Erdoğan, HDP ziyaretiyle ortağı MHP’ye gözdağı verdi

HABER ANALİZ | MUHSİN AHMET KARABAY

İktidarın sahibi AK Parti heyeti, Anayasa değişikliği çalışmaları çerçevesinde HDP ile görüşünce bir tartışma aldı yürüdü… Muhalif kesim, başladı saydırmaya… Erdoğan’ın terörist olarak gördüğü partiyle AK Parti temsilcileri nasıl görüşürmüş. Görüşür. Hem de işte böyle görüşür. Doğru olan bu, yanlış olan muhalefetin tutumuydu.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü serbestliğinin yasal bir güvenceye kavuşturulması teklifini alıp başka bir yere taşıdı. 

Erdoğan, başörtüsü serbestliğini yasal zemine oturtmak yerine bunun Anayasa hükmü haline getirilmesini gündeme taşıdı. İçine de aileyle ilgili düzenlemeler konulmasını şart koştu. Yani Anayasa’nın 24 ve 41. maddelerinde değişikliğe gidilmesini istedi.

Erdoğan’ın talimatıyla değişiklik taslağı hazırlandı ve oluşturulan bir heyet bunu Meclis’te grubu bulunan partilere iletti. 7 Kasım haftasında Meclis’e sunacağı Anayasa değişikliği teklifini Cumhur İttifakı, ortağı MHP’nin yanı sıra CHP, İYİ Parti ve HDP’ye de sundu. 

ERDOĞAN: HDP EŞİTTİR PKK

Öteki partilere yapılan ziyaretin esamesi okunmadı ama HDP ziyareti çok ses getirdi. Aslında bu ses getirmenin alt yapısını bizzat Erdoğan hazırladı. Çözüm Süreci defterini rafa kaldırmasından sonra hep aynı şeyi söyledi: “HDP eşittir PKK.” 

 

Erdoğan bu sözleri söyler de parti yönetimi ve troller durur mu? Bu sözlerden sonra HDP’liler görüldükleri yerde öldürülmesi gereken teröristler gibi gösterilmeye başlandı. 

Erdoğan’ın HDP ile PKK’yı aynı kefeye koymasından sonra Cumhur İttifakı’nın ikinci ortağı MHP’nin lideri Devlet Bahçeli, kendi söz bayrağını burca taşıyıp Erdoğan’ın ağzından çıkanların yanına oturttu.

 

Artık bu kadar altyapı hazırlandıktan sonra bir sonraki aşamaya geçmenin zamanı gelmişti. Meclis’te teröristlere yer olmamalıydı. Bahçeli ve Cumhur İttifakı’nın minik ortağı BBP lideri Mustafa Destici de HDP’nin kapatılması gerektiğini her fırsatta dile getirdi. 

 

İktidarın öteki ortağı Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in tabiriyle iktidarın köpeği olan hukuk da siyasilerin talebini yerine getirmek üzere harekete geçti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, Halkların Demokratik Partisi’nin temelli kapatılmasını isteyen iddianamesini hazırlayıp 17 Mart 2021’de Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi.

Beştepe Sarayı’nın sakini Tayyip Erdoğan, sıkı sıkıya sarıldığı iktidar koltuğundan kalkmamak için her zaman alternatiflerini önünde açık tutarak yol aldı. Bu amaçla en olmadık ittifakları kurmada hiç tereddüt etmedi. 

Çözüm Süreci’ndeki karşılıklı diyaloglara bakarsanız, AK Parti ile HDP birleşip tek parti olacak gibiydi.

Odasındaki saati 17/25’e ayarlayıp sabit tutan Bahçeli’nin, kim derdi ki Erdoğan’ın en sadık destekçisi olacağını…

Kim derdi ki “Erdoğan’ı tahtından ben indireceğim” diye yemin eden Doğu Perinçek’in, yerli ve milli otomobil diye tanıtılan TOGG’un banttan indirilme töreninde Erdoğan’la birlikte el açıp dua edeceğini…

AK PARTİ, YENİDEN HDP İLE TEMASTA

HDP’yi şeytanlaştırma yolunda her türlü çabayı gösteren Erdoğan, Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ı, Bahçeli’nin bastırmasıyla kurban vermek zorunda kalınca bunun rövanşını almak için Anayasa değişikliği çalışmasını fırsat gördü. 

Erdoğan, MHP’ye alternatifsiz olmadıklarını göstermek istedi. Hazırlanan değişiklik çalışmasına destek aramak amacıyla öteki partilerle birlikte HDP’nin de kapısını çaldı. İktidar partisinin heyetinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz ve Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş vardı.

 

AK Parti heyetini, HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş, Saruhan Oluç ve Parti Sözcüsü Ebru Günay karşıladı. HDP’liler, gelen teklifi ilgili kurullarında değerlendireceklerini ama temel insan hakları bağlamındaki konuların referanduma sunulmasına ilke olarak karşı olduklarını bildirdi.

İşin bu tarafı ayrıntı… Esas olan iktidarın bunca yıldır şeytanlaştırdığı ve Meclis çatısı altında teröristlerin barınmaması gerektiğini öne sürüp izole etmeye çalıştığı HDP’yi yeniden muhatap almasıydı. 

Erdoğan’ın talihsiz çıkışından sonra bırakın Meclis gündemindeki bir konuda AK Parti’nin işbirliği yapmasını, normal sosyal ilişkiler bağlamında bile HDP’yi listesinden çıkaran bir partinin geldiği nokta dikkat çekici. 

HDP İLE İLİŞKİNİN BOYUTUNU ERDOĞAN AYARLIYOR

HDP ile kurulacak ilişkinin boyutunu Erdoğan belirliyor. Bunu sadece AK Parti açısından değil, öteki partiler açısından da yapıyor. İhtiyaç duyması halinde İmralı’da tutulan PKK lideri Abdullah Öcalan’dan destek mektubu getirtiyor. Bunda bir sakınca görmüyor. Ama bu ülkenin yasaları çerçevesinde faaliyet gösteren, halkın oylarıyla seçilmiş milletvekillerini terörist ilan edebiliyor.

Siyaset tarihinde benzerine az rastlanan Makyavelist yaklaşımlarla hareket eden Erdoğan, öcüleştirdiği HDP’ye karşı bu tavrı takınırken, amacı Türkiye’nin üçüncü büyük partisini Millet İttifakı’ndan uzak tutmaktı. HDP’nin bir şekilde Millet İttifakı ile hareket etmesi halinde iktidar açısından ne kadar tehlikeli olacağı yerel seçimlerde ortaya çıkmıştı. 

Zaten, siyaseten yapılan eleştirilerin HDP eşittir PKK halini alması, yerel seçimlerde yaşanan bu kan kaybından sonraya denk geliyor. 

Millet İttifakı’nı oluşturan partiler, tam da Erdoğan’ın istediği tepkiyi verdi. Erdoğan başlattı, Bahçeli köpürttü, bunun sonucu olarak da İYİ Parti kendini konumlandırdı. Millet İttifakı, zayıf halkası İYİ Parti yüzünden, bırakın seçimde işbirliği yapmayı “HDP’den gelecek destek eksik kalsın” deme noktasına geldi. 

HDP’yi iyice izole ettikten sonra yeni hamle yine Erdoğan’dan geldi. HDP’nin desteği olmadan yüzde 50+1’in elde edilemeyeceğini bu ülkede yaşayan hemen herkes biliyor. Bunun ne anlama geldiğini en iyi bilip hareket edenin Erdoğan olduğunu unutmayın. 

Muhalefet, AK Parti heyetinin HDP’yi ziyaretini, “HDP; Mecliste grubu bulunan bir siyasi parti mi, PKK’nın Meclis’teki uzantısı mı? İkincisi ise niye ziyaret ettiniz? İlki ise şimdiye dek niye bu kadar düşmanlaştırdınız?” sorularını sormaya devam etsin. “Bunu muhalefet yapsaydı şimdi teröristlerle işbirliği yapmakla suçlanıyordu” diye dursun.

Bütün bunların hiçbir önemi yok. Muhalefeti, HDP’ye yaklaşmayı korkar hale getiren Erdoğan, şimdi hazırladığı ortam sayesinde önüne yeni alternatifler hazırlamış oldu. 

Geçen yıl 8 Temmuz tarihli “Erdoğan, MHP’nin yerine HDP’yi mi İYİ Parti’yi mi geçirecek?başlıklı yazımda Erdoğan’ın önündeki alternatifleri anlatmıştım. Meral Akşener liderliğindeki İYİ Parti ve eş başkanlıkla yürütülen HDP’nin Erdoğan tarafından yedekte tutulduğunu yazmıştım.

Akşener’in kendi tabanını MHP’nin yararlandığı devlet nimetlerinden faydalandırmak amacıyla bu ittifaka açık olduğunu, HDP’nin ise taşıdığı misyonu hayata geçirmek için Erdoğan’dan davet bekler durumda bulunduğunu yazımda belirtmiştim. 

Türkiye’de iktidarın yolu HDP’den geçiyor. Bu ittifakı sağlıklı bir temelde yapılandırmayı başaran 14 Mayıs 2023’teki seçimlerin galibi olur. 

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

2 YORUMLAR

  1. Eğer konuşmanın içeriğine bakılırsa tamamen göstermelik olduğu görünecek. Sanki iki ters kutup varmış gibi anlatılıyor. Halbuki milliyetçislamcılar ve HDP arasında danışıklı dövüş var. Zaten plan Kürtleri HDP de toplamaktır.

    Yani Kürtler yabancı yere gitmiyor. Bu sayede kontrol ediliyorlar. Fakat aslı farklı. HDP nin topladığı Kürtler Türk siyasetini belirlemektedir. Yani düşmanlaştırma işe yaramaktadır. O yüzden sanki iki komşunun birbirini ziyareti gibi gösteriliyor konuşma. Onlar zaten kapı arkasında görüşüyorlar. Bunlar şov.

    Milliyetçislamcılar da cesaret var. Düşmanına gidip yardım isteyebiliyor. Burada asıl ayrıştırmayı CHP yapıyor. Muhalif bir parti muhalif bir partiyi ayrıştırıyor. Yani Tayyip bunları PKK işbirlikçisi diye korkutmasa da bunlar HDP ile görüşmez.

    Bu bilinçli bir tercihtir. Yukarıda söylediğim gibi HDP ye Kürtleri toplamak içindir. Dikkat edilirse Kürtlerin Devlete ihtiyaçları var o yüzden tek partileri var başka kurdurmuyorlar. Tek parti Türkiyenin kuruluşunda da olmuştu. Sonra dağılabilir oylar. Milliyetçi Kürtler, Solcu Kürtler, İslamcı Kürtler diye. Ama şimdi güç birliğine ihtiyaçları var. O yüzden oyları bölmezler. İslamcı bir parti kurdular. Demek muhafazakar kürtleri de oradan toplayacaklar.

    Dövüş danışıklı ve islamcılar açısından HDP yi diğerlerinden koparmak amaçtır. Yani hem HDP yi koparmak hem de asıl olan uzun vadeli program Kürtleri HDP de biriktirmek. İslamcılar zaten bu politikayı uyguluyor. Hem CHP ye hem HDP ye uyguluyor. Onların saflarını sıklaştırırken kendi safını da sıklaştırıyor.

    HDP o yüzden İslamcıların kötülüğüne rağmen onları sever. Bu HDP nin çıkar yüzüdür. Aralarında barıştırlar. Ama göz önünde kavgalı.

    Bu oyun HDP kopana kadar devam edecek. Bu oyun çıkmaz sokaktır. HDP Kürt düşmanlığı üzerinden hayat buluyor. HDP o yüzden islamcılar ile arası iyi. Çünkü HDP de onları kullanmaktadır.

    Selahaddin bir iki ters cevap verince hemen PKK yı devreye soktular. Cemaldi galiba PKK saldırısına özel açıklama yapmak zorunda kaldı.

    Mesela Hocaefendide birçok açıklama yaptı ama yayınlanmadı. Bayıkın açıklamasına kanallar sıraya girdi. Buna dense dense PKK fetişizmi denir. Bu da yukarıdaki söylediklerimi destekliyor.

    İlla zorla Kürtleri HDP ye sürmeye çalışıyorlar. İslamcı parti Kürtlerden oy alan tek partidir. HDP ile çatışarak Kürtleri ikiye ayırıyor. Türklerde CHP üzerinden yaptığı çatışmayı Kürtlerde HDP üzerinden yapıyor.

    CHP ve HDP islamcıların varlık kaynağı. Kısaca herkes çıkar peşinde koşuyor. MHP burada feda edilen partidir. Zaten o yüzden yerine İYİP kurdular ya.

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin