En son eski Bakan Zafer Çağlayan’ın dahil edildiği ABD’deki Rıza Zarrab davasının sanık sayısının artması ve rüşvet olarak verildiği ifade edilen ‘yüzde 5’lik kesinti tartışılmaya devam ediyor. HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve ekonomist Alp Altınörs, dava dosyasının giderek genişleyeceğini ve dosyaya AKP Lideri ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ailesinden birilerinin de dâhil edilebileceğini ifade etti.
Altınörs, “Ve bu yüzde 5’in içinde kim varsa, onlarında aleyhinde davalar açılacaktır. Yarın öbür gün Erdoğan ailesinden birileri de bu davaya dâhil edilebilir. Çünkü Zafer Çağlayan’ın ailesi de bunun içindeydi. Muammer Güler’in ailesi de bunun içindeydi. Egemen Bağış’ın ailesi de bunun iççindeydi. 17-25 Aralık sürecinde bunları gördük. Muhtemelen Erdoğan’ın ailesi de içindedir.” dedi.
‘DOSYA İRAN AMBARGOSUNUN DELİNMESİ İLE İLGİLİ DEĞİL’
Anfturkce.net’e konuşan Altınörs, “Eğer Zarrab bildiklerini anlatırsa, Türkiye de epeyce siyasinin bu işin içinde olduğu görülür” dedi. Dosyanın İran’a ambargonun delinmesi ile ilgili olmadığına dikkat çeken Altınörs, dosyanın ambargonun delinmesi sürecinde yürütülen rüşvetler ve işlenen suçlar ile Amerikan Mali Sistemini dolandırmak kapsamında olduğunu söyledi.
‘DÖRT BAKANIN RÜŞVET ALDIĞI DOSYADA KAYITLI DURUYOR’
Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile Eski Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Arslan’ın Reza Zarrab’tan ciddi miktarda rüşvet aldıklarını kaydeden Altınörs, “Reza Zarrab’ın gerek telefonunda, gerekse de bilgisayar kayıtlarında o yönlü bilgiler çıktığı dosya kapsamında görülüyor” dedi.
Altınörs şöyle devam etti: Zafer Çağlayan ve Süleyman Aslan’ın bir arada, yapılan, transferlerde yüzde 0,4 ile yüzde 0,5 oranında Reza Zarrab’tan rüşvet aldıkları şuan kanıtlı ve belgeli olarak bu dosyada duruyor. Ve diğer iki bakan Egemen Bağış ile Muammer Güler, bunların da bir orana bağlı olmadan tek seferde 10 milyon Euro rüşvet aldıkları bu dosyadan görünüyor.”
‘KİMDİR BU BÜYÜK PATRONLAR’
Altınörs, “Bunun da ötesinde asıl önemli olan bir diğer mesele, Zarrab’ın para hareketlerinden ve Türkiye’ye her gelen paradan, yüzde 5’lik bir kesintinin oluşudur. Asıl mesele budur. Şimdi Zarrab bir telefon görüşmesinde şöyle söylüyor: ‘Biz bu işi yapmak için büyük patronlara yüzde 5 ödüyoruz.’ Kimdir bu büyük patronlar? Şimdi Zarrab kendisi yüzde 1 alıyor. Banka kesintileri ve komisyonları yüzde 1 ödeniyor. Zafer Çağlayan ile Süleyman Aslan’nın aldığı yüzde 0,4 ya da yüzde 0,5 oranı ile topladığımızda yüzde 2, 4 gibi bir oran yapıyor. Kalan yüzde 2,6 gibi bir oranın nereye gittiği araştırılıyor. Yani diğer paranın nereye gittiği araştırılıyor şimdi. 17-25 Aralık’ta dosyasında sadece yüzde 0.4’lük kısım var. Yani teknik takiplerde 17 Aralık dosyası sadece bu yüzde 0,4 lük dosya üzerinde açılmış” diye belirtti.
‘MUHTEMELEN ERDOĞAN’IN AİLESİ DE İÇİNDEDİR’
ABD yargısının şu anda Reza Zarrab’ın Türkiye’ye getirdiği paralardan kesilen yüzde 5’lik oranının yüzde 2,6’lık kısmın bileşenlerinin netleştirmeye çalıştığını söyleyen Altınörs, davanın giderek genişlediğini de kaydetti. Altınörs, “Çıkan yeni belgeler, bilgiler doğrultusunda Zafer Çağlayan hakkında da dosya açıldı, Süleyman Aslan hakkında da dava açıldı ve giderek o yüzde 5’lik bileşenleri netleşecektir. Ve bu yüzde 5’in içinde kim varsa, onlarında aleyhinde davalar açılacaktır. Yarın öbür gün Erdoğan ailesinden birileri de bu davaya dâhil edilebilir. Çünkü Zafer Çağlayan’ın ailesi de bunun içindeydi. Muammer Güler’in ailesi de bunun içindeydi. Egemen Bağış’ın ailesi de bunun iççindeydi. 17-25 Aralık sürecinde bunları gördük. Muhtemelen Erdoğan’ın ailesi de içindedir” şeklinde konuştu.
‘ZARRAB BİLDİKLERİNİ ANLATIRSA…’
“Yarın öbür gün Reza Zarrab bildiklerini anlatırsa, durum çok daha derinleşecek” diye devam eden Altınörs, “Hükümette bunun telaşı var” dedi. Zarrab’ın bildiklerini anlatması durumunda Türkiye’deki siyasi çürümenin boyutlarının net olarak belirginleşeceğini kaydeden Altınörs, “Eğer Zarrab o yüzde 5’lik kesintileri anlatırsa, Türkiye’de epeyce siyasinin bu işin içinde olduğu görülür. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın sarf ettiği ‘Bu işlerin arkasında çok pis kokular geliyor’ cümlesinde yer alan pis kokular da budur”