Eğitimde İmam-Hatip, iş dünyasında MÜSİAD modeli

HABER-ANALİZ | M. AHMET KARABAY

Bu kez gözleri ışıldayan Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati’nin içinden çıkıp geldiği MÜSİAD’ın Başkanı Mahmut Asmalı gündemde. 

Dikkatinden kaçıranlar için bir not düşeyim. MÜSİAD, özendiği TÜSİAD ile birlikte başkan seçimini en demokratik yöntemlerle yapan sivil toplum kuruluşlarından birisi. MÜSİAD’ın Kurucu Genel Başkan Erol Yarar’ın 1990-1999’a kadar kesintisiz 9 yıl görev yapmasını bir kenara koyarsanız başkanlık sistemi düzgün işliyor. 

Başkan adayı önceden üyeler arasında konsensüsle belirleniyor, tek adayla seçime giriliyor ve başkan 4 yıllığına göreve gelmiş oluyor. Dernek tüzüğü, bir kişinin başkanlık koltuğunda 4 yıldan uzun süre görev yapmasına veya yeniden seçilmesine izin vermiyor. 

Mahmut Asmalı, göreve geçtiğimiz yılın Eylül ayında koltuğa oturdu. Bırakın eski dönemleri, 2014 yılına kadar medyada bir satır, birkaç saniye yer alabilmek için neler yapan MÜSİAD artık medyanın odağında. 

Her yaptıkları, her attıkları adım “haber” diye insanların önüne konuyor. Erol Yarar’ı bir kenara bırakın, sonraki başkanlar Ali Bayramoğlu, Ömer Bolat, Ömer Cihad Vardan, Nail Olpak medyada görünebilmek için neler çekti neler. 

Önceki başkan Abdurrahman Kaan bile medyada görünme nimetinden gönlünce yararlanamadı. Hepsinin ektiği tohumları şimdiki başkan Mahmut Asmalı hasat ediyor. 

Ne var ki Asmalı, Hazine ve Maliye Bakanlığı koltuğuna oturtulan Nurettin Nebati ile aynı rolde oynayacak gibi. Söylediklerinin öneminden ziyade çelişkileriyle, ortama göre yaptığı çıkışlarla adından söz ettiriyor.

Bakan Nebati, hafta içinde Ankara’da yapılan MÜSİAD Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısında konuştu. Halkın diliyle konuştuğu görüntüsü veren Nebati, kendini Anadolu kulübü işadamları olarak tanıtan MÜSİAD’da “en entelektüel” konuşmasını yaptı. 

Nebati, “Ortodoks politikaları bir tarafa koyduk, heterodoks politikalar var” ifadelerini kullandı. Yetmedi bir de “bunu yaparken de eklektik olmaktan” söz etti. 

Sanki danışmanları, “Nebati Bey konuşmalarınız çok halk ağzı, biraz üst kesime de hitap ediyor görünmelisiniz” diye öğütte bulunmuş o da nasıl olacağını sorduğunda bu üç kavramı yazıp vermişler. Aynı cümle içinde bu üç kavramı birden kullanmaya özenmiş gibi bir durumu vardı. 

Resmiyette adı Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği, halk arasında ise MÜSlüman İşAdamları Derneği diye bilinen MÜSİAD söz konusu olunca, bakan kendini evinde gibi hissetmiş olmalı ki, Beştepe ile aynı frekansta yayın yapmaya başladı. 

“Ülkenin gerçeklerine, iç dinamiklerine uygun şekilde maliye ve para politikalarını birlikte yürüterek her türlü tedbiri almak, özellikle de bütçe disiplininden taviz vermeden yolumuza devam edeceğiz. Özellikle reel sektörün bizi anladığı MÜSİAD gibi kazancını bereketli ve helal yollardan, üretimden geçirenlerin bizim dilimizi çok iyi anlayabileceği bir dönemdeyiz.”

Haklı olarak muhalefet de bu sözlere tepki verdi. MÜSİAD’ı “helal kazananlardan” sayarken mana-yı muhalifiyle TÜSİAD’a “kan emici”, “haramzadeler gürûhu” der gibiydi.

MÜSİAD Başkanı da Bloomberg HT’de Zeliha Saraç’ın sorularını cevaplandırırken, Ticaret Bakanı Mehmet Muş’un önüne koyacakları sorunlardan söz etti. Sanki iki gün önce Nebati’nin “Türk ekonomisi uçuyor” sözlerini dinlememiş gibi ekonominin bir girdap içinde olduğu yolunda tablo çizdi. 

MÜSİAD yüksek faizden dert yandı. pic.twitter.com/WdYEWFlqEk

— FOX HABER (@FOXhaber) January 7, 2022

İhracatın önündeki sorunlardan tutun da üreticinin çektiği sıkıntılara kadar bir dizi sorundan söz etti. Bunlar bir tarafa, Asmalı’nın Beştepe’nin indirttiği faizlerle ilgili söyledikleri çok daha çarpıcı idi. 

Başkan Asmalı, Bakan Nebati’nin “MÜSİAD gibi kazancını helal yollardan kazanan” sözünü unutmuş olmalı ki, indirilen faizlerin reel sektöre yansımadığından yakındı. Beştepe “faiz inecek” dediğinde tam destek veren sanki MÜSİAD değildi. Asmalı, politika faiziyle kredi faizinin ayrı şeyler olduğunu anlamaya başladı mı dersiniz?

https://www.bloomberght.com/musiad-baskani-asmali-politika-faizi-maalesef-reel-sektore-yansimadi-2296055  (Video uzun derseniz 16’ncı dakikadan itibaren izleyebilirsiniz.)

Başkan Asmalı kendisi faizle kredi kullanmıyor olabilir ama üyelerinin kullandığını söylüyor. Merkez Bankası’nın açıkladığı gösterge faizinin yüzde 14 iken piyasada faizlerin yüzde 30’ları aşmasından yakınıyor. 

İster istemez, bakanın söylediği başka bir MÜSİAD mı var diye akla geliyor. Acaba TÜSİAD üyeleri kredi kullanırsa haram, MÜSİAD üyeleri kullanırsa helal mi oluyor diye sormadan geçilemiyor. Ya da MÜSİAD üyeleri “Biz helal kazanıyoruz” diye bakanı mı aldatmışlar?

KILIÇDAROĞLU’NA BENZİYOR DİYE Mİ GÖREVDEN ALINDI?

Bu arada haram-helal, nas-faiz tartışmaları sürerken bürokrasiyi İmam-Hatiplileştirme çalışmalarında yeni bir adım daha atıldı. Milli Eğitim Bakan Yardımcısı olarak görev yapan sosyolog ve yazar Prof. Ahmet Emre Bilgili görevden alındı, yerine İmam-Hatip kökenli bir isim getirildi. 

Ziya Selçuk’un görevden ayrılmasından sonra Mahmut Özer’in bakanlık koltuğuna oturması ile 6 Ağustos 2021’de göreve getirilen Prof. Bilgili, bakan yardımcılığı makamında 5 ay kaldı. 

Prof. Bilgili’nin halefi ise Din Öğretimi Genel Müdürü Nazif Yılmaz oldu. Develi İHL kökenli olan Yılmaz, Marmara İlahiyat Fakültesini bitirdi. Kariyerinde ise din eğitimi dışında bir şey yok. Yılmaz doktorasını da “İmam Hatip Liselerinde Kur´an-ı Kerim Öğretiminde Yeni Yöntemler ve Materyal Kullanımı” konusu ile yapmış bir isim. 

Nazif Yılmaz’ın göreve gelmesi ile Diyanet’in okul öncesi din eğitimi konusunda attığı adımın mutlaka bir ilgisi olmalı. Bu bağlantı nasıl gelişecek onu zaman içerisinde göreceğiz.

Şurası bir gerçek ki Yılmaz’ın 10 yıllık bir Ensar Vakfı geçmişi var. Gazeteci Metin Cihan’ın deyimiyle “Torpilli atamaların ve paralel kadrolaşmanın arkasındaki tüm unsurların adamı” olarak bu göreve getirilmiş olmalı. 

Görevden alınan Prof. Bilgili ise farklı yönleriyle tanınan bir isimdi. İstanbul Kültür Müdürü olarak görev yaptığı dönemde çalışmalarıyla adından söz ettirdi. En çok da CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na benzemesi ile konuşuldu.

İktidar, bildiği yolda ilerlemeye devam ediyor. Dışarıdan gelen eleştirileri dikkate almayı bir kenara bırakın, kendinden olmayanları yok sayarak, dahası yokluğa mahkum ederek yürüyor. Dilediğinde yetkisizi yetkili, dilediğinde liyakatsizi ehliyetli, dilediğinde haramı helal ilan ederek yolunda devam ediyor.