsefe disiplini, kelimeleri seçer ve üzerinde düşünceler yürütür. Biz de en çok kullanılan Hizmet, cemaat, fitne, yönetim, müessese, uyum, mevcudu koruma, hicret cümleleri üzerine biraz kafa yoralım, felsefesin temel soruları olan “nereden geldik, neyiz, ne olacağız?” sorularına cevap bulmaya çalışalım. Tabi işimiz felsefe olunca, bütün düşünceler yazanın subjektif ifadeleridir. Burada amaç insanları düşünmeye sevketmektir, yoksa diğer birçok yazıda olduğu gibi,  felsefecinin doğruya ulaşmak, son cümleyi söylemek gibi bir derdi yoktur!

Hizmet

İlkönce Hizmet ve Cemaat kavramları üzerinde düşünelim. Hizmet kavramı bir fiildir. Yüzlerce yıllık Sufi geleneklerde de Hizmet kavramı geçer; kavram bütün dinlerde, kültürlerde vardır. Yalnız Hocaefendi’nin Hizmet’i isar hasleti üzerine oturdulduğu için, tarihte örneği az olan fedakarlıklar üzerinde gelişmiştir Hizmet. Örneğin Alman Filozof Immanual Kant, başkalarına yardım etmeyi savunur ama insanın önce kendi temel ihtiyaçlarını karşılaması gerektiği söyler. Başkalarına yardım ederken kişinin kendinden fedakarlık etmesi sınırlıdır. Hocaefendi ise, evinizin yolunu unutacak kadar Hizmet edin der. Sahabe hayatında da bu böyledir. Kendisi açken başkalarını doyurur Sahabe. Ama İsar hasletini Sahabeden beri Hizmet hareketi kadar uygulayan azdır. Örneğin, İslam tarihinde kaç grup, hiç bilmediği topraklara arkasına bakmadan gidebilmiştir? İşte burada bir durmak lazım. Acaba Hizmet’in ilk dönemlerindeki İsar hasleti halen pratikte uygulanıyor mu? Uygulanmıyorsa Hizmet hareketinin, diğer fedakarlık yapan gruplardan pek farkı kalmamış demektir.

Cemaat

Hizmet olmadan Cemaat’in pek bir anlamı yoktur. Mesela diyelim bir milyon insan bir gün boyunca hiç Allah’ı anlatmadı, hizmet etmediyse, o zaman bir netice alınamaz. Allah’ın rahmeti Cemaat’in üzerinedir ama hizmet edildiği müddetçe, aksi takdirde, insanlar aynen kulüplere, derneklere üye olanlar gibi, sosyal aktivite yaparlar, bir gruba bağlı olarak kimlik kazanırlar, psikolojik bir ihtiyaç olan sosyalleşme güdülerini giderirler. Hatta son dönemde, birçok insanın Hizmet’ten ayrılması, aslında Cemaat’e maddi-psikolojik çıkarları için bağlı olduğunu gösterdi.

Fitne

Fitne  insan olan her yerde vardır. Hele bir de yüzbinlerce farklı fıtrattan insanların bir araya geldiği Cemaatlerde çok daha fazla gündem konusu olur. Fitneyi engelleyecek en önemli çareler her bir ferdin kendini işine vermesi, takip mekanizmasının iyi işlemesi, görev tanımlarının net olması gibi faktörlerdir. Cemaatler birer devlet olmadığı, mahkemeler gibi ceza uygulayan kurumları olmadığı ,gönüllülük esası ağır bastığı için, fitne daha fazla yayılabilir.

Yönetim

Hizmet Hareketi’nde en çok tartışılan konulardan birisi yönetimdir. Günümüz dünyasında devlet dışı aktörlerin sayısı ve etkinliği artmıştır. Hizmet hareketi,  insanlığın en çok ihtiyaç duyduğu eğitim, medya, sağlık, diyalog gibi alanlarda faaliyetlerde bulunmaktadır. Dünyanın 170 ülkesinde faaliyetlerde bulunan Hizmet hareketi önce kendi bulunduğu ülke şartlarında bir yönetim tarzı geliştirmeli ve bir “ideal birliğinin” parçası olduğu için, aynı zamanda global bir dili olmalıdır. Hizmet hareketi bu noktada bir sancı içerisindedir. Türk hükümetinin emsalsiz baskılarına karşı ve Obama’nın tabiriyle “ tuhaf ve öngörülemez bir dönem”de kendini yeniden tanımlamalıdır. Tabi devletlerin insan haklarına riayet etmediği, çıkarlarını gözettiği bir hangâmede, Hizmet ancak kitlelere mal olarak yoluna devam edebilir. Fazla komplike düşünmeden, herkesin maddi manevi hesap verilebilirlik ölçülerinde hareket etmesi şarttır. Hizmeti bir piramide benzetirsek, herkes önce kafasını eğmeli, mahiyetimdeki insanlarla nasıl güzel işler çıkarabilirim derdinde olmalıdır. Yoksa hep üste bakılırsa, kapitalist dünyada olduğu gibi amirlerimi nasıl memnun ederim denilirse, bir bakarsınız Hizmet’in altı boşalmış, etrafta fedakarlık yapacak kimse kalmamış.

Müessese

Hizmet insanları artık dünyaya yayıldı. Türkiye’de olduğu gibi dev müesseseler kurmak daha masraflı ve zahmetli olabilir. Bir yabancı dil öğrenmek bile insanın yarı ömrünü aldığı düşünülürse. Türkiye eksenli düşünmek insanları hayal kırıklığına uğratabileceği için, farklı ülkelerde de maddi müesseseler kurmak zaman alacağı için, her bir ferdi bir müessese gibi düşünerek, Türkiye’de insanlığa Hizmet etmiş insanların, dünya insanlarıyla kaynaşmasına, yerelleşmelerine yardımcı olarak, yaşanılan ülkenin gerçeklerine göre yeni oluşumlara gitmek faydalı olabilir.

Uyum

Uyum kelimesi felsefede çok derindir. Kime nasıl uyacaksınız? Uyumun Hizmet’teki karşılığı, etrafı ile iyi geçinmektir. Az iş yapan ama uyumlu olan insanlar daha makbuldür genel olarak. Ama artık şartlar değişti. Hizmet insanlarının hiç bilmedikleri yerlerde birbirlerine uymaları yerinde, daha çok yaşadıkları toplumla uyumlu olmaları daha sağlıklıdır. Değişim zordur, Hizmet insanlarının yaş ortalaması artmıştır. Herkesin fıtratını zorlayarak yeni durumlara adapte olması gerekir.

Mevcudu koruma

Mevcudu koruma kelimesi çok sakıncalı sonuçlara götürebilir insanları. Hizmet’in temelinde insanlara kendi manevi değerlerimizi anlatmak, yaşatmak vardır. Başkalarına bir şey anlatmayan, heyecanını kaybeder. Mesela bir yolculuk esnasında teker çıkıyor, herkeste müthiş telaş, siz sakince, her şey Allah’tan gelir deyince, insanlar sizin teslimiyetinizin kaynağını araştırıyor.  Yaratıcının bütün hayatımızı kontrol ettiğini öğrendik diyorlar. Bu durum sizi motive ediyor.

Hicret

Özellikle cebri Hicret eden insanlar artık Hizmet’i başkalarına anlatmaya daha çok zaman harcamalı. Yabancı dil bilen, ağzı laf yapan, eli kalem tutan insanlar Hizmet’in değerlerini toplumlara anlatmalı. Her bir insan çeşitlenen medya kanalları ile örneğin fedakarlık, diyalog, hoşgörü, sevgi kelimelerini anlatsa dünyada milyarlaca insana ulaşılması zor değildir. Diyelim ulusal bir Tv’ye, radyo ya konuştunuz, isar hasletini anlattınız,  10 milyon dinler diyelim. 100 insan dünyanın değişik yerlerinde konuşsa, bir anda milyar insan ihlası, uhuvveti duyar. Cemaat var olmaya devam etmek istiyorsa bunun yolu, başkaları eksenli bir “fiil” olan Hizmet’lere yoğunlaşmakla olur.

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

4 YORUMLAR

  1. Her şey iyi, hoş, güzel de insan sormadan edemiyor: felsefî mülahazalar nerede? ‘Clic-bait’ filan mı yapıyorsunuz, başlığı kullanırken, anlamadım?

  2. Fitneyi engelleyecek en önemli çareler her bir ferdin kendini işine vermesi, takip mekanizmasının iyi işlemesi (Bu lafa sadece gülünür, fitne kaynağını tespit etmek sorunu çözmek varken deve kuşu gibi kafanı toprağa göm diyorsunuz çok güzel, takip mekanizması dediğinizde galiba kafasını toprağa gömmek istemeyen tabanı takip edip gömdürmek)

    Hatta son dönemde, birçok insanın Hizmet’ten ayrılması, aslında Cemaat’e maddi-psikolojik çıkarları için bağlı olduğunu gösterdi. (eskiden maddi çıkar denirdi 15 temmuzdan sonra zaten bu laf denemeyeceği için şimdi psikolojik çıkar olmuş adı çok güzel gülüyorum sadece)

    Hizmeti bir piramide benzetirsek, herkes önce kafasını eğmeli, mahiyetimdeki insanlarla nasıl güzel işler çıkarabilirim derdinde olmalıdır.(devlet gibi sizde yapıyı piramide benzetip niye piramit olduğunu sorgulamayıp başka bir tavsiye vermek çok yerinde olmuş gene gülüyorum sadece)

    Diyelim ulusal bir Tv’ye, radyo ya konuştunuz, isar hasletini anlattınız, 10 milyon dinler diyelim.(bu tip nitelik ölçütlü kafa ile çok yakında gene, şimdi ulusal kanalımız yok ve kimse elindeki kanalı satmıyorsa mevcut kanal sahiplerine siyasi baskı yapacak güce erişim o kanalları almalıyıza gider geçmişteki gibi)

    sonuç olarak ağlamak yerine gülmek istiyorum sadece zorla

  3. Değişim zordur, Hizmet insanlarının yaş ortalaması artmıştır. Herkesin fıtratını zorlayarak yeni durumlara adapte olması gerekir. En zor kismi?

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin