Araştırmacı yazar Hamdullah Öztürk, ‘Kitabın Ortası’ YouTube kanalında 27 Mayıs darbesi ve sonrasında yaşananlarla, 15 Temmuz ve sonrasında yaşananları örneklerle anlattı.
27 Mayıs askeri darbesinden sonra göreve getirilen Diyanet işleri başkanlarının bile ‘Nurculuk’ konusunda askerlerin hukuksuz taleplerine direndiğini belgeleriyle aktaran Öztürk, “27 Mayıs cuntası döneminin Diyanet İşleri Başkanı Hasan Hüsnü Erdem Diyanetten istenen Said Nursi ve yazdığı risaleleri İslam Dininden Sapan bir cereyan olarak ilan eden rapora ölümüne direnmiş ve yapmamış. 15 Temmuz 2016’da Diyanet Teşkilatı Tayyip Erdoğan’a direnememiş ve istenen raporu, istendiği gibi basmıştır.” diyor.
Hamdullah Öztürk, “Bu videonun tamamını izlediğinde 20 yıllık AK Parti iktidarının, iktidar vasıtasıyla dindarları dönüştürerek, 27 Mayısçıların çizgisine nasıl taşıdığına dair bazı ip uçları, Tayyip Erdoğan ile Devlet Bahçeli ve Doğu Perinçek ittifakının hiç de tuhaf olmadığını, bazı Nurcuların, üstatlarının kabri açıp, cesedini bilinmeyen yerlere taşıyanlarla birlikte olan Erdoğan’a nasıl siyasi müceddit olarak bakabildiklerine dair düşünceler geliştirebilecek yaklaşımlar bulunabilir.” ifadelerini kullanıyor.
Hamdullah Öztürk’ün ‘İki cunta, iki Diyanet, iki sapkın rapor’ başlıklı videosu için linke tıklayınız…
Hamdullah Hoca keşke konuşmalarının altına yararlandığı kaynakları da yazsa iyi olmaz mı? Ben Google’da basit bir sorgulama yapınca 27 Mayıs sonrası merhum Bilmen ve Erdem’in cuntaya direndiğini ama sonrakilerin cuntayı destekleyen broşürler hazırladıklarını hatta hutbe okuttuklarını gördüm. Buraya bir makale bırakayım.
Nasrullah Uzman, “27 Mayıs 1960 Darbesini Meşrulaştırma Çabaları: Diyanet İşleri Başkanlığı Örneği”, 2. Uluslararası Türk Dünyası Eğitim ve Sosyal Bilimler Kongresi (7-8 Aralık 2018), C. 4, Türk Eğitim Sen-Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği (Antalya), Ankara 2018, s. 439-454.
Meraklısı detay için bakabilir. Çünkü Cumhuriyet Arşivleri’nde konuyla ilgili yazışmalar mevcut.
Saygılarımla