Ekonomi hakkında yorum yapmanın zorluğu

YORUM | HAKAN TANER

Ekonomik gelişmelerle ilgili tam ve doğru yorumlarda bulunmak oldukça güç. Bunun en önemli sebebi son dönemde açıklanan resmi verilerin gerçekle münasebeti.

Bir diğer zorluk da son dönemde birçok alanla ilgili olarak kayda değer bir verinin paylaşılmıyor olması.

Şimdi bunlara bir zorluk daha eklendi. Ekonomik yorum ve analizler bundan böyle hükümetin iznine tabi.

Sosyal medyada görüşlerini paylaştığı için haftalık mesaisinin önemli bir kısmını mahkeme salonlarında geçirmek zorunda olan ve gelirinin bir kısmını avukatlarla paylaşmak zorunda kalan binlerce insan var.

Bu insanlar da artık kendilerini sorgulamaya başladı. En temel soru şu: Bunca çile, mihnet ve çaba kimin için? Değer mi? Kim, kimi ne kadar etkileyip vicdani çizgiye gelmesini sağlayabiliyor?

Bu soruların ne tam bir cevabı var ne de anlamı. Niçin mi?

Türkiye toplumunu kamplara, hiziplere, çeşitli alt gruplara bölme faaliyeti son dönemin en başarılı planı!

Bu plan çerçevesinde ülkede yıllarca öteki olarak konumlandırılan Kürtler  ve Alevilere yeni bir ekleme yapıldı; cemaat(ler). Fakat bir farkla. Kürtler ve Aleviler uzun zamandır varoluş mücadelesi veriyor ve bu mücadele genellikle ‘sisifos mücadelesi’ni andırıyor.

Bu mücadeleye yeni başlayanların durumu ise bundan bile kötü. Çünkü yapayalnızlar, yukarı taşımak zorunda oldukları şey oldukça soyut.

Ekonomik yorum ve analizlere getirilen sınırlama, düşünen için oldukça düşündürücü.

Bir ülkede ekonomik konularda yorum yapmak ve görüş beyan etmek yasaklanırsa bizatihi bu yasak zaten genel gidişatın nasıl ve ne yönde olduğunun tek başına yeterli delilidir.

İfade etmeye çalıştığım tam da budur.

Ekonomik durumdan etkilenmeyen ciddi bir kitle var. Bu kitle iktidar imkânlarını, ülke kaynaklarını kullanan, her şart ve şekil altında gelirleri en kötü stabil kalan bir kitle. Bunların siyasi tercihleri de gelirleri ile paralel.

Bir kitle daha var, iyi eğitimli ve gelirli.

Bu kitle de menkul kıymetlerinin önemli bir kısmını yurt dışına transfer etti, gayrimenkullerini de satarak nakite çevirip, olan biteni kendisi ve ailesine zarar gelmeyeceğini düşündüğü uzak bir kayanın üstünden takip ediyor.

Toplumda önemli sayılabilecek bir niceliğe sahip, fakat nitelik ve gelir olarak fakir kitlenin önemli bir kısmı da iktidar destekçisi. Kalan bir kısım ise iktidarın gadrine uğrayan insanlara yapılanlardan aldığı sanal zevkle tatmin olanlar.

Hâl ve ahval üç aşağı beş yukarı böyle.

Hâl böyle olunca da ülkenin en önemli markalarından biri Ahmet Altan’a uygulanan özel hukuk(!) hukuku ağlatırken, bazılarını da zevkin doruğuna çıkarıyor.

Sen gel de bu kitleye ekonomik gidişatın ve gelişmenin bir bütün olarak ele alınması gerektiğini, hukukun ekmek, aş ve özgürlük olduğunu anlat!

Son dönemde ülkede yapılan ve istihdam kapısı diye iftihar edilen en önemli yatırım ne biliyor musunuz? Cevap cezaevleri.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) artık cezaevleri ile oy toplamaya çalışıyor. Yasaklara karşı iktidara gelen bir siyasi hareketin nihayetinde geldiği noktayı göstermesi açısından ibretlik!

Türkiye'de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

YORUM YAZIN

Lütfen yorumunuzu yazın
Lütfen isminizi girin