HABER-YORUM | SEMİH ARDIÇ
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, nam-ı diğer “Damat Berat” Türkiye’de “temenniler manzumesi” diye zerre kadar kale alınmayan sunumu bu defa okyanus ötesine taşıdı.
10 Nisan’da İstanbul’da yaptığı power point sunumun aynısını Amerika Birleşik Devletleri’nde dünyanın önde gelen 400 yatırımcısının önünde tekrar etti.
Hem de kimin ev sahipliğinde? Ankara’da “düşman” ilan ettiği bir bankada…
JP MORGAN: TÜRKİYE’DE HAİN, ABD’DE BORÇ KAPISI
Damat Berat, 22 Mart’ta dolar 5,84 TL’ye yükselince telaşla sağa sola saldırdıkları esnada günah keçisi ilan ettikleri JP Morgan’ın tertip ettiği toplantıda para için dil döktü.
31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimi’nin arefesinde dolar şokunun ne kadar oy kaybettireceğini bildikleri için en iyi yaptıkları işi yapmışlar ve şapkadan hemen JP Morgan tavşanını çıkarmışlardı.
Saray gazetelerinin “Dış mihrak”, “Bizi yıkmak istiyorlar!” manşetleri zaten buzlukta hazırdı.
JP Morgan’a öldürücü darbeyi de sözde bağımsız üst kurullar indirmişti.
TALİMATI ALBAYRAK VERDİ
Piyasada yer yerinden oynarken kış uykusuna yatan Merkez Bankası (TCMB) ile üst kurulların aklı başına ertesi gün geldi.
Hafta sonu demeden büyük bir vazife şuuru (!) ile hareket eden Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), JP Morgan’ı “piyasa dolandırıcılığı yapmakla itham etmiş ve idarî tahkikat başlatıldığını ilan etmişti.
TCMB de yabancı bankalara TL kapılarını kapatmıştı. Dolar almak isteyen yabancı Türkiye’de mahsur kalmıştı.
JP Morgan’a tahkikat talimatını da bizzat Damat Berat’ın verdiği iddia edilmişti. Aynı Damat Berat seçim geride kalınca ABD seyahatine çıktı.
ABD’DE GÖNÜL ALMA TOPLANTISI
Damat Berat okyanus ötesinde ilk olarak JP Morgan’ın kapısını çaldı. Güya gönül alacaktı.
Hazine Bakanı’na Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya eşlik ettiği toplantıdan çıkan netice yine fiyasko!
Uluslararası haber ajansı Reuters, JP Morgan’da borç için dil döken Albayrak’ın sunumuna dair yatırımcılarla görüştü.
KİMSE İKNA OLMADI
Reuters’e mülakat veren 4 büyük yatırımcı anlatılanları ikna edici bulmadığını belirtti ve ilave etti: “Kimsenin Türkiye hakkındaki fikirleri değişmedi. Yatırımcılar Türkiye hakkında düne kıyasla daha umutlu değil.”
Damat Berat, Türkiye’de konuştuğunda yükselen dolar ve euro, ABD’den gelen haberlerin tesiri ile yine tırmandı.
Dolar 5,82 TL ile Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarının piyasada terör estirdiği 22 Mart’ta doların eriştiği 5,84 TL seviyesine geldi dayandı. Borsa İstanbul’da hisseleri satan satana.
RİSK PRİMİ 400’ÜN ÜZERİNDE
Krizin sebeplerini teşhis etmekten uzak, günü kurtarmaya matuf popülist beyanlar yüzünden diken üstündeki piyasada tedirginlik artıyor.
Türkiye gelişmekte olan ekonomiler içinde Arjantin ile beraber en vahim vaziyette. Risk primi 400’ün üzerine çıktı. Faizler tırmanıyor…
ANKARALI TEYZE NE GÜZEL ANLATTI
Türkiye’nin iktisadî bunalımdan buhrana geçtiği gösteren başka rakamlar da verecektim, vazgeçtim.
Zira Yol TV’nin YouTube kanalında yayınlanan kısa videoda Ankaralı bir teyzenin mülakatı düştü ekrana.
Hakikatle bağı kopmuş bir iktidarın halkı ne hale getirdiği ancak bu kadar çarpıcı anlatılabilirdi. Hepimize iktisat dersi verdi. En başta da Saray ahalisine.
“Marketten, pazardan elim boş dönüyor.” diyen teyze, AKP lideri ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ı ima ederek, “Emine Hanım’ın mutfağında kriz yok tabii!” ifadelerini kullanıyor.
“ARTIK AKP’YE OY VERMİYORUM”
Kendisinin 31 Mart’a kadar her seçimde AKPye rey verdiğini aktaran teyze, “Protesto ediyorum. Artık oy vermeyeceğim. Verdiğim oylar ona haram olsun. Ülkenin halini hiç görmüyorlar.” diyor.
Krize rağmen AKP’nin şahsî ikbal peşinde koştuğunu şu sözlerle hülâsa ediyor: “Maksatları koltuk kavgası, bizi düşünen var mı? Ben markete giriyorum, elim boş çıkıyorum. Maalesef biz tenceremizi kaynatamıyoruz.”
Teyze şöyle devam ediyor:
“Birde bizi düşünsünler, kendi koltuklarını düşünmesinler.
Akıllarını başlarına alsınlar adımlarını ona göre atsınlar.
Mutfakta tenceremi kaynatamıyorsam, geçimimi sağlayamıyorsam, çocuklarıma bir gelecek sunamıyorsam oyumu niye vereyim ki?”
Seçimden 45 gün evvel tr724.com’da “Tencerenin deviremeyeceği hükûmet yoktur” başlıklı makalede (http://www.tr724.com/tencerenin-deviremeyecegi-hukumet-yoktur/) iktisadî buhranı hafife alan AKP’nin 31 Mart’ta kendi seçmeninden hiç ummadığı bir tokat yiyeceğini belirtmiştim.
SANDIKTAN ÇIKAN MESAJA RAĞMEN HALKLA İNATLAŞILIRSA…
O makaledeki tespitlerle Mahallî İdareler Seçimi’nde sandıktan çıkan neticeyi tahlil eden kamuoyu araştırma şirketlerinin elde ettiği veriler örtüşüyor.
Görünen o ki İstanbul ve Ankara’yı kaybetmenin öfkesi ile makuliyetten tamamen uzaklaşan AKP lideri Erdoğan ve kurmay heyetinin sandığın verdiği mesajı anlamak gibi bir derdi yok.
Bilakis sandığı hükümsüz hale getirecek adımlar atmanın eşiğindeler.
TENCERE İHTİLALİ SESSİZDİR
9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in cümlesinden mülhem makaleyi yayımladığım gün bir dostum telefonda, “Erdoğan meydanları dolduruyor. Hangi tencere devirecek onu?” diye sormuştu.
Tencere ihtilali hiçbir ihtilale benzemez. Ankaralı teyzenin sözlerini tekrar okuyun. Tencere ihtilali ikmal edilmedi. Sadece ilk safhası 31 Mart’ta tahakkuk etti.
İktidar ders alsa, hataları için özür dileyip yeni bir sayfa açarsa belki o kadarı ile iktifa edecek halk.
Erdoğan tencere ihtilalinin altına kendi elleriyle odun atıyor. Damadı Berat da tencerenin altındaki ateşi körüklüyor.
SON SÖZÜ YSK DEĞİL, HALK SÖYLEYECEK
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini kazandığı halde Ekrem İmamoğlu’na mazbata verilmemesi için bahane üstüne bahane bulan AKP kurmaylar, “Son sözü Yüksek Seçim Kurulu (YSK) söyleyecek.” derken yine tencere ihtilalini hafife alıyor.
Sunumlar, swaplar, endeksler, rezervler, ödemeler dengesi, cari açık, ıslak imzalı tutanaklar, geçersiz oylar ve YSK kararları…
Hepsinin hükmü bir yere kadar. Vatandaşın tenceresi boş kaynıyorsa bunların hiçbirinin hükmü yok.