KHK’yla kaybettikleri işlerine geri dönmek için açlık grevi başlatan öğretim görevlisi Nuriye Gülmen ile öğretmen Semih Özakça grevde ‘ölümcül eşik’ olarak bilinen 100’üncü güne bugün girdi. Kalp yetmezliği başlayan Gülmen ve Özakça için harekete geçilmesi isteniyor.
Cezaevinde mektup zaman Akademisyen Gülmen ise “Umut bu sabah da bizimleydi” dedi. Koğuşunu fotoğrafı olmadığı için kara kalemle çizimini gönderen Gülmen, “Açlığın koynunda; Gülbeyaz ve Seval Hanımefendilerin refakatinde bildiriyorum efendim” dedi.
Gülmen’de mektup var
Açlık grevi eylemlerinin 75. gününde gözaltına alınan ve çıkarıldıkları mahkemece “tutuklanmamaları halinde adaletin işleyişine zarar verecekleri” gerekçesiyle tutuklanan eğitimcilerin sağlıkları için kritik eşik ise uzun süre önce aşıldı. Ankara Tabip odası gözaltı ve cezaevi koşullarının eğitimcilerin sağlığı için ciddi riskler oluşturduğunu belirtmiş ve derhal serbest bırakılmalarını istemişti
Gülmen ve Özakça’nın açlık grevi 100. gününde
Eğitimcilerin gözaltına alınması Türkiye’nin dört bir tarafında protesto edilmiş, taleplerinin bir an önce karşılanması ve derhal serbest bırakılmaları istenmişti. Birçok siyasi parti, kitle örgütü, dernek, aydın ve sanatçı Gülmen ve Özakça’nın serbest bırakılması için hükümete çağrısını sürdürüyor.
Öte yandan Gülmen ve Özakça’nın oturma eylemlerini ve açlık grevini gerçekleştirdiği Yüksel Caddesi polis tarafından abluka altına alındı. Eğitimcilerin eylem alanı olan heykel, etrafı barikatlarla çevrilerek adeta gözaltına alındı. Polis, caddede yapılan eylemlere biber gazı ve plastik mermilerle saldırdı ve onlarca eylemciyi gözaltına aldı. CHP’li vekiller Gülmen ve Özakça’nın tutuklanmasını protesto ettikleri sırada da bu saldırılar sürdü. Vekiller tepki olarak ‘Tüm Türkiye artık açık bir cezaevi haline gelmiştir’ diyerek ‘volta eylemi’ yapmıştı
