YUSUF DERELİ | HABER İNCELEME
Erdoğan rejiminin hedefinde son bir yılda karını katlayan bankalar var. Merkez Bankası’nın son kredi düzenlemesinde de bunun izleri net olarak görülüyor. Ticari kredi faizlerine sınırlama getirilmesinin temel sebeplerinden biri de bu. Rejim, hatalı para politikasının faturasının bir kısmını da ‘bankalara’ yüklemenin hesaplarını yapıyor.
Son iki günde AKP’nin önemli isimleri bankaları hedef alarak, ‘nasıl bu kadar kar edebildiklerini’ sordu.
Soruyoruz;
Bankalar bu kârı nasıl yapıyor hangi mekanizma bunlara bu kârı sağlıyor bankalar nasıl karlarını 8 kat arttırdı?
Ve hep neden Devletten ve de milletten fedakarlık beklerler?
— Metin KÜLÜNK (@mkulunk) August 19, 2022
AKP’li Metin Külünk, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Soruyoruz; bankalar bu kârı nasıl yapıyor hangi mekanizma bunlara bu kârı sağlıyor bankalar nasıl karlarını 8 kat arttırdı? Ve hep neden Devletten ve de milletten fedakarlık beklerler?” diyor.
Faiz düştükçe…
İhtiyaç sahibi yüksek faizle borçlanıyorsa…
Bankalar kârlarını katlıyorsa…
Bir yerde sorun var.
Bu sorun çözülmedikçe maksat hasıl olmaz.
— Şamil Tayyar (@samiltayyar27) August 20, 2022
AKP’li bir başka isim Şamil Tayyar ise “Faiz düştükçe ihtiyaç sahibi yüksek faizle borçlanıyorsa, bankalar kârlarını katlıyorsa bir yerde sorun var. Bu sorun çözülmedikçe maksat hasıl olmaz. Merkez Bankası’ndan ucuza aldıkları parayı fahiş fiyatla satan bankaların, ucuz krediyi dövize çeviren sanayicilerden farkı yok. Fırsatçı sanayicilerin ucuz kredi istismarı büyük ölçüde önlendi. Şimdi sıra bankalarda. Düşük faizli kaynak istismarı mutlaka önlenmelidir.” ifadelerini kullanıyor.
BANKALARIN KARI YÜZDE 400 ARTTI
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, bankacılık sektörünün yılın ilk 6 ayında elde ettiği net kâr geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 400.5 artışla 169.1 milyar TL’ye ulaştı. Geçtiğimiz yılın ilk altı ayında bankaların toplam kârı 33.8 milyar TL civarındaydı. Sektörün sadece haziran ayındaki net kârı 37,4 milyar TL oldu. Korkunç bir artış oranı bu.
- Peki bunun temel sebebi ne?
Bankaların bu kadar kar etmesinin temel sebebi AKP’nin yeni ekonomi politikası. Sözde politika faizi düşüyor ancak bunun dışında kalan bütün faizler artıyor. Merkez Bankası, bankaları yüzde 14’le (bundan sonra yüzde 13) fonluyor. Bankalar ise TCMB’den yüzde 14’le aldıkları kredileri yüzde 30-35’le tüketiciye veriyor. Bankalar ‘parayla’ para kazanıyor, kazancını katlıyor. Bu modelin mucidi ise AKP iktidarından başkası değil.
‘Ekonomist’ olduğunu savunan Erdoğan’ın tezine göre politika faizi inince enflasyon da inecekti. Geçtiğimiz eylül ayında yüzde 19 olan politika faizi ardı ardına 4 toplantıda 500 baz puan indirilerek yüzde 14’e çekildi. Kur ve enflasyon patladı, 7 ay pas geçildi ve nihayet bu ay 100 baz puan daha indirildi.
POLİTİKA FAİZİ DIŞINDAKİ BÜTÜN FAİZLER YÜKSELDİ!
Ancak sorun şu ki bir yıl önce yüzde 19’larda olan enflasyon bugün TÜİK’e göre bile yüzde 80’e dayandı. Politika faizi inince piyasa faizleri de inmedi; aksine daha da arttı. Bireysel kredi faizleri yüzde 17’lerden yüzde 28’lere çıktı. Ticari kredi faizleri yüzde 20’lerden yüzde 40-45’lere yükseldi.
Devletin borçlanma faizleri de arttı; bir yıl önce TL cinsinde yüzde 17 ile borçlanan devlet, bugün yüzde 23’le borçlanıyor. MB’ndan yüzde 14’e kredi çeken bankalar, Hazine’ye yüzde 23’le kredi veriyor! Komedi… Devletin dolar cinsinden borçlanma maliyeti de yüzde 5’lerden, yüzde 11’lere gelmiş durumda…
Bütün bu veriler orta yerde duruyor; ancak Metin Külünk’ün açıklamalarını okuyunca, AKP’nin iktidarda değil de muhalefette olduğunu düşünüyorsunuz! Şamil Tayyar’da ‘sıra bankalarda’ diyerek tehdit ediyor. ‘Fırsatçı sanayiciler’ diyerek, iş adamlarını hedef gösteriyor…
Bir yerde bir sorun var(mış)… Öyle diyor Şamil Tayyar!
Hadi yaa, ciddi misin?